Finberg Yönetim Kurulu Üyesi İhsan Elgin, Money 20/20 Europe özelinde yaptığı açıklamalar Fintechtime Temmuz sayısında yer aldı. 

“Teknolojiden çok iş modeline, karlılığa ve kullanıcı deneyimine odaklanmaya başlayan fintech şirketleri, bu konuda büyük adımlar atıyor. Diğer teknoloji alanlarına kıyasla, fintechlerin ayaklarını daha sağlam yere bastığını görmek sevindirici.”

 

Money 20/20 Europe Etkinliği: Detaylı İnceleme

Money 20/20 Europe, hem katılım yoğunluğu hem de konuşmacılar ve katılımcılar arasındaki etkileşim açısından oldukça doyurucu geçti. Yıllar içinde Money 20/20 Europe etkinliğinin, Amerika’daki öncüsünün gölgesinde kalmaktan uzak, etkili bir sektör etkinliğine dönüştüğünü gözlemlemek ayrıca keyif verici.

Özellikle geçen yılki yoğun kalabalığın ardından organizasyonda yapılan düzenlemeler sayesinde daha rahat gezilebilen ve toplanılan bir alan oluşturulması da organizasyonun katılımcılarına verdiği önemi gösteren bir başka işaret oldu.

Bu yılki etkinlikte ilginin yüksek olduğunu gösteren bir diğer unsur ise JP Morgan, Q7, Portage gibi birçok önemli yatırım şirketinin düzenlediği sayısız yan etkinlik oldu. Bu yan etkinliklerin neredeyse tümüne katılma şansı buldum; yan etkinlikler hem katılımcı sayısı hem de kalite açısından oldukça yüksekti.

 

AI Yine En Gözde Konu

Bu yılın öne çıkan konuları arasında yapay zeka (AI) önemli bir yer kapladı. Öte yandan yepyeni bir şeyler keşfetmektense AI ile verimliliğin artırılması ve mevcut problemlerin yeni çözümleri üzerine odaklanıldı. Sahtecilik yönetimi ve operasyon verimliliğini artırma gibi konuların yanı sıra, AI’ın kişiselleştirilmiş çözümler sunmadaki potansiyeli de tartışıldı.

AI dışında, derinleşen konular arasında embedded finance (gömülü finans) ve open banking (açık bankacılık) ön plandaydı. Embedded finance, bankaların daha iş birliğine açık olması ve kullanıcı deneyimini (UX) iyileştirmesi gerektiği beklentisiyle tüm katılımcılar tarafından büyük ilgi gördü.

Open banking tarafında ise, aynı ürünlerin farklı noktalarda verilmesindense, nokta bazlı ve işleme uygun ürünlerin sunulması beklentisi vurgulandı. Open banking ikinci aşamaya, gömülü finans ise üçüncü aşamaya yani derinleşme aşamasına geçiyor ve bankalar artık bu alanları rekabet aracı olarak değil, büyümenin bir unsuru olarak görüyor.

 

Regülasyonlar ve Uluslararası Büyüme

Regülasyonların yerel kalması, fintech girişimlerini bir başka yere taşımayı oldukça zorlaştırıyor. Bu nedenle regülasyonların yerel düzeyden çıkıp bölgesel hale gelmesinin önemi üzerine konuşmalar yapıldı. Yine fintech şirketlerinin uluslararası büyümesinin önündeki bir diğer engelin de insan kaynağı olduğuna değinilerek, firmalarının yerel ekipleriyle başka bölgelerde başarılı olmasının zorluğu da konuşuldu.

 

Fintech Dünyasının Olgunlaşması

Fintech dünyası, artık rakamları ve birim ekonomisinin önemini daha iyi anlıyor. Teknolojiden çok iş modeline, karlılığa ve kullanıcı deneyimine odaklanmaya başlayan fintech şirketleri, bu konuda büyük adımlar atıyor. Diğer teknoloji alanlarına kıyasla, fintechlerin ayaklarını daha sağlam yere bastığını görmek sevindirici.

 

Fuar Alanı

Fuar alanında Türkiye’nin dikkat çeken bir katılımı vardı ve bu konuda özellikle DEİK’i tebrik etmek gerekiyor. Fintech sektörünün yurt dışında bilinirliğinin ve ihracatın artırılmasına yönelik DEİK FinTek Komitesi tarafından organize edilen pavilyon oldukça ilgi topladı.

Fuarın geneline baktığımdaysa geçen sene ödeme, fraud management ve AML alanında küçük küçük daha fazla şirket görmüştüm. Bu yıl bu alanlarda daha büyük oyuncuların varlığı dikkat çekti. Bu da pazardaki beklentilerin gerçekleştiğini ve birçok birleşme ve satın alma (M&A) işleminin yanı sıra kapanmaların da olduğuna bir işaret olabilir.

Uluslararası ödeme sistemleri ise güçlerini biraz kaybetmiş görünse de hala belli bir ölçekle yer alıyor. Birçok yeni şirket, B2B finansman alanından katılım sağlayan birçok yeni şirketle birlikte bu alanın ve dolayısıyla gömülü finansın fintech’in geleceği olacağını söylemek mümkün.

Money 20/20 Europe etkinliğinin, Avrupa’daki fintech ekosisteminin gelişimini ve olgunlaşmasını gözler önüne seren önemli bir etkinlik olarak öne çıktığını düşünüyorum. Yapılan düzenlemeler, içerik zenginliği ve katılımcı kalitesiyle bu alandaki en önemli buluşma noktalarından biri olmaya devam edecek.

Ama en önemli izlenimim ise fintech dünyasının, rakamları ve birim ekonomisinin önemini geçmişe ve diğer sektörlere kıyasla çok daha iyi anladığı yönünde. Teknolojiden çok iş modeline, karlılığa ve kullanıcı deneyimine odaklanmaya başlayan fintech şirketleri, bu konuda büyük adımlar atıyor. Fintechlerin ayaklarını yere daha sağlam bastığını görmek sevindirici.