Finans teknolojilerinin temelinde mobil iletişim yatıyor. Fintek furyasının öncüsü olan ülkelerde, büyümenin en önemli paydaşlarından birinin de mobil operatörler olduğunu görüyoruz. Bu nedenle Turkcell, patlama yaşamasını beklediğimiz fintek pazarının en güçlü aktörlerinden biri olmaya aday. Turkcell’in yeni genel müdürü Kaan Terzioğlu, Fintechtime için önce geride bıraktığımız yılı değerlendirdi.

Not: Bu röportaj ilk olarak Fintechtime dergisinin 2016 İlkbahar sayısında yayımlanmıştır.

Turkcell’in 4.5G teknolojisi ile ilgili gelişmelerden bahseder misiniz?

Bugün dijital dönüşümün, akıllı teknolojilerin hayatımızın neredeyse her bir noktasını sımsıkı sarmaladığı, onlarsız yapamadığımız bir dünyada yaşıyoruz. Özellikle 90’ların başında internetin küreselleşmesiyle yaygınlaşan, sanayi sonrası dönemi tanımlamak için kullandığımız “bilgi çağı” ifadesindeki bilgi, kapsamını ve boyutunu hızla genişletmeye devam ediyor. Data kavramıyla tanımladığımız, milyarlarca insanın her gün, hatta her dakika yaptıklarının kaydını tutan bilgi, son 2 senede insanlık tarihi boyunca üretilen toplam bilginin yüzde 90’ına ulaştı bile. 2013 yılında akıllı telefon kullanan kişi sayısı 1 iken bugün 4 oldu. Genç nüfusun neredeyse yüzde 90’ı Facebook popülasyonunun içerisinde yer alıyor. Günde 500 milyon civarında tweet paylaşılıyor, YouTube’a her dakika toplam 12 gün uzunluğunda video yükleniyor…

İnternete bağlanabilen cihazlara baktığımızda ise akıllananların artık yalnızca telefonlarımız olmadığını görüyoruz. Otomobiller, evler, iklimlendirme sistemleri, hatta termostatlar… Artık neredeyse her cihazı internete bağlayarak kabiliyetlerini artırıyoruz. İş yaptığımız alanlarda bu cihazları kullandığımızda ise ciddi verimlilik elde ediyoruz. “Endüstriyel internetin” önümüzdeki yirmi yılda küresel ekonomik büyüklüğe yapacağı katkının 10 ila 15 trilyon dolar arasında olacağı tahmin ediliyor. Yalnızca sokak lambalarımızı enerji verimliliği sistemleri ile yönettiğimizde, elde edeceğimiz tasarruf oranı yüzde 70 ila 80 seviyelerine ulaşıyor. Ülkemizdeki tüm su sayaçlarını akıllı sistemler ile yönettiğimizde, bir yılda Sapanca Gölü hacminde suyu tasarruf edebiliyoruz.

Yapılan araştırmalara baktığımızda; Güney Kore, İsveç gibi ülkelerin fiber altyapı sayesinde ekonomilerini kat kat büyüttüğüne şahit oluyoruz. Fiber altyapının yaygın ve gelişmiş olduğu bölgelerde iş hacmi yüzde 79’lara varan oranlarda artıyor. Gelişmekte olan ülkelerde fiber altyapıya yapılan her yüzde 10’luk yatırım ise ülke ekonomisini yüzde 1,4 oranında büyütüyor. 4.5G bu anlamda ülkemiz, işletmelerimiz ve tüm insanlarımız için büyük bir fırsat. 4.5G rüzgarını da arkamıza alarak başlatılacak bir fiber seferberliğini hızla başarıya ulaştıracağımıza inancım tam.

Turkcell’in fiber kablo için bir birleşme çağrısı oldu. Vodafone’nun buna olumlu baktığını biliyoruz. Şu an bu konu ile ilgili gelişmeler hangi yönde?

