Sipay Elektronik Para ve Ödeme Hizmetleri A.Ş.’nin Genel Müdürü Semih Muşabak ile Fintechtime Mayıs & Haziran sayısı için özel bir röportaj yaptık.

2018 yılı sonunda kurulan, dijital cüzdan alt yapısı, kartlı ve kartsız ödeme, banka havalesi ve diğer alternatif ödemelerin tamamını tek bir çatı altında birleştiren Sipay Elektronik Para ve Ödeme Hizmetleri A.Ş.’nin Genel Müdürü Semih Muşabak ile bir araya geldik.

 

Göreve gelmenizle birlikte Sipay’den ve çözümlerinden daha fazla bahseder olduk. Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Sipay ile kariyeriniz nasıl kesişti?

KPMG Türkiye’de yaklaşık 10 yıl boyunca, finans, üretim, perakende, enerji sektörü gibi geniş bir yelpazede denetim ve danışmanlık faaliyetleri yürüttüm. Kariyerimin başlarında başta bankalar olmak üzere birçok finansal kuruluşta danışmanlık faaliyetleri yürüttüm. Özellikle son dönemlerde bankaların dijitalleşmesi ve müşteri deneyimleri konusunda danışmanlık hizmetlerinde yer aldım. 2013 yılında BDDK (“Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulumu”) tarafından yayınlanmış olan, şu anda TCMB (“Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası”) tarafından yürütülen 6493 sayılı Kanun (“Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun”) ile birlikte, elektronik para ve ödeme kuruluşları ile yoğun bir şekilde çalışmaya başladım. Sektörde yer alan birçok elektronik para ve ödeme kuruluşuna lisans öncesi ve sonrası danışmanlık ve denetim hizmetleri verdim. Danışmanlık hizmetleri sırasında yolum Sipay ile kesişti. Vizyonlarımız ve tüm ekip ile sinerjimiz tutunca birlikte devam etmeye karar verdik ve yaklaşık altı aydır Sipay’e liderlik ediyorum. Yılın startup ödülünü aldığımızda da bu sene Sipay’in ismini daha çok duyacağımızı söylemiştim, duymaya devam ediyoruz. Sipay olarak ismimizi duyurmayı devam ettirmek için de çok çalışıyoruz.

 

Pandemi süreci değerlendirmeniz ile devam etmek isterim. Süreç hem sektör hem de Sipay için nasıl geçti? Müşterilerinizin taleplerinde nasıl bir değişim gözlemlediniz?

Son beş yıldır, Türkiye’de dijitalleşmeyi konuşuyorduk. “Nasıl djitalleşebiliriz?”, “Müşterilerimize dijitalleşerek nasıl daha iyi hizmetler verebiliriz?”, “Müşteri deneyimleri ile dijitalleşmeyi nasıl kesiştirebiliriz?” sorularına cevaplar arıyorduk. Beş yılda dijitalleşmede gidemediğimiz yolu pandemi ile birlikte 1 yılda aldık. Ancak, hala gitmemiz gereken çok yol var. Bizim gibi finansal teknoloji şirketlerinin dijitalleşmeye ayak uydurması daha kolay ve daha hızlı olabiliyor, ancak hala birçok kurumsal şirketin dijitalleşme yolunda yapması gereken çok fazla adım mevcut. Ne yazık ki uzaktan çalışma kararının alınması dijitalleştim demek için yeterli değil.

 

Sipay olarak, bizim strateji adımlarımızdan bir tanesi insanların ödeme alışkanlıklarını değiştirebilmekti. Nakitsiz topluma geçiş kapsamındaki bu hedeflerin orta vadede yerine gelmesini bekliyorduk ancak pandeminin de etkisi ile birlikte bu süreç kendiliğinden doğal ve hızlı bir şekilde gerçekleşti. Pandemi dönemi içerisinde son kullanıcıların ödeme tercihlerinde büyük değişimler gerçekleşerek, finansal teknoloji alanında hızlı bir büyüme yaşandı ve büyük güç kazandı. Biz Sipay olarak bu hızlı büyümeyi kontrollü bir şekilde gerçekleştirerek bazı stratejik kararlar aldık. Hedefleri ve beklentileri yerine getirebilmek adına Fintek firmamızın teknoloji kısmını ayırarak İTÜ Teknokent’te konumlanmayı tercih ettik. Buradaki hedefimiz teknolojimizi yönetecek hızlı ve dinamik bir organizasyon yapısı oluşturmak. 2021 yılının ilk aylarında attığımız bu adımla birlikte güçlü bir teknolojik üsse sahip olduk. Hızlı büyümenin güçlü temelini atmış olduk.

