Ödeme Sistemleri Kıdemli İş Analisti

Kahraman Anıl Tanış

 

“Ödeme Sistemleri Kıdemli İş Analisti / Ürün Sahibi” Kahraman Anıl Tanış, Fintechtime okurları için kaleme aldı, “Oyun Sektörünün Nakitsiz Dünyadaki Yükselişi Yeni Fırsatları Beraberinde Getiriyor”.

Yıl 2021, dijitalleşmenin günlük hayatımızda tüketim aracı olarak kullandığımız her hizmet modeline sirayet ettiğini fazlasıyla yaşadığımız bir döneme giriyoruz. Bu dönemdeki hizmet şekilllerinin en büyük belirleyicisi olan ve ileride etkisi daha da fazla hissetirecek Milenyum ve Z kuşağı yeni ödeme teknolojileriyle diğer yaş kuşaklarının olamadığı kadar hızlı şekilde uyum sağlıyor. Bu durum, nakitsiz ödemeye konu olan tüm dinamiklerin alışageldikleri ürün ve hizmet şekillerini değiştirmeye zorunlu kılacak gibi gözüküyor.

Modern insanlık tarihinde olumsuzluklarıyla pek benzeri görülmemiş bir yıl olarak anılacak olan 2020’yi geride bıraktık. Hala içinde olduğumuz bu sürecin bize yaşattığı olumsuzlukların aksine pozitif yönde etkilenen alanlardan birisi oyun sektörü oldu. Newzoo “The Global Games Market 2020” raporundaki verileri incelediğimizde sektörde elde edilen gelir 2020 yılında bir önceki yıla göre %9.3 artış ile 159.3 milyar dolarlık bir hacim yakaladı. Pandemi etkisiyle birlikte yılın son çeyreğinde piyasaya sürülen yeni nesil oyun konsolları da söz konusu gelirin artışında pay sahibi olduğu yadsınamaz bir gerçek olarak duruyor.

159 milyar dolarlık gelir pastasının en büyük payı 77 milyar dollar ile akıllı telefon ve tabletlere geliştirilen mobil oyun segmentine ait olup Türkiye’nin de içinde konumlandırıldığı EMEA bölgesi %13.3 oran ile bu segmentteki en hızlı büyüyen bölge olarak sektördeki lider marka, hizmet sağlayıcılarının rekabet iştahlarını arttıyor. Küresel gelir dağılımında mobil oyunları segmentini 45 milyar dolar ile konsol oyunları, 33 milyar dolar ile PC ve son olarak 3 milyar dolar ile tarayıcı tabanlı oyunlar takip ediyor. 2019 yılına göre artış oranı her ne kadar Covid-19 nedeniyle normal seyrinden yüksek olsa da oyun sektörü ve bu sektörün çevresinde beslenen streaming, oyun satış platformları, oyun fuarları, e-spor organizasyonları ile birlikte her geçen gün kendini geliştiren büyük bir ekosistemin getirdiği nakitsiz ödeme dünyası fırsatlarıyla karşı karşıyayız.

Buradaki fırsatların detaylarına girmeden önce Türkiye pazarının dünyadaki ve EMEA bölgesindeki sektör verilerine bakalım. “Gaming In Turkey 2019” raporundaki verilere göre 2019 yılında ülkemizde 32 milyon adet kullanıcıdan toplam 830 milyon dolarlık gelir elde edilmiş olup söz konusu gelir bir önceki yıl 2018’e göre 23 milyon dolar daha az bir hacimle sonuçlanmış gözüküyor. Azaldığı görülen bu durumun en büyük nedeni döviz kurunda yaşanan artışın getirdiği hesaplamadır. Kullanıcıların yaş dağılımına bakarsak yazımın başında bahsettiğim yaş kuşaklarının sektör için getirdiği potansiyele paralellik gösterdiğini anlayabiliyoruz. Yine aynı rapordaki verilere göre milenyum kuşağı olarak bildiğimiz 1982-2002 yılları arası doğmuş olan kuşak toplam kullanıcıların %56’sından fazlasına tekabül ediyor, onun ardından 44 yaş aralığına kadar olan X kuşağı %28 ve sonra gelen 45-54 yaş arası için %11, son olarak 55-64 yaş arası sadece %3 civarı bir payı meşgul ediyor. 18 yaşından genç Z kuşağının potansiyelini göz önüne alırsak sektörün nakitsiz ödeme sistemlerine vaad ettiği fırsatı öngörebiliyoruz. Gelir gruplarına göre düşük, orta, yüksek şeklinde segmentlediğimizde ise sırasıyla %44, %25.1 ve %30.9 olarak dağılım gösteriyor.

