Erciyes Anadolu Holding Bilgi Teknolojileri Operasyon Direktörü Mert Çakar, Fintechtime Ekim sayısı için yazdı “Mobility First Yaklaşımı ve Mobilleşen Akıllı Araçlar”.
Mobilitenin artık cağımızın en önemli kavramlardan biri olduğu sanıyorum hepimizin ortak görüşüdür. Zira özellikle son 4-5 yıldır inanılmaz bir dikkatle; tüm dünyanın sanki bu kavramın daha da derinleştirilmesi ve tamam artık budur dediğimiz noktadan biraz daha karmaşık sulara geçmesi adına gayret göstermekte olduğumuzu gözlemliyoruz. Bu sebeple mobilite kavramına birçoğumuzun yaklaşımının farklı bir eksende olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Yazının geniş bir haziruna hitap etmesi gerektiği için bir noktada sabitleneceğimizi şimdiden söylemeliyiz.
Bu aralar etrafımızı saran tüm teknoloji mecralarında “Dijital Dönüşüm” başlığı altında kavramın kendisinden oldukça uzak bir şekilde; aslında tam olarak ne olduğu anlaşılmadan sadece popüler kültür dahilinde ele alınan ifadeleri okudukça oldukça şaşırdığımı ifade etmeliyim. Zira 3-5 tane pahalı uygulamayı satın alarak, kurum kültürü ve süreçleri düşünülmeden çıkılan bu yolda genellikle dönüşemeyen kurumsal uygulamalara rastlıyorum. Oysaki bu alanda bir arkadaşımın ifadesiyle “Dijital Gelişim” göstermekle başlayabilsek, nereye gitmek istediğimizi çok daha anlamlı bütçeler ile yönetebilir olacağız.
İşte bu yaklaşım dahilinde, mobilite kavramına son dönemde oldukça hype olan yaklaşımlardan ayrıştırarak ışık tutmak ve anlamlandırmaya çalışacağım.
Mobilitenin artık cağımızın en önemli kavramlardan biri olduğu sanıyorum hepimizin ortak görüşüdür. Zira özellikle son 4-5 yıldır inanılmaz bir dikkatle; tüm dünyanın sanki bu kavramın daha da derinleştirilmesi ve tamam artık budur dediğimiz noktadan biraz daha karmaşık sulara geçmesi adına gayret göstermekte olduğumuzu gözlemliyoruz. Bu sebeple mobilite kavramına birçoğumuzun yaklaşımının farklı bir eksende olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Yazının geniş bir haziruna hitap etmesi gerektiği için bir noktada sabitleneceğimizi şimdiden söylemeliyiz.
Özellikle yaklaşık son on yıldır; nasıl ki web uygulamaları ile başlayan dijitalleşme serüveni, tüm insanoğlunun her yerden her şeye basitçe erişim talebi ile birlikte cebimizde taşıdığımız cihazlardaki mobil uygulamalara evrildiyse, bizleri bir yerden bir yere götüren araçların da bu akımlardan etkilenerek mobilite eksenine dönüşmesini ele alan bu düsturun oluşması da oldukça doğal bir sonuçtur.
Mobiliteden Beklentiler: Servis Sunanlar ve Tüketenler Mutabakatı
Servis sunanlar tarafından, günümüzde sadece mobil olmak, hareket etmekten çok daha fazla anlamları uhdesinde barındıran mobilite, artık mobil olunduğu aşamada neler yaptığınız ve neler yapabileceğiniz ile ilgilenmekte ve kullanıcılara birtakım servislerin sunulmasına odaklanılmaktadır. Servisleri tüketen bizlerde de kavram benzer şekilde kabul edilmekte ve her gün ek fonksiyonlar ya da yeni servisler talep edilmektedir.
Çağımız hayat şartları ve standartlarının hızlanması ile birlikte artık tükettiğimiz birim zamanda çok daha fazla aksiyonu işletmekte ve kararları almak durumundayız. Üstelik aldığımız bu aksiyonların birçoğu tekillikten ziyade bir şekilde etkileşim içerisinde olduğumuz geniş bir çevreyi (sosyal, iş, aile vb.) etkilemekte ve birlikte hareket etmeyi öne çıkarmaktadır. Bu sebeple kendi mobilite yaklaşımımız etkileşimde olduğumuz çevrelerdeki aksiyonları etkilemekte olduğundan ortak çözümlere, ortak kullanımlara ihtiyacı arttırmaktadır.
