Türkiye Finans Katılım Bankası Açık Bankacılık Yönetimi ve Fintek İşbirlikleri Yöneticisi Dilek Taşhanlı, Fintechtime Aralık sayısı için yazdı “Değişen Dünya Düzeni ve Görünmez Bankacılık”.
“Günümüz dünyasında jeopolitik gerilimler, kaynak savaşları ve teknolojik gelişmeler hızla gündemi şekillendirirken finansal hizmetler sektörü de bu değişimden nasibini alıyor. Artık, klasik bankacılık hizmetlerinden daha fazlasını arayan tüketiciler, dijital platformlarda anında erişilebilir ve entegre finansal çözümler talep ediyor. Bu noktada, Servis Modeli Bankacılık ve Gömülü Finans gibi kavramlar, finansal süreçleri görünmez bir şekilde kullanıcıların günlük deneyimlerine entegre ederek hem bireylerin hem de kurumların beklentilerini karşılamayı hedefliyor. Makalemde, bu yeni finansal düzenlemelerin sektördeki yansımalarını ve gelecekteki potansiyelini ele alıyorum.”
Değişen Dünya Düzeni ve Görünmez Bankacılık
Dünyadaki düzen değişimi ve bölgesel gerilimler önümüzdeki yıllarda gündemden düşeceğe benzemiyor. Bu jeopolitik gelişmelerin temelinde kısıtlı kaynaklardan daha fazla hak iddia eden bir topluluktan ötesi yok. Kaynakların adaletsizce tüketilmesinden son derece rahatsız bir topluluğun karşısında tüm kaynakları bencilce tüketen bir topluluk bulunuyor. İnsanlığın yaratılışından beri emek ve hak ekonominin temelini oluşturur. Kitaplardaki ekonomi kelimesinin açıklaması “sınırı olmayan insan ihtiyaçlarını, kıt kaynaklarla karşılama faaliyetlerini inceleyen sosyal bir bilim” olarak yer alır. Bu açıklamayla beraber sınırı olmayan topluluğun hak iddiası nedeniyle tüm insanlığın ekonomik düzeni değişiyor. En azından Soğuk Savaş’ın sona ermesinden bu yana şirketlerin makroekonomik, stratejik ve operasyonel kaygıları arka planda yer alma eğilimindeydi. Değişen ekonomik düzenle beraber tüm ülkeler kendi çıkarlarını göz önünde tutacak aksiyon planlarını gerçekleştirmeye başlıyor. İthalat ve ihracatta yeni kurallar yayınlanarak kartlar yeniden dağıtılıyor. Bu da tabi ki şirketlerin gelirlerini ve stratejilerini etkilemeye başlıyor. Şirketlerin başa çıkması gereken tek gündem maalesef bu değil. Dünyadaki düzen değişimi ile beraber teknoloji üssel hızla gelişiyor, hiçbir şirket 5 yıl sonrasını öngöremiyor. İşte bu düzlem içerisinde var olmak için belirli ayrıcalıklardan fazlasına sahip olmanız ve uygulamanız gerekiyor. Teknolojinin gelişmesi ile müşteriler daha kişiselleştirilmiş ve deneyimi iyi ürünler kullanırken müşteri beklentilerini karşılayan bu şirketleri desteklemek için Avrupa Birliği de gerekli aksiyonları aldı. Bankacılık şirketlerini düşünürsek lisanslarını aldıktan sonra finansal işlemleri yapabilecek tek yetkili olma ayrıcalığına sahip iken 2016 yılında Avrupa’da yayınlanan PSD2’de, Açık Bankacılık ve Servis Modeli Bankacılık düzenlemeleri ile beraber finansal olmayan kurumların finansal hizmet sunması mümkün hale gelmişti. Avrupa’nın liderlik ettiği bu düzenleme yavaş yavaş birçok ülkeye yayıldı. Değişen dünya düzeninde karlı ve sürdürülebilir kalmanın stratejik hedefi bu düzenlemeler öncülüğünde iş birlikleri oldu. Artık birçok finansal kurum servislerini kullansınlar diye e-ticaret’ten telekom’a insanların günlük kullanımda vazgeçemediği platformlarla iş birliği yapmak istiyor. İş birliklerin temeli olan Servis Modeli Bankacılık düzenlemelerinin sektör içinde daha yaygın bilinen adı ile Görünmez Bankacılık, tüm finansal kurumların gündeminde yerini alıyor.