Mobil tarafta ise “Deloitte Global Mobil Kullanıcı 2019” anketine göre ülkemizde cep telefonu kullanıcıları için oyun oynamak anlık mesajlaşma, video izleme ve haber okumadan sonra 4. sırada yer alıyor. Yine aynı rapora göre 18-50 yaş arasındaki kullanıcıların telefonda en az günde 1 kere oyun oynayan sayısı Avrupa ortalaması olan %21’e kıyasla %49 ile dünya lideri konumunda kendisine en yakın Hindistan gibi teknolojinin ilköğretimden itibaren okutulduğu kültürü de %6 fark ile geride bıraktığını göz önüne alırsak oyun sektöründeki potansiyelimiz ciddi olarak ortadadır.                                 Ülkemizde 2019 yılı popüler ödeme kanallarının yüzdesel dağılımına baktğımızda; banka havale/eft işlemi %36 ile başı çekiyor, sonrasında %20 ile mobil ödeme ve yine %20 oranıyla ön ödemeli kartlar ile yapılan ödemeler geliyor. Ardından %9 ile kredi kartı, %3 kiosk makineleri ve son olarak %2 ile cep cüzdan payını alıyor. 830 milyon dolarlık geliri düşünürsek sektör içi yerelleşme adına ödeme sistemleri dünyasının henüz dokunmadığı, ulaşmadığı kazanç yerleri hala mevcut durumda gözüküyor.

Dünyada ana akım oyun satış platformları olarak gösterebileceğimiz Steam, Epic Games, Origin gibi markaların kendi kullanıcısına sunduğu indirim kampanyaları oluyor, aslında bu perakende sektöründe tipik olarak bildiğimiz sezon sonu, yılın belirli tatil günlerini kapsayan dönemlerde uygulanan indirim kampanyalarını ifade etmekten öteye geçmiyor. Bu trend de son yıllarda kendini demode etmeye doğru giderken firmalar satış rakamlarını ve geliri arttırmak veya sabit tutmak adına “free to play”, “pay to win” gibi kullanıcıyı oyunu cüzi veya sıfır fiyat ile oyunu satin alıp oyun içi “micro transaction” denilen işlemlerle ödemeye motive ediyor. “Fremium” adı konulan bu strateji oldukça başarılı bir şekilde yoluna devam ettiğini ve yükselen trendde olduğunu görüyoruz. Bunun en büyük nedenini bir örnekle açıklayacak olursak; oyuncunun oyunu satın alırkenki motivasyonuyla oyun içi sahip olduğu, kendisini özdeşleştirdiği karakterine yapmak istediği yatırım arasındaki farktır. Sonuç olarak bakıldığında oyun başında ödenmeyen para çoğu zaman oyun içi mikro ödemelerle oyun fiyatını dahi geçtiğini gözlemliyoruz. Nenad Tomic’in “Effects of micro transaction on video games industry” adlı makalesinde ulaşabileceğiniz şekilde mikro ödemelerin henüz bebek adımlarını attıığı dönem olarak adlandırabileceğimiz zamanda bile A.B.D’de oyun sektör gelirinin %14’lük payını meşgul ediyordu.

Avrupa ve amerika pazarında olgunlaşan oyun içi hızlı ödeme geçidi ve arayüzü sunan Apple Pay, Amazon Pay, Google Pay, PayPal gibi markalar yukarıda bahsettiğim oyun satış platformlarıyla sadakat anlaşmalarından, mikro ödeme yöntemiyle oyun içi gerçek paradan çevrilen puanlara, streamer olarak adlandırdğımız oyun yayıncılarına sağlanan sponsorluk, oyun fuarlarında gerçekleştirilen sponsorluk faaliyetlerine kadar büyük bir ekosistemle kazan-kazan iş birlikleri yürütülüyor. Buradaki en büyük belirleyici oyun oynayan kullanıcının kendisidir. Örneğin, kullanıcı oyun içi mikro ödeme hizmetini oyun ekranından çıkmak zorunda kalarak bölünmeden, beklemeden gerçekleştirmesi en büyük indikatördür.

Sonuç olarak, ülkemizde son yıllarda oyun sektöründe ödeme geçidi, elektronik cüzdan, elektronik para iş birlikleri hızlı bir ivmede seyrediyor. Burada oluşturulacak ekosistem hem yerli oyun üretici firmalarına büyük destek olacak ki 2020 yılında dünyada adından söz ettirmiş devam oyunu çıkaran oyun firmamız gibi örneklerimiz var, makro ekonomik açıdan da ülke ekonomisine ticaret dengesi olarak büyük katkı sağlayacaktır. Aynı zamanda oyun platformlarıyla gerçekleştirilecek sadakat, mikro işlem kampanyaları gibi atılımlarla ülkemizdeki nakitsiz ödeme sektöründeki gelirlerin karşılıklı arttıracağına şüphe yok.