Hukuk şirketi Paul Hasting ve Centre for Economics & Business Research tarafından yapılan araştırmaya göre, mobil ve temassız ödemeler sayesinde 2026 yılına gelindiğinde nakit işlemler, toplam ödeme işlemlerinin dörtte biri kadar gerçekleşecek. Rapora göre bugün yüzde 63 seviyesinde olan elektronik ödeme oranı, 10 yılda yüzde 76 seviyesine ulaşacak ve böylelikle ABD’de gerçekleşen nakitsiz ödemeler 44 trilyon dolarlık hacme ulaşacak.
Birleşik Krallık’ta kağıt ve madeni para kullanımı benzer bir tabloyla azalacak. Bugün yüzde 55 oranında olan nakitsiz harcamalar, 2026’da yüzde 68’e ulaşacak. Ödemelerin elektrik forma bürünmesine en büyük katkıyı ise temassız ödeme sağlayacak. ABD’de temassız işlem sayısının 10 yıllık zaman zarfında 38 milyondan 221 milyona çıkması beklenirken, Birleşik Krallık’ta bu artış 3,3 milyondan 19 milyona olacak.
Yapılan araştırmada temassız kartların yaygınlığına karşın, Apple Pay gibi mobil ödeme servislerinin halen kullanıcıların ilgisini çekmeyi başaramadığına dikkat çekiliyor. Dijital cüzdan gibi alternatiflerin tüketici tarafından benimsenmesi halen yüzde altı veya yedi seviyelerinde seyrediyor. Araştırma ayrıca, hesapları değiştirirken uygulamalar ve alternatif ödemelere erişimin büyük oranda ilgisiz olduğunu saptıyor. İngiltere’nin dörtte birinde ve ABD’de yüzde 40 oranında kullanıcılar herhangi bir alternatif ödeme yöntemi kullanmıyor.
Paul Hasting bunun için üç gerekçe sıralıyor: İlk olarak; tüketicilerin veri güvenliğine ilişkin korkularının sektör tarafından tam olarak giderilememesi, hırsızlık ve dolandırıcılık. İkincisi, yasal düzenlemelerin halen tutarsızlıklar barındırması ve inovasyonun önüne engel çıkarması. Üçüncüsü ise finansal servis dünyasının inovasyon için diğer pek çok sektörden daha zorlayıcı yasal ve yapısal bariyerler içermesi.