Öncelikle finansal olmayan kurumların finansal hizmet sunması nasıl oluyor derseniz şöyle aktarayım:
Yapacağı bankacılık işlemine göre finansal kurumlar BDDK ya da TCMB’den lisans alması gerekiyor. Bu lisansların yüksek maliyetleri ve teknik gereksinimleri oluyor. Ancak Servis Modeli Bankacılık sayesinde bu lisanslara sahip olmayan teknoloji şirketleri, e-ticaret platformları vb. tüm dijital platformlar müşterilerine lisanslı finansal kurumlar aracılığıyla finansal hizmetler sunabiliyor.
Bu düzenleme finans sektöründeki giriş bariyerini düşürürken, müşteriler için kişiselleştirilmiş, deneyimin iyileştiği, sürtünmesiz, inovatif iş modellerini ortaya çıkarıyor. Düzenlemeler bu tarz iş birliklerinde tam olarak bankaların görünmezliğini kabul etmese de sunulan hizmetlerle müşteri gözünde bankacılığın yıllardır alışılagelmiş konumu değişiyor. Günlük kullandığımız uygulamalarda tüm finansal işlemlerimizi tamamladığımızda artık banka uygulamalarına daha az giriş yapıyoruz. Neredeyse tüm finansal hizmetler için bir gömülü alternatif çözümü oluyor. Bazen bir araç alırken karşımıza çıkan sigorta teklifinin arkasında bazen alışveriş yaparken alışveriş finansmanı olarak çıkıyor. Görünmez Bankacılık BNPL (Şimdi Al Sonra Öde), Finansman, Entegre Sigortacılık, Fintech as a Service gibi iş modelleri başlığında sunulabiliyor.
Lightyear Capital gömülü finansın 2021’den itibaren 4 yıl içerisinde 10 kat büyüyerek 2025 yılında 230 milyar dolara ulaşacağını öngörmüştü. Şimdiki raporlarda farklı araştırma şirketlerinin 2030 yılında 7 trilyon dolar’lık beklentisi bulunuyor. Şirketlerin %92’si gömülü finansla ilgili bir iş modelini hayata geçirmek istiyor. Ernst & Young’ın araştırmasına göre müşterilerin de %63’ü artık finans dışı uygulamalarda deneyimlerini iyileştirmiş ve kişiselleştirilmiş hizmet sunan gömülü finans ve açık bankacılık iş modellerine aşırı değer veriyor. Müşteri bu tarz iş modellerini daha çok kullandıkça bu sefer şirketler de bu iş modellerini hayata geçirmek için atak yapıyor. Bu da sektörde görünmez bankacılık iş modellerinin bir çığ gibi artmasını sağlıyor. Aşağıdaki tablo bu araştırmayı destekliyor. Ülkemizde de BDDK’nın değerlendirmesine sunulmuş ve onay bekleyen birçok servis modeli bankacılık projesi bulunuyor.
Servis Modeli Bankacılık ile Görünmez Bankacılık tanımları birbirinden farklı gibi düşünülse de aslında ikisinin de amacı ve entegrasyon şekli aynı ve aynı motivasyonla sektörün ilgisini çekiyor. Finansal işlemlerde mobil kullanım oranının artması, dijitalin birçok işlemde rahatlıkla tercih edilmesi, paylaşım ekonomisi, fintek gibi finansal kapsayıcılığı artıran ve kullanıcı deneyimini iyileştiren ürünler de olunca bu yeni finansal düzenlemelere ilgi artırıyor.
Başka bir deyişle, yarış çoktan başladı. İşletmelerin büyük çoğunluğu bunu sunmayı planlıyor, tüketiciler bunu istiyor ve tüketiciler ne kadar çok isterse, işletmeler o kadar hızlı sunmak istiyor. Şu anda gömülü finansmanı araştırmayanlar, kendilerini rakiplere göre geride kalmış bulabilirler. Finansal hizmetleri deneyimleme şeklimizi şimdiden tahmin edemeyeceğimiz doğrudur. Bazıları çalışacak, bazıları çalışmayacak. Ancak işletmeler artık hizmetlerini ve operasyonlarını ister yeni özellikler aracılığıyla ister gömülü finans ile pek çok yönden iyileştirme fırsatına sahipler. Ölçeklenmiş finteklerden kozmetik alış/satış platformlarına geleceğin finansı inşa ediliyor ve çoktan gömülü hale getirildi!