Doğa Karaçallık  
TURKCELL MOBİL
FİNANSAL SERVİSLER UZMANI

Teknolojinin gelişimiyle; yaşam standartlarımızla birlikte birçok şeyin değişime uğradığına şahit oluyoruz. Bu dönemeçlerden biri de finansal süreçlerdeki alışkanlıklarımız.

Turkcell Mobil Finansal Servisler Uzmanı Doğa Karaçallık, Fintechtime Dergisi Kış 2020 – Ocak sayısı için kaleme aldı “Finteklerin Alışkanlıklarımızdaki Etkisi”.

Teknolojinin gelişimiyle ; yaşam standartlarımızla birlikte birçok şeyin değişime uğradığına şahit oluyoruz. Bu dönemeçlerden biri de finansal süreçlerdeki alışkanlıklarımız. Dijital çağın beslemiş olduğu etkiyle, artık herşeyi çok daha hızlı ve kolay tüketiyoruz.

İnternet ve mobilin vazgeçilmez olmasıyla alışverişlerimizi bu mecralar üzerinden yapıyor, sipariş veriyor ve dijital ödeme teknolojileri sayesinde elimizi cüzdana atmadan satın alımlarımızı gerçekleştiriyoruz. Satıcıda sattığı ürünün yada hizmetin bedelini elini hiçbir şekilde paraya sürmeden bankada görüyor. Kısacası birçoğumuz artık cüzdan veya kart taşımadan ödeme yapma imkanı buluyor.

Siri, Alexa gibi sesli asistanlar aracılığıyla alışveriş yapıyor, yine sesli komut onayımızla kredi kartı harcamalarımızı yapıyoruz. Teknolojik akımın nüveleri olan akıllı

telefonlarımız, saatimiz, yüzüğümüz, giyilebilir giysilerimizin içerisindeki çipler günümüzde cüzdan misyonunu üstleniyor. Muhtemelen yakın gelecekte derimizin altına yerleştirilecek çipler sayesinde bu teknolojik yenilikleri de kullanmayı bırakacağız.

Çin’de olduğu üzere gün geçtikçe yaygınlaşan temassız ve mobil üzerinden sunulan ödeme alışkanlığı hayatımızda yaygınlaşıyor. Bir başka deyişle bugünkü teknolojilerde bir devir teslim söz konusu olacağa benziyor.Bu gelişimin eksponensiyel trendde artmasının en büyük nedeni hayatımızın vazgeçilmez konumunda yer alan mobil uygulamalar. Cüzdanımızı veya kartımızı yanımıza almayı unutsak bile istediğimiz şeyi ödeyebilme özgürlüğü , işlem ve kartlarımızın tanımlı olduğu akıllı telefonlar sayesinde artık mümkün. Böylelikle kredi kartı, fatura , ulaşım vs gibi ödemelerimizi yapıyor, para transferlerimizi mekan fark etmeksizin anında 7/24 gerçekleştirebiliyor , internet ortamında alışveriş imkanı buluyoruz.

Bir başka mobilin kullanımı ise POS görevini üstlenmesi. Mobil uygulamalar sayesinde kartlı ödeme sürecinin alışılagelmiş tarafları bertaraf ediliyor. Kart ve POS cihazına fiziksel olarak ihtiyaç duyulmadan , mobil cihazdan mobil cihaza sağlanan etkileşim aracılığıyla alışverişin dijital ortamda tamamlanması sağlanıyor. Özellikle bu teknolojik gelişim POS cihazı taşımak istemeyen veya seyyar bir şekilde ödeme alma ihtiyacı olan işyerlerine ayrı bir pencere açıyor. Böylelikle kullanıcılar finansal raporları yakından takip ediyor, satış bilgilerini ve işlem detaylarını anlık olarak görüntüleyebiliyor, satış trendlerini ve performanslarını pratik bir şekilde izleyebiliyorlar.

 

Her teknolojik gelişimin bir olumlu yanı olduğu gibi mühendislikteki trade-off mantığıyla olumsuzlukları da barındırıyor. Bu nedenle önleyici tedbirler neler olabilir ?

Elbette ödeme teknolojilerinin güvenlik anlamında barındırdığı riskleri de mevcut. Ancak riskler biyometrik onay mekanizmaları sayesinde en aza indirgeniyor. Örneğin parmak izi, retina taraması gibi kişiye özel biyometrik kavramlar ödeme yöntemi olarak kullanılabilir. Zaten telefonlarımızı açmak için pek çoğumuz parmak izimizi kullanmıyor muyuz?

2019 senesinde yapılan ABD’deki bir araştırmaya göre Amerikalıların yüzde 88’i biyometrik yöntemlerin pin kodu veya şifrelerden daha kolay, yüzde 61’i ise biyometriklerin daha güvenli olduğuna inanıyor.

Ancak uzmanlar biyometrik yöntemlerin tek başlarına kullanılamayacağını pin kodu veya şifrelerle kombine edilerek bir onay mekanizmasının tasarlanmasını, bu şekilde daha güvenli olacağının altını çiziyor.

 

GELECEK ADIM!

Öyle gözüküyor ki hepimiz “NAKİTSİZ TOPLUM” mottosunu hayatımıza uyarlayacağız. Tüm faaliyet ve işlemlerimizi teknolojinin gerektirdiği şekilde mobil üzerine konumlayacağız. Bu minvalde her şeye daha çabuk ve basit erişim sağlayarak, refah düzeyimiz ve yaşam kalitemiz artacak.

Bu durum devlet ve hükümetleri de ciddi şekilde etkilemekte. En önemli faydası ise kayıt dışı ekonomiyi en aza indirmesi. Böylece devletler daha fazla vergi toplayabilir, nakit para basmanın maliyetini ortadan kaldırabilir. Ayrıca finansal ekosisteme dahil olmayan insanlarında ekosisteme daha hızlı katılımı sağlanabilir.

Yani devletlerinde finansal aktörlerin tüm paydaşlarını dijital ödeme yöntemleri konusunda teşvik etmesi, nakitsiz bir dünyaya adım atılmasında öncü olması gerekmekte.