Biz bir model önerdik, çünkü dijital dönüşüm aynı kentsel dönüşümde olduğu gibi gerekli bir altyapısal girişim. Ülkemizin 2023 hedeflerine ulaşabilmesi için bilgi teknolojileri altyapımızı bir an önce üst seviyelere taşımamız elzem. Şu an için konuyla ilgili geldiğimiz noktayı olumlu olarak değerlendiriyorum. Bu hedeflere erişebilmek adına fiber yaygınlığının büyük önem taşıdığına inanıyoruz. Daha önce de çeşitli vesilelerle dile getirdiğimiz gibi ülke menfaatlerine hizmet eden her hamle var gücümüzle destek olmaya devam edeceğiz.

Ortak altyapı şirketi kurulmaması durumunda 3 operatörün tüm Türkiye’ye fiber altyapı sağlayabilmesi için 16.5 milyar dolar yatırım yapması gerekecek. Birlikte hareket edilirse bu rakam 3.9 milyar dolara iner. Yani 12.6 milyar dolarlık bir ekonomik katkıdan bahsediyoruz. Biz istiyoruz ki bu kaynağı kazı ve izin işlemleri için değil Ar-Ge için, yerli teknolojiler geliştirmek için kullanalım.

4.5G ve ardından 5G’nin hayatımıza girmesi ile günlük hayatta nasıl değişiklikler bekliyor bizi? IoT (Nesnelerin interneti) Türkiye’de ne kadar var olacak? Turkcell’in günlük hayatımızda değişikliklere sebep olacak yeni projeleri var mı?

4.5G’de 375 megabit hızla başlayacağız. Aslında 1.2 gigabit hıza kadar çıkabilecek bir altyapımız var fakat henüz müşterilerimizin ellerindeki akıllı telefon ve cihazlar henüz bunu desteklemiyor. Bu cihazlar 2016-2017’de devreye girecek. O yüzden müşterilerimize ısrarla hem telefonlarını kontrol ettirmelerini, hem de sim kartlarını değiştirmeleri için mağazalarımıza davet ediyoruz.

Bizim en önemli odak noktamız müşterimiz. Yeni nesil iletişim altyapıları bize “kablosuz fiber” hızlarını getirecek. Bu da akıllı evlerden akıllı şehirlere ciddi bir dönüşüm getirecek. Şirketlerimize, ülkemize, insanımıza ciddi verimlilik ve ekonomik katkı sağlayacağımıza inanıyorum.

4.5G sadece çok yüksek hızlar demek değil, oldukça düşük gecikme süreleri (latency) ve kesintisiz iletişim getirecek. Bu sayede aslında her yer ofis olacak, şantiyenize, şubenize dünyanın öteki ucunda  dahi olsanız anında ve kaliteli bir biçimde bağlanabileceksiniz.

Yine bu sayede ülkemizdeki 16 milyon hanedeki televizyonlara ek ceplerimizdeki akıllı telefonlar ve tabletler de birer küçük ekranlı TV haline gelecek. Bu yayıncılık, eğlence, içerik ve spor dünyasını da dönüştürecek. Turkcell, yeni nesil uygulama ve servislere ciddi yatırım ve mesai harcıyor. Küresel markalar olabilmek için bu alanda eşsiz müşteri deneyimi sağlayacak ürünler ortaya koymamız gerektiğini biliyoruz.

BİP Türkiye’nin anlık mesajlaşma, sesli ve görüntülü konuşma platformu olacak. Şu anda 5 milyondan fazla müşterimiz BİP uygulamasını indirmiş durumda. 3.6 milyon kişi de anlık olarak bu uygulamayı kullanıyor. Nasıl ki Ukrayna’dan bir WhatsApp çıktıysa, Türkiye’den de BİP çıkacak. Dünyada 169 ülkede müşteriler ve tüketiciler bu uygulamayı indirdiler ve kullanıyorlar. WhatsApp çok başarılı oldu ama bedava olduğu için başarılı olmadı. WhatsApp daha iyi bir hizmet olduğu için insanlar onu sevdiler ve kullandılar. BİP’i dünyada diğer dillerde de hizmet verecek şekilde sunmayı planlıyoruz. Demek ki bizim de telekom operatörü olarak daha da iyi hizmetler yaratmamız lazım. Müşterilerimiz bizi artık onların bir hayat arkadaşı olarak görecekler.