Finansal Kurumlar Birliği’nin (FKB) 9’uncu Olağan Genel Kurulu, 28  Haziran 2020 Pazartesi günü İstanbul’da düzenlendi.

Ekonomi yönetiminin önemli isimlerinin katılımı ile gerçekleşen Genel Kurul’da bankacılık dışı finans sektörünün ve Türkiye ekonomisinin mevcut durumuna ilişkin değerlendirmeler yapılırken, ülkemiz ekonomisinin gelecekteki seyrine yönelik öngörüler de masaya yatırıldı.

Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan’ın video konferans yöntemiyle katıldığı FKB Genel Kurulu’na, Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Dr. Şakir Ercan GÜL, BDDK Başkanı Mehmet Ali Akben ve SPK Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu teşrif etti. 

Finansal Kurumlar Birliği’nin (FKB) 9’uncu Olağan Genel Kurulu’na video konferans ile katılan Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, mâli piyasalarda büyük ağırlığın halen ticari bankalar tarafında olduğunu vurgulayarak şu şekilde konuştu: “ Beklentimiz, banka dışı mâli kuruluşların pazar payı ve ürün çeşitliliği bakımından daha çok etkin olmasıdır. Burada bile belirli sayıda büyük bankada yoğunlaşma söz konusu. Örneğin; bankacılık sektörümüzde en büyük 5 bankanın aktif toplamı, sektörün yaklaşık yüzde 55’ini oluşturuyor. Banka dışı mali kesimin payına baktığımızda ise oldukça zayıf bir performans görüyoruz. 2020 yıl sonu itibarıyla banka dışı mali kuruluşların finansal sektördeki payı yalnızca yüzde 2,2 düzeyinde gerçekleşti. Bahsettiğim bu görünüm arzu ettiğimiz bir finansal piyasa yapısı değildir. Bizim beklentimiz banka dışı mali kuruşlarımızın, hem pazar payı hem de ürün çeşitliliği bakımından çok daha etkin olmasıdır. Finansal Kurumlar Birliği’nin yapmış olduğu çalışmalarla banka dışı mâli kuruluşların gelişmesine ve bu yolla finansal piyasaların derinleşmesine katkı sunduğunu özellikle vurgulamak istiyorum. Birliğe üye finansal kiralama, faktoring, finansman şirketleriyle bu çatı altına yeni giren tasarruf finansman ve varlık yönetim şirketlerinin de kritik bir fonksiyon üstlenmiştir. Bu şirketlerin kısa zamanda ‘Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’ kapsamına alınarak, güçlü bir yasal zeminde faaliyet göstermeleri için teknik çalışmalarımızı hızlandırdık. Şunu çok net ifade etmek istiyorum, banka dışı mali kuruluşlar tali bir rol üstlenmemelidir. Finansal sektörün asli ve tamamlayıcı bir unsuru haline gelmelidirler. Bu şekilde, sektörde rekabetin, inovasyonun ve verimliliğin artması mümkün olacaktır.

 

Finansal Kurumlar Birliği’nin (FKB) 9’uncu Olağan Genel Kurulu’na katılarak konuşma yapan BDDK Başkanı Mehmet Ali Akben şu şekilde konuştu: “Küresel çapta sorunlarla karşı karşıya olduğumuz dönemlerden geçiyoruz. Yeni döneme ilişkin en önemli iki başlık olarak sağlık ve ekonomi konuları ön plana çıkıyor. COVID-19 salgınının, aşı uygulamalarının hız kazanmasıyla yavaş yavaş etkisini kaybetmesini bekliyoruz. Bundan sonraki en önemli süreç salgından zarar gören ekonomilerin yeniden inşa edilmesidir. Hedef ekonomik aktivitenin en azından pandemi öncesindeki düzeye getirilmesidir. Bu hedefe ulaşmak için tüm finansal kuruluşlara önemli görevler düşüyor. İlk olarak özellikle tüketim yerine üretimi, ihracatı, istihdamı, toplam yatırımları artıracak yüksek katma değerli, stratejik sektörlere finansman sağlanması öncelikli olmalıdır.

