kutay_yalinkilinc_foto
Kutay Yalınkılınç  
ÜRÜN VE İŞ GELİŞTİRME DİREKTÖRÜ
BİRLEŞİK ÖDEME HİZMETLERİ VE ELEKTRONİK PARA A.Ş.

Telekom sektörünün fintech ile yolu neden kesişti? Telekom şirketleri fintech’i ne zaman keşfetti? Ne fırsatlar görüldü? Nereden nerelere gelindi? Gelin bu soruları birlikte yanıtlayalım.

Dünyada Telekom ile fıntech’in buluşması mobil penetrasyonun bankacılık penetrasyonundan daha fazla olduğu ülkelerde başladı. Bankacılık penetrasyonu az olan ülkelerde mobil operatörler bu fırsatı görüp ana ihtiyaç olan para transferine odaklandılar. 2007’de Afrika’da faaliyete geçen M-PESA bu alanın en iyi örneklerinden. Bankacılık penetrasyonu yüksek olan ülkelerde ise akıllı telefon penetrasyonunun artmasıyla beraber, Telekom sektörü oyuncuları farklı fintech girişimlerine imza attılar. Bu girişimlerde iş ortakları hep bankalar oldu. USSD platformu ile para transferi, fatura ödeme gibi işlemleri yapan 2010’da hayata geçen Tunusia Telecom’a ait MobiDinar uygulamasını, NFC teknolojisini destekleyen ve para transferine imkan veren 2009’da lanse edilen O2 Money projelerini bu kapsamda sayabiliriz.

TELEKOM’UN GÖZÜ KULAĞI TOPLU TAŞIMADA

Nice bölgesindeki toplu taşımada cep telefonları ile ödeme yapılması, Fransız mobil operatörleri Orange, Bouygues Telecom, SFR Plus tarafından, başarıyla uygulanmaktadır. Ulaşım sektöründeki örneklere İspanya’da Vodafone’un Valencia kentindeki projesini, İngiltere’de O2 ve EE’nin Oyster kart ile yaptığı çalışmaları ekleyebiliriz. Türkiye’deki mobil operatörlerin toplu taşımadaki ödeme çözümlerine ilgisine ise yazının ileriki bölümlerinde değineceğim. Türkiye’deki finansal sektörün ne denli ileri olduğu malumunuz, ama hep dillendirilen finans sektörü oyuncularının da ulaşmak için çaba sarf ettiği “Unbanked/Underbanded” olarak isimlendirilen “banka müşterisi olmayan kişilerin oluşturduğu potansiyeli de göz önünde bulundurmak gerekir. Telekom sektörü, Türkiye’de işte bu kitleye kolay ulaşacağını düşünmüştür.

TARİHSEL DEĞİŞİME BİR BAKALIM

Türkiye’de Telekom sektörünün finans sektörünü keşfi 2003 yılında GSM numaraları arasında, eski adıyla “kontör” şimdiki ifade şekliyle “TL Bakiyesi” transferi ile başladığını söyleyebiliriz. Telekom sektöründe ilk kez bir hesap bakiyesini transferinin sağlanması, artık yeni dönemin miladı oldu.

Telekom sektörü artık elindeki bu bakiyeyi ana işleri dışında nasıl kullandırabileceğinin yanıtı aramaya başladı ve “Neden kontör ile ödeme yapılmasın?” diye sordu. 2006 yılında bir mobil operatör hayatımıza yeni bir ödeme aracı girmesini sağladı: “Mobil ödeme”. Cep telefonu faturaları ile ilişkilendirilen bu yöntem, içerik satışları ve online alışverişteki küçük tutarlı işlemlerde rahatlık-la kullanılıyordu. Artık Telekom “Fintech” dünyasında yeni bir alan keşfetmiş, oyuna yeni bir araç sokmuştu. Telekom sektörü, 2007 yılında finans sektörü için yardımcı bir oyuncuyu daha sahaya sürdü: Mobil İmza. Mobil imza ile bankacılık sektörü yeni bir güvenli giriş yöntemine kavuşmuştu. Yine 2007’de Turkcell ile Garanti ilk NFC’li ödemeyi gerçekleştirdi. Artık telefon ile ödeme yapabiliyorduk. Avea’yla Garanti, Turkcell ile de Ak-bank 2009 yılında NFC ile ödeme denemelerine devam ettiler. 2010’da Telekom sektörü fintech dün-yasına soktuğu yeni oyun aracı “mobil ödeme” ile başka bir adım daha attı. İlk kez mobil ile offline kanalda ödeme yapılmıştı. McDonalds’ta hamburgerimizi cep telefonumuzla alabildik. 2011 ve 2012 yılında Turkcell; Garanti ve Akbank ile ortak markalı ön ödemeli kart çıkarıp ilk kez SIM menüsü üzerinden cüzdan çözümünü dene-meye başladı.

