Pratik İşlem Ödeme ve Elektronik Para A.Ş. Project Manager Murat Akköse, Fintechtime Temmuz sayısı için yazdı “Kuantum Teknolojisinin Ödeme Sistemlerine Etkileri”.

“Kuantum teknolojisi, ödeme sistemlerinin geleceği için önemli bir rol oynayabilir. Bu alandaki gelişmeleri yakından takip etmek ve bu teknolojinin ödeme sistemlerine nasıl entegre edilebileceği konusunda çalışmalar yapmak, geleceği bugünden dizayn etmek isteyenler için son derece ilham verici.”

 

Kuantum Teknolojisinin Ödeme Sistemlerine Etkileri

Kuantum teknolojisinin ödeme sistemlerine potansiyel etkileri tahminlerimizden çok daha büyük olabilir. Ancak şu anda bu teknolojinin pratik uygulamalarda kullanılabilmesi için daha fazla araştırma ve geliştirmeye ihtiyaç duyulmaktadır. Ödeme sistemlerinde kullanılabilecek olan kuantum bilgisayarlar, geleneksel bilgisayarlara kıyasla çok daha hızlı ve güçlü hesaplama yeteneğine sahiptir. Fakat kuantum teknolojisinin ödeme sistemlerine olan etkileri inceleyebilmemiz için öncelikle “kuantum” ve “kuantum teknolojisi” kavramlarını tam olarak anlamamız gerekiyor.

Gizemli Mikro Dünyanın Anahtarı “Kuantum”: Kuantum, elektron, kuark ve foton gibi atom altı parçacıkları yani madde ve enerjinin en temel seviyesini inceleyen gizemli ve büyüleyici bir fizik dalıdır. Bu seviyede, klasik fiziğin yasaları geçerliliğini yitirir çünkü parçacıklar hem dalga hem de parçacık özelliklerine sahip olabilir.

Kuantum dünyasının bazı temel özellikleri şunlardır:

  • Belirsizlik İlkesi: Bir parçacığın konumu ve momentumu aynı anda tam olarak bilinmez.
  • Dalga-Parçacık Duality: Işık ve madde gibi varlıklar hem dalga hem de parçacık özelliklerine sahip olabilir.
  • Süperpozisyon: Bir kuantum sistemi, aynı anda birden fazla olası durumda bulunabilir. Örneğin, bir elektron aynı anda hem yukarı hem de aşağı dönme halinde olabilir.
  • Kuantum Dolanıklık: İki veya daha fazla kuantum parçacığı, birbirlerinden ne kadar uzakta olursa olsunlar, birbirleriyle bağlantılı olabilir ve birinin durumu diğerini etkileyebilir.

Kuantum dünyası, hala tam olarak anlaşılmayan hatta halen ne kadar yaklaştığımızı da tam olarak bilemediğimiz karmaşık ve zorlayıcı bir alandır. Bu karmaşıklığı, kuantum mekaniğinin temel prensiplerinden biri olan belirsizlik ilkesi ile açıklayabiliriz. Belirsizlik ilkesine göre, bir parçacığın konumu ve momentumu aynı anda tam olarak bilinmez. Bu durum, kuantum dünyasının doğasını tam olarak anlamamızı engeller hatta öyle ki gelmiş geçmiş birçok ünlü fizikçi tarafından bile tam olarak anlaşılamamıştır.

 

Kuantum Teknolojisi Nedir?

Halen kuantumu keşfetmeye ne kadar yakın olduğumuzu bilmesek de elimizdeki bilgilerle bazı çalışmalar yapılmaktadır.  Kuantum teknolojisi, kuantum dünyasının temel özelliklerini kullanıp geleneksel teknolojinin sınırlarını aşarak, yeni cihazlar, malzemeler ve sistemler geliştirmeye odaklanan bir alandır.