Akben sözlerini şöyle sürdürdü; “Kredi mekanizmasının etkin çalışması, adil sürdürülebilir fiyatlamayla mümkün olur. Yüksek kâr güdüsüyle hareket etmek, ileriki dönemlerde elde edilebilecek potansiyel gelirlerin kaybedilmesi anlamına gelir. Finans sektörümüzün tüm oyuncularından yapıcı olmalarını bekliyoruz. Finansal kurumlarımız piyasa şartlarını da gözeterek makul olmalı ve aslında bir kamu hizmeti ifa ettiklerini unutmamalılar. Banka dışı finans sektörü de kendi standartlarını geliştirmelidir. Onların da bankalarla birlikte öncü rol oynamasını beklemekteyiz.

 

Ekonomi yönetimimizin genişlemeci para ve mali politikalarının yanı sıra ortaya koymuş olduğu yoğun çalışmalarla birlikte hayata geçirdiği destek paketlerinin bu zorlu günlerde KOBİ’lere nefes olduğunun altını çizen Finansal Kurumlar Birliği Başkanı Aynur Eke; “Finansal Kurumlar Birliği olarak biz de, temsil ettiğimiz sektörlerin yılın ilk yarısında karşı karşıya kaldığı tüm dalgalanmalara rağmen, üretimin ve ticaretin Türkiye’nin büyümesine sağladığı katkıyı sürdürülebilir kılmak adına üzerimize düşeni fazlasıyla yapmaya gayret ettik. Finansmana erişimi kolaylaştırmak, en önemlisi etkisini genişletmek üzere tüm imkânlarımızı seferber ettik. Birliğimize üye şirketlerin toplam finans kesiminden aldığı pay %4.5’dur. Sigorta ve sermaye piyasası şirketlerini de dahil ettiğimizde ülkemizde banka dışı finans sektörünün toplam finans içerisindeki payı %14.5 düzeyine ulaşmaktadır. Gelişmiş ekonomilerde; banka dışı finans kesiminin toplam finans içindeki payının %40 civarında olduğu düşünüldüğünde; banka dışı finansın büyüklüğüyle ekonomik büyüme ve gelişme arasında doğrudan bir korelasyon olduğunu görüyoruz” dedi.

Türkiye ekonomisinin daha çok kalkınması için FKB’nin temsil ettiği sektörlerin büyümesine vurgu yapan Eke sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Alternatif finansmana hızlı ve kolay erişimin sağlanmasının, finansın tabana yayılmasının, finans yükünün tamamının bankacılık sistemi üzerinde olmamasının, finans piyasasında da rekabetin sağlanmasının, kredi hacmi oluşturarak GSMH’ya ve istihdama katkı sağlanması ve bireysel refahın artırılmasına daha fazla katkı sunulmasının ülkemizde de banka dışı finans kesiminin payının gelişmiş ekonomilerdeki düzeyine çıkarılması ile mümkün olacağına inanıyoruz.

 

Rekabet koşullarının iyileştirilmesine yönelik düzenlemelere ihtiyaç bulunuyor…

Varlık Yönetim Şirketleri’nin 7292 sayılı Kanun’la FKB üye olmasına ilişkin de açıklamalarda bulunan FKB Başkanı Aynur Eke: “Sizlerin de yakından takip ettiği üzere; kuruluş kanunumuzda 7292 sayılı Kanun’la yapılan değişiklik ile Varlık Yönetim Şirketleri kanunun yayımından itibaren bir ay içerisinde, faizsiz konut, iş yeri ve araç finansmanı sağlayan tasarruf finansman şirketlerinin ise BDDK’dan faaliyet izni almalarını takiben bir ay içerisinde Finansal Kurumlar Birliği’ne üye olması zorunluluğu getirilmiş bulunmaktadır. Bu gelişmeyi, Birliğimizin büyümesi ve hedef kitlelere erişimi, aynı zamanda banka dışı finansın, finans sektöründen aldığı payın büyütülmesi açısından önemli bir adım olarak değerlendirmekteyiz. Belirleyici özellikleri varlığa dayalı finansman sağlamak olan sektörlerimizin müşterileri olan yatırımcılara, üreticilere ve ticaret erbabına daha uygun koşullarla finansmana erişim imkanı sağlayabilmeleri için aracılık maliyetlerinin düşürülmesine ve rekabet koşullarının iyileştirilmesine yönelik düzenlemelere ihtiyacı bulunmaktadır.