Fintech yol haritası oluşturan Avrupa Bankacılık Otoritesi iki rapor yayımladı. Raporlarda fintech’lere karşı bankalara uyarılarda bulunuldu.

Fintech iş modelleri özelinde yol haritası oluşturan EBA (European Banking Authority – Avrupa Bankacılık Otoritesi), iki farklı rapor yayımladı. Raporlardan birinde fintech iş modelleri hakkında bilgiler yer alırken, ikinci raporda fintech’ler sayesinde ekosistem içerisinde ortaya çıkan ihtiyati riskler ve fırsatlar konularına değinildi.

Finans kuruluşlarını üç grupta değerlendiren EBA, bankaları proaktif, reaktif ve pasif olarak kategorilere ayırdı.

EBA’dan bankalara “agresif olun” çağrısı

Bankalara açık mektup göndererek, fintech’lerin sahip oldukları potansiyelleri göz ardı etmemeleri konusunda uyaran EBA, bankaların oluşturmaları gereken uzun vadeli planları hakkında bilgi verdi.

Raporda, yerleşik düzenleri bulunan ve ekosistemi pasif bir gözlemci biçiminde izleyen finans kurulularının, zamanında tepki veremeyen yapıları nedeniyle potansiyel riskler taşıdıklarına vurgu yapıldı. Uygun yönetim şeklinin oluşturulması, operasyonel ve teknik değişikliklerle de sistemin desteklenmesi durumunda daha agresif bir role sahip olunabileceğinin altı çizildi.

EBA tarafından hazırlanan raporda, yerleşik personelin değişen iş modellerine yönelik tutumlarını şekillendiren dört ana faktöre de dikkat çekildi.

Bunlar; müşteri beklentileri ve davranışları, kârlılık endişeleri, artan rekabet ve düzenleyici çerçeve olarak sıralandı.

Bankalar rakip gördükleri fintech’leri satın alarak çözüm üretiyor. Peki ya rakip Facebook, Google ve Amazon olursa…

Rekabet konusunda bankaların, fintech firmalarını tehdit olarak görmedikleri, iş birliği yapıp güçlerini birleştirerek olası sorunların üstesinden geldikleri ifade edildi. Buna rağmen Facebook, Google ve Amazon gibi satın alınması ya da kısa yoldan iş birliği kurulması mümkün olmayan isimlere karı nasıl bir yol izleyeceklerinin belli olmadığı konusuna parmak basıldı.

Raporda, iş modellerinde var olan sürdürebilirlik risklerinin, çoğunlukla yerleşik kurumların uyum sağlama kabiliyetleri ve kapasitelerinden kaynaklandığı söylendi. Özellikle eski tip bilişim teknolojilerini kullanan kurumların, geleneksel varlık yönetimi teknolojileri ile kısıtlanan, resmi ve yavaş bir yönetişim yapısına sahip olmalarının pranga görevi gördüğü belirtildi.

Yeni nesil teknolojiler konusunda bankalar uyarıldı

Raporun ikinci bölümünde yedi teknoloji kullanım vakasına dikkat çekildi. Bu teknolojileri şöyle sıralandı:

  • Biyometrik kimlik doğrulaması
  • Robo danışman kullanımı
  • Kredi puanlama için büyük veri kullanımı ve makine öğrenmesi
  • Ticaret finansmanı için DLT (Distributed Ledger Technology – Dağıtık Defter Teknolojisi) ve akıllı sözleşmelerin kullanılması
  • Müşteri durum tespitini kolaylaştırmak için DLT kullanımı
  • Mobil cüzdanlar ve NFC
  • Çekirdek bankacılık ve ödeme sistemlerini kamuya açık bulutlar üzerinden kullanımı

Belirtilen bu teknolojilerin kullanımı konusunda geleneksel bankacılık sektörünün geride kaldığı söylendi.

Şu an için yıllardır varlıklarını sürdüren yerleşik finansal kuruluşlar ve fintech’ler arasındaki baskın ilişki türünün kazan-kazan modeli olduğuna dikkat çekildi. Geleneksel finans kuruluşlarının ilk akıllarına gelen fikrin fintech firmaları ile ortaklık kurulması olduğu ifadesi raporda sıklıkla kullanıldı.

EBA (European Banking Authority – Avrupa Bankacılık Otoritesi) tarafından yayımlanan raporlara aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz:

Report on the impact of FinTech on incumbent credit institutions’ business models

Report on the prudential risks and opportunities arising for institutions from FinTech

Türkiye’nin ilk Unicorn’u Trendyol Oldu!