Kuantum teknolojisinin bazı potansiyel uygulamaları şunlardır:

  • Kuantum bilgisayarlar: Kuantum bilgisayarlar, klasik bilgisayarlardan çok daha güçlü hesaplama yeteneğine sahip olan teorik bilgisayarlardır. Hala geliştirme aşamasındadırlar, ancak birçok alanda devrim yaratma potansiyeline sahiptirler.
  • Kuantum kriptografi: Kuantum kriptografi, kuantum mekaniğinin temel prensiplerine dayanan güvenli bir iletişim yöntemidir. Siber saldırılara karşı çok daha dirençlidir.
  • Lazerler: Lazerler, kuantum mekaniğinin temel prensiplerine dayanarak çalışan ışık kaynaklarıdır. Tıp, sanayi ve iletişim gibi birçok alanda kullanılırlar.
  • Kuantum sensörler: Kuantum sensörler, klasik sensörlerden çok daha hassas olan ve daha önce imkânsız olan ölçümleri yapmayı mümkün kılan sensörlerdir.
  • Yeni malzemeler: Kuantum teknolojisi, daha güçlü, daha hafif ve daha iletken yeni malzemeler geliştirmek için kullanılabilir.
  • Manyetik Rezonans (MR): MR, insan vücudunun içini görüntülemek için kuantum mekaniğini kullanan bir tıbbi görüntüleme yöntemidir. Tıbbi teşhiste önemli bir rol oynar.

Kuantum teknolojisi, hala gelişmekte olan bir alan ve bu alanda gelişmenin yolu kuantumu anlamaktan geçiyor. Bugün bizim için imkânsız olan şeyler kuantum dünyasında hayatın olağan akışı olabilir. Bu nedenle yaptığımız her keşif teknoloji de devrim yaratma potansiyeline sahiptir.

Ödeme sistemlerinde kuantum bilgisayarlar kullanmak, aşağıdakiler gibi önemli değişikliklere yol açabilir fakat önce kuantum bilgisayar ne demek onu tanımlayalım.

 

Kuantum bilgisayarlar:

Klasik bilgisayarlardan çok farklı bir şekilde çalışan ve çok daha güçlü hesaplama yeteneğine sahip olan teorik bilgisayarlardır. Hala geliştirme aşamasındadırlar, ancak birçok alanda devrim yaratma potansiyeline sahiptirler.

İlk kuantum bilgisayarı 1980’lerde IBM tarafından inşa edilmiştir. Google, şu anda dünyanın en güçlü kuantum bilgisayarlarından biri olan Sycamore’u geliştirmiştir ve bugün var olan en hızlı bilgisayarın bile 47 yılda yapabileceği hesaplamaları anında yapabilen bir kuantum bilgisayar geliştirdiğini söylüyor.

Klasik bilgisayarlar, bit adı verilen ve 0 veya 1 değerini alabilen bilgi birimlerini kullanır. Kuantum bilgisayarlar ise kübit adı verilen ve 0, 1 veya her ikisinin süperpozisyonunda olabilen bilgi birimlerini kullanır. Süperpozisyon, bir kübitin aynı anda hem 0 hem de 1 olabilmesi anlamına gelir. Bu, kuantum bilgisayarlara klasik bilgisayarlardan çok daha fazla bilgiyi depolamalarına ve işlemlerini çok daha hızlı gerçekleştirmelerine olanak tanır.

Kuantum bilgisayarlar ayrıca dolanıklık adı verilen, kuantumun temel özelliklerinden de yararlanır. Dolanıklık, iki veya daha fazla kübitin birbirleriyle bağlantılı olması ve birinin durumunun diğerini etkileyebilmesi anlamına gelir. Bu, kuantum bilgisayarların karmaşık problemleri çözmek için yeni ve daha güçlü algoritmalar geliştirmesine olanak tanır.

Kuantum bilgisayarların çalışma şeklini anlamak için, klasik bilgisayarlarla karşılaştırmak faydalı olabilir. Klasik bilgisayarlar, bir problemi çözmek için adım adım talimatlar içeren programlar çalıştırır. Kuantum bilgisayarlar ise kuantum algoritmaları adı verilen özel programlar çalıştırır. Kuantum algoritmaları, süperpozisyon ve dolanıklık gibi kuantumun temel özelliklerinden yararlanarak problemleri çok daha hızlı çözmeyi mümkün kılar.

