Mastercard Advisors Hızlı Gelişen Pazarlar Direktörü İsmail Dağgeçen, Fintechtime okurları için kaleme aldı, “Finansal Ekosistem Nasil Şekilleniyor?”.

Değişen kullanıcı beklentileri, regülasyonlar, artan rekabet ve bunlara paralel gelişen teknolojik altyapılarla finansal servisler ekosistemi hızlı bir dönüşümün içine girdi.

Mastercard Advisors olarak bu dönüşümü etkileyen ana faktörleri tüm piyasalarda yakından takip etmeye çalışıyoruz.

  1. Açık Bankacılığa Geçiş

Avrupa’da PSD2 mevzuatıyla şekillenen, ülkemizde de Merkez Bankası’nın 2020 yılında tanımlamaya başladığı açık bankacılık mevzuatıyla beraber finansal servisler sektörü büyük bir değişimin içine girecek. Mevzuatın yürürlüğe girmesiyle beraber artık müşteriler bankalarda bulunan hesaplarına başka kurumların kanallarından erişebilecek ve buna ek olarak ödeme emri başlatma fonksiyonlarını kullanarak kendi hesaplarından ya da kartlarından ödeme yapabilecekler. Yeni mevzuatla beraber bankaların iki alanda yaşanacak değişikliklere kendilerini hazırlamaları gerekecek; bunlardan birincisi bankaların müşteri ile olan temas sıklığının azalma ihtimali, diğeri ise yine son dönemde hayatımıza giren uzaktan müşteri tanıma süreciyle beraber müşterilerin çok daha kolay bir şekilde bankalar arası geçişler yapabilmesi.

  1. Yeni Nesil Bankaların (Neobanka) Faaliyete Başlaması

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), kısa bir süre önce yayımladığı yönetmelik taslağıyla beraber, sadece dijital kanallar üzerinden hizmet verecek neobankaların 2022 yılında sektöre giriş yapabileceğini belirlemiş oldu. Neobankaların faaliyet gösterdikleri pazarlarda genelde karşılanmamış müşteri ihtiyaçlarından yola çıkarak piyasada kendilerine yer edinmeye çalıştıklarını gözlemliyoruz. Neobankaların Avrupa’da bankacılık servisleriyle ilgili yüksek komisyon ücretlerine karşılık geliştirdikleri düşük ücretli değer önerileriyle beraber müşteri sayılarını hızlıca artırdığını görüyoruz. Son rakamları incelediğimizde, Avrupa’da 40 milyondan fazla kişinin neobankalarda hesabının olduğunu görüyoruz. Peki önümüzdeki dönem neobankalarla ilgili kendi piyasamız özelinde neler beklemeliyiz? 60 milyonluk yetişkin nüfus ve bu nüfusun yaklaşık yüzde 80’inin bankacılık sistemine dahil olduğu bir ülke olarak Türkiye, özellikle global oyuncuların bir hayli ilgisini çekeceğe benziyor. Buna ek olarak yerel piyasadan da dijital bankacılık lisansıyla ilgilenebilecek farklı oyuncuların çıkması muhtemel. Bu oyuncular mevcut bankalara ek olarak, e-para lisansına sahip fintekler, geniş müşteri bazı ve dijital yetkinliğe sahip perakende, telekom ve pazaryeri şirketleri olarak özetlenebilir.