Paylaşımlı Kullanımın Öne Çıkması
Bahsini ettiğimiz gerekçelerin bir kısmı ve pandemi ile başlayan hayata bakış açılarının değişimi ve pandemi serüveninin tüm dünyaya hediyesi olan enflasyon nedeniyle, önümüzdeki dönemlerde sahip olma dürtülerinin yavaş yavaş kiralama isterlerine dönüştüğünü gözlemliyoruz. Bu yaklaşımın yakın zamanda otonom araçlar, elektrikli scooter, elektrikli bisikletler vb. mobilite cihazları ile arttığına aslında şahitlik ediyoruz. Teknoloji boyutundan ziyada, karmaşıklaşan hayatlarımızda yalınlaşmaya önem vermek zorunda olmamız gerektiği felsefesinden hareketle, müşteri deneyimlerini ön planda tutan SuperApp’lerin bu süreçleri çok daha hızlı dönüştüreceğini düşünüyorum. Yazımın geri kalanında başlığın mobilite kavramındaki en kritik husus olduğuna inandığım mobilleşen elektrikli araçlara ayıracağım için kavramsal anlatımlara burada bir ara veriyorum. Zira önümüzdeki yazılarda girizgahta da ifade etmeye çalıştığım üzere mobilitenin farklı noktalara evrileceğini düşündüğümden dolayı birçok kez daha ele alacağımdan şüphe yok.
Akıllı Mobilite Cihazları
Derginin tümünü ele geçirmemiz gerekebileceğinden hareketle, yazımın kapsamını bu aşamada arabalar ile sınırladığımı ifade etmeliyim.
Bahsi edilen akıllı mobilite biraz daha netleştirmek adına, mobilite araçları dikeyinde ülkemizin de gururu olan Togg’un CEO’su olan Gürcan Karakaş’ın da tanım olarak kullandığı cümleyi hiç değiştirmeden aynen aktarıyorum.
“Bir otomobilden daha fazlasını, akıllı bir otomobilden daha fazlasını hedefleyerek, mobilite ekosisteminin parçası olan akıllı bir cihaz tasarlıyoruz. ‘Togg Akıllı Yaşam’ adını verdiğimiz hizmetlerle bağlantılı bir otomobilden çok daha fazlasını sunuyoruz”
Çok net olarak beğendiğim ve yalın olan bu tanımda da görüleceği üzere 2 temel kavrama dikkatleri çekmek istiyorum. Birincisi “Akıllı Cihaz” ve ikincisi ise “teknoloji ekseninde verilen hizmetlere bağlantılı” kavramlarıdır.
Artık araçtan ziyade bir akıllı mobilite cihazından bahsediyoruz. Zira bir otomobilden çok daha ileri, çok daha hizmetler sunmaya namzet, çok daha kullanılan diğer hizmetler ile birbirine entegre ve en nihayetinde bizi bir yerden diğer bir yere götüren akıllı bir cihazdan bahsediyoruz.
Teknoloji Odağında Entegre Ekosistem Ağları
Bahsini ettiğimiz bu serüven için kuşkusuz bir ekosistem olarak hareket etmeli ve bunların bir orkestra şeklinde kullanıcı deneyimine göre evrilmesine önem verilmelidir. Bu ekosistem yine çokça değindiğim üzere bir SuperApp’te birleşmeli ve çok çeşitli entegrasyonları bünyesinde barındırmalıdır.
Peki bu SuperApp dediğimiz kavramın içerisi nasıl dolmalı ve ne denli bütünleşik bir mobilite deneyimi yaşatılmalıdır. İşte bu soruya bir nebze de olsa cevap arayarak, yazımı sonlandırıyorum. Zira yazılarımızı takip eden siz değerli okurların fark edeceği üzere, mümkün olduğunca değindiğim tüm kavramların en sonunda çözüm önerilerimi dilim döndüğünce ifade etmeye gayret ediyorum.
- Finansal Servisler Entegrasyonları (Ödeme, Tahsilat, Kredi Kartı vb.)
- Çevresel Sensörler Dahilinde Kısa Süreli Kullanımlar Dahilinde İşletilebilen Sigortacılık Ürünleri Entegrasyonları
- Harita ve Doğrulama Servisleri Entegrasyonları
- Tamamlayıcı Ulaşım Araçları Entegrasyonları (Scooter, Bisiklet vb.)
- Loyalty Programları Entegrasyonları
- Akıllı Sağlık Sistemleri Entegrasyonları (Sağlık Ölçüm Uygulamaları, Ambulans Hizmetleri vb.)
- Akıllı Güvenlik Sistemleri Entegrasyonları (Polis, Jandarma, Güvenlik Şirketleri vb.)
- Akıllı Park Noktaları Entegrasyonları
- Akıllı Teslimat Noktaları (Kargo, Kurye vb.) Entegrasyonları
- Akıllı Şarj İstasyonları Entegrasyonları
- Alışveriş SuperApp Entegrasyonları
- Servis ve Bakım Noktaları Entegrasyonları
- Takip Sistemleri Entegrasyonları
- Akıllı Hava Tahmin Entegrasyonları
- Akıllı Ev Sistemleri Entegrasyonları
- Cashback Programları Entegrasyonları
- Akıllı Kiralama Servisleri Entegrasyonları
- Dijital Eğlence Platformları Entegrasyonları (Film, Müzik, Oyun vb.)
- Akıllı Ofis Sistemleri Entegrasyonları
- Görüntülü ve Sesli İletişim Uygulamaları Entegrasyonları