Kuantum teknolojisi, ödeme sistemlerinde büyük bir potansiyele sahip olabilir. Bu potansiyelin faydalarından yararlanmak için bazı zorlukları da aşmak gerekir. Şimdi faydalarına ve zorluklarına bakalım.

 

Faydaları:  

Artan Güvenlik: Kuantum kriptografi, geleneksel şifreleme yöntemlerinden çok daha güvenli bir veri aktarım yöntemi sunabilir. Bu sayede, ödeme sistemleri siber saldırılara karşı daha dirençli hale gelebilir.

Daha Hızlı İşlemler: Kuantum bilgisayarlar, ödeme işlemlerinin çok daha hızlı ve anında gerçekleştirilmesine olanak sağlayabilir. Bu durum, özellikle online alışveriş ve mobil ödemeler gibi alanlarda büyük bir avantaj sağlayabilir.

Yeni İş Modelleri: Kuantum teknolojisi, ödeme sistemlerinde yeni ve inovatif iş modellerinin geliştirilmesine yol açabilir. Örneğin, kuantum bilgisayarlar, kişiselleştirilmiş ödeme önerileri ve dolandırıcılık tespit sistemleri gibi yeni hizmetlerin geliştirilmesinde kullanılabilir.

Daha Verimli İşlemler: Kuantum optimizasyon algoritmaları, ödeme sistemlerindeki işlemleri optimize ederek daha verimli bir şekilde gerçekleştirilmesine katkıda bulunabilir. Bu sayede, ödeme işlem maliyetleri düşebilir ve işlem hızı artabilir.

Zorlukları:

Yüksek Maliyet: Kuantum bilgisayarlar, halen oldukça pahalı bir teknolojidir. Bu durum, ödeme sistemlerinde yaygın olarak kullanılmalarını zorlaştırabilir.

Altyapı Sorunları: Mevcut ödeme sistemleri, kuantum teknolojisi ile uyumlu hale getirilmesi gerekmektedir. Bu durum, önemli bir altyapı yatırımı ve zaman gerektirebilir.

Yasal ve Düzenlemeye İlişkin Sorunlar: Kuantum teknolojisinin kullanımı, ödeme sistemleri ile ilgili yasal ve düzenlemelere de değişiklikler getirmesi gerekebilir.

 

Kuantum teknolojisinin ödeme sistemlerinde kullanımına ilişkin bazı örnekler:

  • Kuantum kriptografi: Bankalar ve finansal kurumlar, kuantum kriptografiyi kullanarak müşteri verilerini ve finansal işlemleri siber saldırılara karşı daha güvenli bir şekilde koruyabilir.
  • Kuantum kimlik doğrulama: Kuantum kimlik doğrulama sistemleri, geleneksel yöntemlerden çok daha güvenli ve kullanımı kolay bir şekilde müşterilerin kimliklerini doğrulayabilir.
  • Akıllı sözleşmeler: Kuantum bilgisayarlar, daha karmaşık ve işlevsel akıllı sözleşmeler geliştirilmesine olanak sağlayabilir. Bu durum, özellikle tedarik zinciri yönetimi ve uluslararası ticaret gibi alanlarda faydalı olabilir.
  • Yeni ödeme yöntemleri: Kuantum bilgisayarlar, geleneksel ödeme yöntemlerinin ötesinde yeni ve inovatif ödeme yöntemleri geliştirmek için kullanılabilir.
  • Daha fazla veri analizi: Kuantum bilgisayarlar, ödeme sistemlerindeki büyük miktarda verileri analiz etmek için kullanılabilir.

Kuantum teknolojisi, ödeme sistemlerinin geleceği için önemli bir rol oynayabilir. Bu alandaki gelişmeleri yakından takip etmek ve bu teknolojinin ödeme sistemlerine nasıl entegre edilebileceği konusunda çalışmalar yapmak, geleceği bugünden dizayn etmek isteyenler için son derece ilham verici olarak görünüyor.