  1. Finteklerin Yükselişi

Son dönemde finansal servisler sektöründe bolca duyduğumuz fintek kavramı, teknoloji, veri ve dijital yetkinlikleri bir arada kullanarak finansal servisler sektörü için ürün ve servis geliştiren firmalar için kullanılmaktadır. Türkiye’de şu ana kadar kurulan toplam fintek sayisi 589 adettir. Bu firmaların faaliyet alanlarına baktığımızda ödemeler, bankacılık, blokzinciri & kripto varlıklar ve sigortacılık en fazla fintek kuruluşu olan sektörler olarak karşımıza çıkmaktadır. Finteklerin neredeyse yarısı (yüzde 47) ödemeler ve bankacılık alanında faaliyet göstermektedir. Bu şirketlerin de büyük bir bölümünün özellikle ödemeler tarafında operasyonlarına devam ettiğini belirtmeliyiz. Yüksek işlem frekansı ve müşteri bağlılığına pozitif etkisi sebebiyle ödemeler alanı hem bizim ülkemizde hem de diğer pazarlarda finteklerin en gözde sektörlerinden biri olmaya devam ediyor. Global piyasaları incelediğimizde önde gelen ödeme kuruluşlarının ödeme hizmetlerinin yanında bankacılık alanında da ürün ve servis geliştirmeye başladığını görüyoruz. Örnek vermek gerekirse, Square mevcutta sahip olduğu bankacılık lisansıyla KOBİ müşterilerinin bankacılık ihtiyaçlarına yönelik ürün ve servisler sağlamaktadır. Ödemeler alanının bir diğer önemli oyuncusu olan Paypal ise mevcut ödeme hizmetlerine ek olarak yine son dönemin popüler konularından biri olan “Şimdi Al Sonra Öde” ürünüyle şimdiye kadar 35 milyondan fazla kişiye finansman imkanı sağlamıştır. Açık bankacılık regülasyonları, buna ek olarak dijital bankacılık tarafında atılmaya başlanan adımlarla beraber benzer gelişmelerin önümüzdeki dönemde Türkiye piyasasında da gözlemleneceğini söylemek yanlış olmaz.

  1. Finansal Olmayan Oyuncuların Pazara Girişi

Son dönemde, hem global hem de lokal pazarda finans sektörü dışındaki oyuncuların hızlı bir şekilde finansal servisler alanında hizmet vermeye başladığını gözlemliyoruz. Global örneklere baktığımızda büyük teknoloji firmalarının (big tech companies) bu alanda çok aktif olduğunu gözlemlemekteyiz. Peki kim bu büyük teknoloji firmaları? Uzakdoğu pazarından Alibaba, Baidu, Go-jek, Grab, Latin Amerika’dan Mercado Libre ve Amerika’dan Google, Amazon, Paypal, Apple gibi şirketler finansal servisler alanına giriş yapmış büyük teknoloji firmalarına örnek olarak verilebilir. Bu şirketlerin finansal servisler alanına giriş noktası yoğunlukla ödemeler alanıdır. Bunun da başlıca nedeni, bu firmaların alıcılarla satıcılar arasındaki ödemeler tarafındaki güven sorununu ortadan kaldırmak istemesidir. Ek olarak ödeme alanında bu oyuncuların hemen hepsinin kendi dijital ödeme çözümlerinin olduğunu söylememiz lazım. Ödemelerden sonra en çok servis geliştirilen alanlardan bir diğeri ise kredi ürünleridir. Bu firmaların kredi verme sürecine girme motivasyonları genellikle kendi ana işlerini daha verimli bir şekilde büyütmek olarak gözlemlenmektedir. Örnek vermek gerekirse, Latin Amerika’nın en büyük pazaryeri olan Mercado Libre, Mercado Pago ve Mercado Credito markalarıyla hem son kullanıcılara hem de platform üyesi KOBİ’lere finansman sağlamaktadır. Ödemeler ve krediler haricinde sigorta, bankacılık hizmetleri ve yatırım ürünleri alanında da faaliyet gösteren birçok büyük teknoloji firmasının olduğunu söyleyebiliriz.

Benzer gelişmelerin Türkiye’de de gerçekleştiğini net bir şekilde vurgulayalım; önde gelen telekom şirketlerinin sahip oldukları e-para lisanslarıyla hem son kullanıcı hem de işletmeler tarafında ödeme hizmetleri sağlaması, pazaryerlerinin son dönemde kendi cüzdan altyapılarını kurup son kullanıcılara daha iyi bir ödeme deneyimi sunması, perakende firmalarının ödeme, yatırım ve finansman ürünleri (Şimdi Al Sonra Öde) tarafında pozisyon alması bunlara örnek olarak verilebilir.

Beraber incelediğimiz tüm başlıkların sonucunda globalde olduğu gibi Türkiye pazarında da önümüzdeki dönemde finansal servisler alanının tüm ekosistem oyuncularının fokusunda olacağını rahatlıkla ifade edebiliriz.

Mastercard Advisors olarak, bu değişen ortamda finansal servisler alanında faaliyet gösteren ya da göstermeyi planlayan şirketlere “Finansal Servisler Stratejisi Geliştirme” ve “İşleyiş Modeli” tasarımı konularında yardımcı oluyoruz.