Pratik İşlem Ödeme ve Elektronik Para A.Ş. Project Manager Murat Akköse, Fintechtime Ekim sayısı için yazdı “Finansal Okuryazarlık: Paranızı Yönetmenin Anahtarı”.

“Finansal okuryazarlık deyince herkesin aklına borsa, bono, fon, repo, faiz ve altın gibi çeşitli yatırım enstrümanlarının yanı sıra, belki de karmaşık ve anlaşılması güç görünen grafikler ve analizler gibi çeşitli araçlar da geliyor olabilir. Fakat aslında tam olarak öyle değil. Finansal okuryazarlık, günlük hayatımızda kullandığımız parayı daha iyi anlamak ve yönetmek ile ilgilidir. Bu, herkesin sahip olması gereken temel bir disiplin ve beceridir.”

 

Finansal Okuryazarlık: Paranızı Yönetmenin Anahtarı

Günümüzde para, hayatımızın vazgeçilmez bir parçası. Ama çoğumuz, parasını akıllıca yönetme konusunda zorlanıyor. İşte tam da bu noktada finansal okuryazarlık devreye giriyor. Bu beceri, sadece zenginler veya finans uzmanları için değil, hepimiz için hayati önem taşıyor.

Finansal okuryazarlık deyince herkesin aklına borsa, bono, fon, repo, faiz ve altın gibi çeşitli yatırım enstrümanlarının yanı sıra, belki de karmaşık ve anlaşılması güç görünen grafikler ve analizler gibi çeşitli araçlar da geliyor olabilir. Fakat aslında tam olarak öyle değil. Finansal okuryazarlık, günlük hayatımızda kullandığımız parayı daha iyi anlamak ve yönetmek ile ilgilidir. Bu, herkesin sahip olması gereken temel bir disiplin ve beceridir.

Finansal okuryazarlık nedir? Basitçe, paranızı anlama ve yönetme yeteneğidir. Bu, gelir-gider dengesini kurmaktan, yatırım yapmaya ve geleceği planlamaya kadar uzanan geniş bir yelpazeyi kapsar.

Neden bu kadar önemli? Çünkü finansal açıdan bilgili olmak, size kontrol hissi verir. Ani masraflar karşısında paniğe kapılmazsınız. Emeklilik için birikim yapabilirsiniz. Hatta sevdiğiniz şeyler için para ayırabilirsiniz. Kısacası, finansal okuryazarlık size özgürlük sunar.

Peki nereden başlamalı? İşte size birkaç temel adım:

  1. Bütçe Yapın: Gelirinizi ve giderlerinizi yazın. Nereye ne kadar harcadığınızı görmek, sizi şaşırtabilir.
  • Aylık gelirinizi net olarak belirleyin.
  • Tüm harcamalarınızı kategorilere ayırın (kira, yiyecek, ulaşım, eğlence vb.).
  • Son üç ayın harcamalarını inceleyin ve ortalamasını alın.
  • Gelir ve gider arasındaki farkı hesaplayın.
  • Gereksiz harcamaları tespit edin ve azaltma planı yapın.
  • Bütçenizi düzenli olarak gözden geçirin ve güncelleyin.
  1. Tasarruf Edin: Her ay, ne kadar küçük olursa olsun, bir miktar para biriktirin. Zamanla büyük bir fark yaratır.
  • Öncelikle acil durum fonu oluşturun (3-6 aylık giderlerinizi karşılayacak miktar).
  • “Önce kendine öde” prensibini benimseyin. Maaşınız yatar yatmaz bir kısmını tasarrufa ayırın.
  • Otomatik tasarruf sistemi kurun.
  • Küçük tasarrufları hafife almayın, günlük 5 TL bile yıl sonunda 1825 TL eder.
  • Tasarruflarınızı enflasyondan koruyacak güvenli yatırım araçlarını araştırın.
  1. Akıllıca Harcayın: İhtiyaç ve istek arasındaki farkı öğrenin. Alışveriş yapmadan önce iki kez düşünün.
  • Büyük alışverişler öncesi mutlaka fiyat karşılaştırması yapın.
  • İhtiyaç ve isteklerinizi listeleyin, önceliklendirin.
  • 24 saat kuralını uygulayın. Büyük alışverişler öncesi bir gün bekleyin.
  • Kredi kartı kullanımınızı sınırlandırın; eğer mümkünse nakit veya banka kartı kullanın.
  • Fırsatları değerlendirin ama sadece ihtiyacınız olan şeyleri alın.
  1. Borç Yönetimi: Tüm borçlar kötü değildir, ama dikkatli olun. Kredi kartı borcunu ödemekte zorlanıyorsanız, bu kötü bir işarettir.
  • Tüm borçlarınızı listeleyin ve faiz oranlarına göre sıralayın.
  • Yüksek faizli borçları öncelikli olarak kapatmaya odaklanın.
  • Minimum ödemeden fazlasını yapmaya çalışın.
  • Borç konsolidasyonu (birleştirme) seçeneğini değerlendirin.
  • Yeni borç almaktan kaçının, özellikle lüks harcamalar için.
  1. Yatırım Yapın: Tüm yumurtaları aynı sepete koymayın. Yani, paranızı farklı yerlere yatırın. Bu, riski azaltır.
  • Risk toleransınızı belirleyin.
  • Uzun vadeli düşünün, panik satışlardan kaçının.
  • Çeşitlendirme yapın. Hisse senetleri, tahviller, gayrimenkul, altın gibi farklı varlık sınıflarına yatırım yapın.
  • Düzenli olarak yatırım yapın, zamanlama yapmaya çalışmayın.
  • Yatırım ürünlerinin masraflarını ve vergilerini öğrenin.
  • Anlamadığınız finansal ürünlere yatırım yapmayın.

