B9 Creative Direktörü

İbrahim Alan

 

B9 Creative Direktörü İbrahim Alan, Fintechtime okurları için kaleme aldı “Fintech Markaları ve Glokalizasyon”.

Global düşün, yerel hareket et. Glokalizasyon, markaların küresel pazarda varlığını sürdürebilmek için uluslararası reklamlara ağırlık verdiğinde elde ettiği beklentinin yeterli olmamasından dolayı; lokal içgörülerle iletişimlerini yeniden yapılandırmalarına verilen isim.

Örnek: “Bir müjde veriyorum, size Alo diyorum”. Zeki Müren’’in ikonik reklamıyla akıllara kazınan Alo markası; daha cümleyi okurken beynimizin içinde fonda çalan bir şarkı ve hissedilen bizdenlik hissiyatı. Bunun gibi onlarca örnek sayabiliriz. Bu markaların hiçbiri Türk markası değil ama yıllarca yerelleşmeyi çok iyi derecede bizlere benimsettiler. Global bir marka olmak hedef kitlede güven yaratıp tüketicinin gözünde itibarlı bir noktada konumlanmak kuşkusuz önemli bir güç. Global bir marka olmasına rağmen, tüketiciyle kurduğu yakın ilişkilerle “bizden biri” gibi görünen markalar bulunduğu ülke pazarında bir sıfır öne geçiyor.

Global markalar fazla, rekabet çok ama asıl sorun nasıl öne geçeceğiz? Çözüm açık; yiyecekten beyaz eşyaya, temizlikten elektroniğe kadar sektör fark etmeksizin, tüketicinin kalbini kazanmak isteyen global markaların ilk hedefi de önce lokalizasyon sürecinden geçerek, hedeflenen ülkenin diline ve kültürüne adapte olmak oluyor. Bunu son yıllarda bazı markalar başarıyla yapıyor. Özellikle bizim gibi duygularıyla hareket eden toplumlarda bu strateji markalar için oldukça güçlü bir silah. Domestos, Coca-Cola, Algida, Tefal, Vernel gibi birçok dev global marka bu anlamda oldukça güçlüler ve toplumun büyük bir kısmında “bizden” algısını benimsettiler.

Bu markalar dünyayı baştan yaratmadı, sadece basit içgörüler ile pazarlama stratejilerini yerelleştirerek büyük kitlelere ulaştılar. Yani mass hedef kitleden ziyade, ürünün kendi hedef kitlesinin lokal pazardaki yansımaları ile işe koyulmak ilk adımlardan sayılabilir.

Gelelim fintech markalarına; aklımıza çok bir marka gelmiyor çünkü bu alanda Türk markalarının bile yerelleşmeyi iyi yaptıkları söylenemez. Fintech alanında glokalleşme henüz tam anlamıyla keşfedilmedi. Özellikle son yıllarda yurtdışına yatırım yapan, global olan birçok finansal teknoloji markamız var, bulunduğu ülkenin pazarına ayak uydurmak ve kullanıcıya ulaşmak açısından yerelleşmek gerekiyor. Fintech alanında ürün rekabeti üst düzey, bu rekabetten sıyrılacak olan markalar ise pazarlama stratejilerini konumlandırırken kullanıcı dinamiklerinden lokal öğelere kadar birçok davranış modelini iyi analiz etmeli ve iletişim dillerini, kampanyalarını bu duruma istinaden şekillendirmeliler.