2012 yılında Vodafone ve Avea, PTT ile yaptıkları ön ödemeli kartlar ile “biz de varız” dediler. Vodafone, 2012 yılında Türkiye’de ilk kez IVR üzerinden para transferi hizmetine başladı. 2013 yılında Turkcell, Telekom sektöründe toplu taşımada ödeme çözümü sunan ilk şirket oldu. Şanlıurfa’da toplu taşımada cep telefonları kullanılıyordu. Bu gelişmeler paralelinde, akıllı tele-fonlar ve mobil uygulamalar hayatımıza daha da fazla girmeye başlamıştı. Fintech dünyası da bu durumdan etkilendi ve mobil cüzdan rüzgarı başladı. Turkcell, SIM menüsü ile hayata geçirdiği Turkcell Cüzdan’ın mobil uygu-lamasını çıkararak bu alana ilk giren mobil operatör oldu. Cep Cüzdan ile Vodafone, Mobilexpress ile Avea mobil cüzdan uygulamalarını sahaya sürdü.

VODAFONE’A AYRI PARANTEZ AÇMAK GEREK

Vodafone’un diğerlerinden ana farkı, banka iş birlikteliği olmadan, Pay&Share, PayU ve Infodif gibi startup şirketlerin yanı sıra, PTT, Multinet ve Mastercard gibi markaları bir araya getirerek cüzdan ekosistemini oluşturmasıydı. İstanbul Raylı Sistemlerdeki jetonmatik cihazlarından jeton alımından, HGS yükleme, fatura ödeme, restoranda ödemeye kadar birçok fonksiyonu içeren ve banka müşterisi olan veya olmayan herkese hitap eden bu cüzdanın, Telekom sektörünün fintech dünyasındaki yeri açısından önemli bir mihenk taşı olduğunu düşünüyorum. Tabii ki bu gelişmeler yaşanırken “mobil ödeme” yerinde durmamış yeni çözümler (app-in ödeme) ve yeni öde-me alanlarıyla (HGS yükleme, akaryakıt ödemesi yanında ve yakında hizmete girecek SGK prim ödemesi de bu alan-da çok ilginç bir gelişme olacak) hızla büyümeye devam etti. 2015 yılında Telekom sektörü; 5 milyonu aşkın kullanıcı, yıllık 16 milyon işlem ve 225 milyon TL hacim ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun kapsamında kurdukları şirketler ile fintech dünyasının vazgeçilmez bir oyuncusu olduğunu kanıtlamıştır.

NEDİR FİNTECH DÜNYASININ CAZİBESİ?

Öncelikle tüm dünyada da artan mobil telefon penetrasyonu diyebiliriz. İnsanların en yakınında Telekom sektöründeki şirketler olmaya başlamıştı. Mobil operatörler, müşterilerinin sadakatle bağlanmaları için, onların ana ihtiyaçlarını giderebilecekleri kendi yaşam döngülerini oluşturmak istediler. Finans alanı ihtiyaçların hem yoğun olduğu hem de kolay giderilebileceği bir alan olarak göze çarpıyordu. Akıllı telefonların insanların hayatlarına giderek daha fazla girmesi de Telekom sektörünün aradığı fırsatı fintech ile bulması için bir fırsat doğurdu. Telekom sektöründeki şirketlerin finans şirketlerine oranla daha fazla müşteri bazına sahip olmaları; müşterilerine bir telefon kadar uzakta olmaları; müşterileri gözünde finansal servislerinde daha tarafsız bir imaja sahip olmaları tercih sebeplerinin başında diyebiliriz. Hepimizin takip ettiği gibi, bu alana önde girmesine rağmen, Apple Pay belli bölgeler dışında halen geçerli olmadığından henüz istenilen seviyelere ulaşamamış ve Telekom sektöründeki lokal çözümleri tehdit edebilir duruma gelmemiştir. Önümüzdeki yıl, fintech dünyasını daha da hareketleneceğinden oyun ve oyuncuların değiştirebileceğini söyleyebiliriz ancak tek yadsınamaz gerçek şu ki, Telekom sektörü hep fintech dünyasının ayrılmaz bir parçası olacaktır.