ICTECH Genel Müdürü

Ünal Sezer  

 

ICTECH Genel Müdürü Ünal Sezer, Fintechtime okurları için kaleme aldı, “Metaverse’de Avatar Olarak Yaşamak”.

Yorucu bir iş günüydü. Çok sayıda toplantı yaptınız, yeni iş bağlantılarınız ile görüştünüz, yeni arkadaşlar edindiniz, yeni satın almalar yaptınız, daha merkezi bir konumda yeni bir ofis kiraladınız. İş çıkışında üniversite arkadaşlarınızla bir konserde buluştunuz. Hem eğlendiniz hem eski dostlarınızın hepsini bir arada gördüğünüz için mutlu oldunuz. Her birine birer hediye verdiniz. Mutlu olduğunuz kadar da mutlu ettiniz…

Bir çoğumuz için yazdıklarım hiç de haber niteliği taşımıyor olabilir. Ama bunların hepsini evinizden, belki de yatağınızdan çıkmadan yaptınız desem işler biraz farklılaşabilir. Dijital evrenin bize vaat ettikleri böyle bir şey…  Peki bu dönüşüm mümkün mü?

Bence mümkün ve hatta yavaş yavaş böyle bir dönüşümün içinde olduğumuzu da hissetmiyor değilim. Çevremizdeki arkadaşlarımızı, dostlarımızı dijital sosyal mecralardan takip edip nerede ve ne yaptıklarını bu şekilde öğrenmiyor muyuz? Hatta telefon ile aramak ya da buluşmak, konuşmak yerine sosyal medya paylaşımını görüp oradan yazışmıyor muyuz? Bugün birçoğumuz akraba, arkadaş ve komşu iletişimlerimizi akıllı cihazlar ve platformlar ile yapıyoruz.

Bu yaşam tarzı ile beraber dijitalleşme dediğimiz şey sadece iş yerimizdeki süreçler için geçerli değil artık. İnsanlar, ilişkiler ve iletişim de değişiyor ve dijitalleşiyor. Arkadaşlık, komşuluk veya akrabalık artık dijital platformlarda yürütülüyor. Aynı sitedeki komşularımızı tam olarak tanımıyorken, sosyal medyada arkadaş olduğumuz ama asansörde dahi görmediğimiz kilometrelerce uzaktaki birisini daha fazla tanıyoruz.

Ülkemizde günde ortalama 7 saatimizi internet bağlantısı ile geçiriyoruz. Bu internet bağlantımızın yarısına yakını ise maalesef sosyal medya uygulamalarında geçiyor. Günün 8 saatinde uyuduğumuzu varsayarsak geriye kalan 16 saatin 4 saatini ise dijital olarak yaşamaya başlamış durumdayız.  Dönüşüm için yeterli bir süre sayılabilir…

Peki oyunun ikinci perdesinde neler var? Dünyanın en büyük şirketlerinin oluşturmaya çalıştığı şey de ikinci perde de tam olarak dijital bir evren! Günümüzün önemli bir kısmını orada geçirdiğimiz, dijital paranın kullanılabildiği ama avatar olarak yaşadığımız dijital bir evren! Dünyadaki konumumuz, varlığımız ile paralel olan birbirinden çok da kopuk olmayan bağlantıları ile mevcut ekonomiye benzer bir ekonomi oluşturulmaya çalışılıyor. Beklentiler ise on yıl içerisinde bugün var olan en büyük şirketten daha büyük bir şirket değerinde bu evrenin oluşturulacağı yönünde…

Son yıllarda karşımıza çıkan Metaverse kelimesi de tam olarak bunları ve daha ötesini bizlere vaat eden bir kavram olarak karşımıza çıkıyor. Birçok büyük firma sanal gerçeklik adı verilen teknolojiye çok ciddi yatırımlar yapıyor. Öyle ki uzun zamandır kullanıcı yaş grubunun yükselmesinden ve yeni bir şeyler yapmanın gerekliliğinden bahseden Facebook, bu konuyla ilgili çok önemli bir açıklama yaptı. Şirketin adının bile değişebileceği söylendi. İnterneti dönüştüren, sosyal medya kavramını çıkaran Facebook şimdi çok daha büyük bir hayalin peşinde!

Metaverse is coming!