Yatırım konusu korkutucu gelebilir, ama aslında o kadar da karmaşık değil. Temel kural şu: Tüm yumurtaları aynı sepete koymayın. Yani, paranızı farklı yerlere yatırın. Bu, riski azaltır.

Borç konusuna gelince, tüm borçlar kötü değildir. Örneğin, eğitim için alınan bir kredi, gelecekte size daha fazla kazandırabilir. Ama kredi kartı borcunu ödemekte zorlanıyorsanız, bu kötü bir işarettir.

Günümüzde finansal işlemlerin çoğu dijital ortamda gerçekleşiyor. Online bankacılık ve fintech uygulamaları hayatımızı kolaylaştırıyor. Ama güvenlik konusunda dikkatli olmalıyız. Şifrelerinizi kimseyle paylaşmayın ve şüpheli işlemleri hemen bankanıza bildirin.

Unutmayın, finansal okuryazarlık bir günde öğrenilmez. Bu, yaşam boyu süren bir yolculuktur. Küçük adımlarla başlayın. Bir kitap okuyun, bir online kurs alın veya güvendiğiniz birine danışın.

Finansal okuryazarlık, sadece para biriktirmekle ilgili değildir. Suze Orman’ın dediği gibi, “Finansal özgürlük, sadece zengin olmakla ilgili değil, seçim yapabilme özgürlüğüne sahip olmakla ilgilidir.” Bu özgürlüğe ulaşmak için, paranızı akıllıca yönetmeyi öğrenmelisiniz. Alışveriş yaparken Warren Buffett’ın sözünü hatırlayın: “Fiyatını bildiğin her şeyin değerini bilmezsin.” Özellikle indirimli ürünlere dikkat edin. Bir şeyi indirimde diye satın almak, size para kazandırmaz; sadece daha az harcamanızı sağlar. Asıl mesele, neye, ne zaman ve neden harcama yaptığınızı anlamaktır. Örneğin, 12.500 TL olan bir ürünü 10.000 TL’ye alarak 2.500 TL kazanmış olmazsınız; aslında 10.000 TL harcamış olursunuz. Bu bilinçle hareket ettiğinizde, finansal özgürlüğe giden yolda önemli adımlar atabilirsiniz.

Aslında atalarımız, finansal okuryazarlık konusunu “ayağını yorganına göre uzat” diyerek yıllar önce çok güzel özetlemiş. Bu atasözü, harcamalarınızı gelirlerinize göre ayarlamanız gerektiğini vurgular. Yani, ne kadar kazanıyorsanız, harcamalarınızı da o miktar içerisinde tutmalısınız. Gereğinden fazla harcamak, sizi mali zorluklara sürükleyebilir ve finansal özgürlüğünüzü tehdit edebilir. Gelir-gider dengesini korumak ve gelecekteki mali hedeflerinize ulaşma yolunda sağlam adımlar atmak için bu atasözünü rehber edinmek, temel bir stratejidir.

Sonuç olarak, finansal okuryazarlık, sadece para biriktirmek veya kazanmakla ilgili değil, elde ettiğiniz parayı akıllıca yönetmekle ilgilidir. Bu becerileri geliştirdikçe, maddi streslerinizin azaldığını ve hayallerinize daha da yaklaştığınızı göreceksiniz.

Haydi, bugün finansal geleceğinizi şekillendirmeye başlayın ve özgürlüğün tadını çıkarın!