İnsanlar fintech sektörünün hızlı büyüme döneminde ciddi bir dijital ödeme alışkanlığı kazandı. Bunun yanı sıra, artık inovatif çözümler bekleyen toplum kesimlerinin varlığından söz edebiliriz. Pandemi öncesinde müşterilerimizi bizler yönlendirirken, oluşan yeni ihtiyaçlar sonucu müşterilerimizin bizi yönlendirdiği bir döneme geçmiş bulunmaktayız. Sipay olarak bu ihtiyaçlara cevap vermek için inovasyonlarımıza teknoloji üssümüzdeki çalışmalarla devam ediyoruz. Gerçekleştireceğimiz inovasyonlarla birlikte hem müşterimizin bu alışkanlıklarını korumalarını sağlayacağız hem de yeni taleplere uygun çözümler geliştireceğiz.

Müşterilerimizin taleplerine cevap verdikçe müşteri sayılarımızın, işlem adetlerimizin ve hacimlerimizin hızlı bir şekilde arttığını gördük. Bu sebepten dolayı 2020 yılında üç kere hedeflerimizi revize ettik, ekiplerimizi büyüttük.

 

 

Sipay dünyası ile bizi yakınlaştırabilir misiniz? Hedef kitlenizde kimler var? Kişiye ve işletmelere özel çözümleriniz neler ve hangi avantajları sunuyor?

Hedefimiz tüm toplum kesimlerinin kolay, hızlı ve uygun bir şekilde finansal sisteme entegre olabilmesini sağlamak. İşletmelerin kolayca ödeme alabilmelerine aracılık etmek istiyoruz. Her ne kadar tüm dünyada harcama alışkanlıkları artsa da, işletme sayılarının sayısının daha fazla artmasından kaynaklı olarak rekabet fazlası ile arttı. Dolayısıyla müşteri kazanımının ne kadar önemli olduğunun farkındayız. İşletmelere sağladığımız hizmetler ile birlikte müşterilerin ilgisini çektikten sonra, müşteriyi uğraştırmadan ve zorlamadan kolay bir şekilde satılan ürünü / hizmeti almalarını sağlıyoruz.

Araştırmalardan da anlaşılacağı üzere toplumun çeşitli kesimleri farklı nedenlerle bankalarla çalışmakta zorluk yaşıyor. Bu zorluklar arasında fiziksel erişim sıkıntısından yüksek işlem maliyetlerine kadar birçok neden sıralanabilir. Bu sebeplerle Sipay olarak toplumun tüm kesimlerine minimum maliyetlerle, herhangi bir şubeye gitmeksizin, kolay ve hızlı bir şekilde hizmet vermek istiyoruz. Bunun yanı sıra kobilerimizin POS işlemleri ile ilgili yaşadıkları sorunların da farkındayız. Yüksek cihaz maliyeleri, bakım gereksinimi, yüksek POS komisyon oranları gibi sebepler esnafın ekonomik faaliyetlerini özellikle de yaşadığımız bu zor günlerde daha da kötü hale getirmektedir. Tüm bu sorunlara karşın Sipay olarak sunduğumuz sanal POS hizmeti sayesinde herhangi bir cihaz bağımlılığı olmadan, uygun POS komisyon oranları ile ve en önemlisi devamlılığın olmadığı bu ortamda limit ve hedefler olmaksızın hizmet sunuyor, ekonomiye katkıda bulunmanın mutluluğunu paylaşıyoruz.

Ödeme almak isteyen her işletme bizim için potansiyel bir müşteri. Kartla olabilir, eft/havale yöntemleri ile olabilir bizim için hiç önemli değil. Ödeme almalarını kolaylaştırmak için çalışıyoruz ve ürünlerimizi geliştiriyoruz.

Hatta danışmanlık kökenli olmamın faydasını gördüğüm için, içeride ufak bir danışmanlık ekibi kurduk. Potansiyel müşterilerimize, nasıl daha kolay ödeme alabileceklerine, hangi ürüne ihtiyaçlarının olduğuna, sistemlerinin nasıl çalışması gerektiğine ilişkin yönlendirmeler yapıyoruz. E-ticaret platformu olmayan müşteriler de Sipay’in avantajlarından faydalanabilmekte. Kısaca, işletmenin satacağı bir ürün / hizmeti var ise, onlar ile birlikte ürünlerini / hizmetlerini daha fazla kişiye nasıl satabiliriz bu konuları konuşuyoruz. Hiçbir müşterimize bizim ürünlerimiz bu, bunu kullanabilirsiniz demeden, onların ihtiyaçlarına göre ürün yelpazemizi geliştirmeye çalışıyoruz.

