Vodafone Business, İş Bankası ile hayata geçirdiği Dijital Tarım Projesi’ni Londra’da düzenlenen Vodafone Business Industry Analyst Summit 2020’de anlattı.

Vodafone Business, İş Bankası ile hayata geçirdiği Dijital Tarım Projesi’ni Vodafone Grubu tarafından 12-13 Şubat’ta Londra’da düzenlenen Vodafone Business Industry Analyst Summit 2020’de dünyanın dört bir yanından gelen katılımcılara anlattı.

24 ülkede mobil operasyonu bulunan, ek 42 ülkede mobil şebekelerle işbirliği yapan, 19 pazarda da sabit genişbant operasyonuna sahip olan Vodafone Grubu’nun yılda bir kez düzenlediği bu önemli zirve, grubun gelecek vizyonu ve projeleri hakkında ipucu veriyor. Dijital Tarım Projesi de grubun tüm dünyada her ölçekte işletme ile hayata geçirdiği projelerin yer aldığı zirvede tanıtılan başarı hikayelerinden biri oldu.

 

Meltem Bakiler Şahin: “Verimli ve sürdürülebilir tarım için çözüm sunuyoruz”

Vodafone Business Industry Analyst Summit’te konuşan Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Bakiler Şahin, tarımda dijital dönüşümü sağlamaya ve verimlilik çalışmalarıyla tarımsal üretimi geliştirmeye destek olmayı hedeflediklerini belirterek, şöyle konuştu:

Vodafone Business olarak, gelişen teknolojilerle yeniden şekillenen dünyamızda, müşterilerimizin iş süreçlerini akıllı çözümlerle destekliyor, onlara verimliliklerini artıracak fırsatlar sunuyoruz. İşletmelerin güvenlik, takip, maliyetleri düşürme ve rakiplerinden bir adım önde olma, fırsatları kaçırmama ihtiyaçlarını gözeterek çözümler sunuyoruz. Bağlantının ötesinde değer sunmaya, dijital düşünmeye ve ortaklıklarla büyümeye odaklanıyoruz. İş Bankası ile gerçekleştirdiğimiz ‘Dijital Tarım Projesi’nde de bu hedefle yola çıktık. Vodafone’un IoT teknolojisiyle sunduğumuz Dijital Tarım İstasyonu toprağın nemini ve kalitesini, ayrıca hava durumunu anlık takip eden ve haşere, doğal afet gibi konularda erken uyarı veren bir ürün. Ürünün bir güzel yanı da uzaktan takibi mümkün kılması. Tüm uyarılar çiftçilere online olarak gidiyor. Dijtal Tarım İstasyonu, verimlilik ve tasarruf aksiyonlarıyla istikrarlı ve sürdürülebilir tarımı destekleyen yenilikçi bir ürün. Bu çözümümüzle tarımsal üretimin verimliliği artarken operasyonel maliyetleri de azalıyor. Doğru veri kullanımı ve doğru zamanlama ile su, elektrik ve kimyasal ve gübre gibi malzemelerin kullanımını da azaltarak hem çevreyi korumaya hem de sürdürülebilir tarıma destek oluyoruz.”

 

“Değer zincirini genişleteceğiz”

Girdi maliyetlerinin yüksekliği ve verimsiz üretim tekniklerinin yanı sıra finansman sıkıntısının da çiftçileri zorladığını, Türkiye İş Bankası ile işbirliği yaparak Dijital Tarım Projesi’nden herkesin yararlanmasını sağladıklarını belirten Meltem Bakiler Şahin, şöyle devam etti:

Türkiye bir tarım ülkesi. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, 2018 yılı itibarıyla tarım sektörünün Gayrisafi Yurt İçi Hasıla’daki payı 216 milyar TL ile %5,8 seviyelerinde. Türkiye İhracatçılar Meclisi verilerine göre, toplam ihracatın %13’ünü oluşturan tarım grubunda 2019 yılında 23,4 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirildi. Bu verilere baktığımızda tarımda henüz istenen noktada olmadığımızı ama ciddi bir büyüme potansiyeli ile karşı karşıya olduğumuzu görüyoruz. Tarımsal IoT çözümlerinin verimli kullanılması halinde üretimde ve kalitede en az %25 artış olabileceği gibi, girdi maliyetlerinde de %50’ye kadar tasarruf sağlanabileceğini biliyoruz. Bu veriler ışığında Dijital Tarım Projemiz ile tarımdaki büyümenin öncüsü olmayı hedefledik. Hem çifçinin hem Türkiye ekonomisinin kazançlı çıkacağı bir model yarattık. Bu proje çerçevesinde sunduğumuz Dijital Tarım İstasyonlarından toplanan veriler sayesinde gübre ve tohum üreticileri, sigorta şirketleri, toptancı marketler ve daha fazla sektörü de dahil ederek bu değer zincirini genişleteceğiz. Bu durum bizi heyecanlandırıyor, çünkü birkaç yıl sonra dijital toplum inşasındaki katkımız net şekilde görülecek.

 

Ethem Eliaçık: “Vodafone Business güvenilir bir dijital iş ortağı”

Etkinlikte konuşan İş Bankası Ticari Bankacılık Pazarlama Müdürü Ethem Eliaçık ise tarım işletmelerine İş Bankası tarafından verilen desteği dijital teknolojilerin finansmanı ile çeşitlendirmek ve Türkiye’nin tarımsal üretimine katkı sunmak amacıyla bu projeye dahil olduklarını anlattı. Eliaçık, şöyle konuştu:

İş Bankası’nın toplumun dijital dönüşümündeki öncü konumunu Vodafone Business ile yaptığımız Dijital Tarım Projesi ile ileri taşıyoruz. Bu ortaklığı ve Vodafone Business’ın uluslararası alandaki tecrübesini çok önemsiyoruz. Bu projeyle bir taraftan tarımdaki yüksek maliyetli girdilerin kullanımını kontrol altına alırken, bir taraftan da üreticinin gübre, ilaç ve enerjiden tasarruf etmesine, su ve toprak gibi kaynakları etkin ve verimli olarak kullanmasına katkı sağlıyoruz. Bu sayede, üretimin verimliliği ve kalitesi artmış olduğu gibi, gıda güvenliğine de katkı sağlanmış oluyor. Biz bu proje kapsamında çiftçilere özel koşullar ile “Dijital Tarım Kredisi”ni oluşturduk. Bu sayede çiftçilerimiz 60 aya varan vadelerle İş Bankası’nın sunduğu bu kredi desteğinden faydalanıp üretimini artırabilir ve hasat dönemlerine uygun taksit seçenekleriyle kredisini geri ödeyebilir. Projenin başlangıcında 30 istasyonun çeşitli pilot projeler kapsamında üreticilere ücretsiz kullandırılması söz konusu. İlk pilot projemizi Silifke Çilek Üreticileri Birliği ile hayata geçirdik. Şimdilerde Afyon, Bursa, İzmir, Konya ve Kocaeli’de yer alan çeşitli üretici birlikleri ve yerel yönetimlerle cihaz ve hizmetlerin Bankamız ve Vodafone Business tarafından ücretsiz olarak sağlanacağı pilot projelerin çoğaltılması yönündeki çalışmalarımız tamamlanmak üzere. Biz daha verimli ve sürdürülebilir bir tarım için Dijital Tarım İstasyonlarını kullanan üreticilerin artmasının, ülkemiz açısından önemli olduğunu düşünüyoruz.

 

Tasarruf ettiriyor 

Dijital Tarım Projesi kapsamında sunulan Dijital Tarım istasyonları ile çiftçilere doğal felaket uyarıları, böcek uyarıları, gübreleme zamanı önerisi, bitki-hastalık uyarıları ve sulama zamanı önerisi olmak üzere 5 temel alanda fayda sunuluyor. Hava ve toprak sensörleriyle toplanan anlık ve lokasyon bazlı veriler sayesinde, beklenmedik olaylar tahmin edilebilir ve önlenebilir hale geliyor. 7/24 çalışan kameralarla, üreticiler tarlalarını istedikleri yerden ve istedikleri zaman kontrol edebiliyor. Çiftçiler tarımsal operasyonlarını somut verilere göre planlayarak operasyonal maliyetlerden tasarruf edip verimliliklerini artırabiliyor.