 

 

Yıl içerisinde alternatif ödeme yöntemlerine olan ilginin arttığını gördük. Sipay üzerinde hangi ödeme alma yöntemleri kullanılıyor? Müşterileriniz tarafından en fazla ilgi gören ödeme yöntemi hangisi / hangileri?

Son yıllarda alternatif ödeme yöntemlerine ilgi dediğiniz gibi fazlası ile arttı. Sipay olarak sanal POS ve dijital cüzdan altyapısı ile ödeme alma yöntemleri sağlıyoruz. Söz konusu çözümleri hem geleneksel yöntemlerle vermeye çalışıyoruz hem de yeni nesil ödeme yöntemleri üretmeye çalışıyoruz.

Sanal POS alanında en ilgi gören ürün, geçtiğimiz yıllarda linkle ödeme çözümüyken, bu sene mobil POS ismini verdiğimiz ürün oldu. Artık yavaş yavaş hayatımızdan fiziki POS’lar çıkıyor ve mobil POS’lar hayatımıza giriyor.

Dijital cüzdan ürünlerine olan ilgi de hiç az değil. Artık işletmeler kendi cüzdan yapılarını ve kendi sadakat programları oluşturarak müşterilerine hizmet vermek ve onları kendilerine bağlamak istiyorlar. Önümüzdeki dönemlerde dijital cüzdan ve sanal POS ürünlerinin birbirlerini tamamladığı ürünler görmeye başlayacağız gibi duruyor.

Sipay olarak alışagelmişten farklı ürünler ve hizmetler vermeyi daha çok seviyoruz. Yakında ürün yelpazemize yeni ürünler ekleyerek müşterilerimizi farklılaştırma hedefimiz bulunmakta.

 

İlk çeyrekte hedeflerimizi aşarak 2021 hedeflerimizi tekrar revize ettik. İlk hedefimiz, müşterilerimize katma değerli hizmetler vermeye devam etmek ve onların satış adetleri artırmak. Çünkü biliyoruz ki onların büyümesi ile bizler de büyüyeceğiz. Bir diğer hedefimiz ise, yenilikçi ürünler ile birlikte, farklı sektörlere de hizmet verip müşteri sayılarımızı artırmak.

 

Dijital cüzdanlardan bahsederken ilk akla gelen para oluyor, öte yandan yeni nesil dijital cüzdanlar ile bu kapsam genişletilebiliyor. Sipay’in dijital cüzdanı ile hangi işlemler yapılıyor, süreç nasıl işliyor? Kullanım avantajları ile birlikte, dijital cüzdana hangi yaş gruplarının (veya sektörlerin) daha fazla ilgi gösterdiğini öğrenebilir miyiz? Dijital cüzdanların geleceği nasıl şekilleniyor?

Online ve temassız alışverişin arttığı bu günlerde, kullanıcılara inovatif, hızlı, güvenli ve kullanıcı dostu bir teknolojinin sunulmasının çok kritik olduğunu düşünüyoruz. Sipay’de son kullanıcı olarak hesap açmanız yaklaşık bir dakika sürmekte, para yükleyip, harcama ya da transfer etmeniz ise saniyeler içerisinde gerçekleştirilebiliyor. Kurumsal firmalar için ise, uygun bir şekilde ödeme alabiliyor veya alt kullanıcılarınıza para dağıtabiliyorsunuz. Şu anda, dijital cüzdanları genç kesimleri kullanıyor, ancak yakın zamanda TCMB’nin yayınlamasını beklediğimiz yeni mevzuat ile birlikte daha çok kesime hitap edeceğimizi düşünüyoruz.

Bu amaçla teknoloji üssümüz yeni ve farklı bir dijital cüzdan üzerinde çalışıyor. Çok kısa zamanda hayata geçireceğimiz cüzdan uygulamamız ile birlikte, artık kurumsal firmaları lisans alma zorunluluğu olmadan bizim gibi hareket edebileceği bir sistem geliştiriyoruz. İsteyen tüm müşterilerimizi, son kullanıcılarına hizmet vereceği bir fintech şirketine dönüştürme gibi bir niyetimiz var. Fin-Tech’in Fin’i kurumsal müşterilerimiz, Tech’i ise Sipay olacak.

 

Dijital dönüşüm ve ona bağlı süreçler hemen tüm sektörlerin önceliğinde ve iş yapış biçimlerini değiştiriyor. Başta ticaret olmak üzere bu yapısal finansal dönüşümden geçiyor ve çözüm üretmek zorunda kalıyor. Sizin bu konuda izlenimleriniz ve önerilerinizi almak isterim? Dönüşüm süreçlerinde nasıl bir yol haritası izlenmeli?

Sizlerin de bildiği gibi e-ticaretin ilk yıllarında sadece belirli sektörlerde belirli ürünlerin bu ticaret şekline konu olduğunu gördük. Sonraki yıllarda hiç tahmin etmediğimiz ürünlerin bile bu sürece dahil olduğuna şahitlik ettik. Bugün görüyorum ki alınıp satılabilir tüm ürünler ve hizmetler yakın zaman içerisinde e-ticarete konu olacak. Bu konuda temel olarak ticari faaliyetle iştigal eden tüm firmaların dijital dönüşüme yönelik ihtiyaçlarını ve ardından da yol haritalarını belirlemelerini öneriyorum. Finansal hizmetler sektörü özellikle son yıllarda hem yatay hem de dikey anlamda önemli ölçüde genişleme kaydetti, bu ilerleme sayesinde farklı hizmetlerin ve ürünlerin geniş bir yelpazede hizmet sunmaya başladığını söyleyebiliriz. Bu sayede ticari hayatına devam etmeyi hedefleyen tüm kurumların kendilerine uygun çözümler bularak büyüme hedeflerine daha kolay ulaşabileceklerine inanıyorum. Müşterilerimiz ile büyüyeceğimizi bildiğimiz gibi az önce de belirttiğim danışmanlık ekibimizle birlikte müşterilerimizin yanındayız, ödemelerini dijitalleşmelerini kolaylaştıracak projeleri birlikte geliştiriyoruz. Her müşterimizin fikri ve istekleri bizim için çok önemli, onları başardıkça ve müşterilerimiz kullandıkça daha motive bir şekilde proje ve çözüm üretmeye devam ediyoruz.

 

Kısa zamanda hayata geçireceğimiz cüzdan uygulamamız ile birlikte, artık kurumsal firmaları lisans alma zorunluluğu olmadan bizim gibi hareket edebileceği bir sistem geliştiriyoruz. İsteyen tüm müşterilerimizi, son kullanıcılarına hizmet vereceği bir fintech şirketine dönüştürme gibi bir niyetimiz var. Fin-Tech’in Fin’i kurumsal müşterilerimiz, Tech’i ise Sipay olacak.

 

Faaliyet alanlarınızı genişletip, rotanızı Avrupa, ABD ve BAE’ye çevirdiniz. Bu açılımla birlikte neler değişecek? Uzun dönem hedefleriniz konusunda neler söylemek istersiniz?

Geçmişimde, birçok ülkede danışmanlık ve denetim çalışmalarında yer aldım. Türkiye’de finansal hizmetler konusunda diğer ülkelere göre çok daha öndeyiz. Hem ürünlerimiz hem altyapımız ve güvenlik alanında yaptığımız geliştirmeler ile müşterilerimize çok daha katma değerli hizmetler veriyoruz.

İlk amacımız, Türkiye’deki müşterilerimize hızlı, kolay ve uygun şekilde, hem yurt dışından ödeme alabilecekleri hem de yurt dışına ödeme gönderebilecekleri bir altyapıyı oluşturmak. Bunun için kıtaları birbirlerine bağlıyor olmamız lazım. Yurt dışındaki farklı iş birlikleri ile bunları yapmak daha kolay olsa da, biz kendi yolumuzda ilerlemeyi tercih ettik. Bunun en büyük nedenlerinden biri de, Türkiye’deki müşterilerimize verdiğimiz katma değerli hizmetleri, diğer ülke vatandaşlarına da verebilmek. Türkiye’de diğer ülkelere göre finansal hizmetler alanında bu kadar ilerideyken, bu tarz hizmetlerimizi diğer ülke vatandaşlarına da vermemiz gerektiğini düşünüyoruz.

 

 

Açık bankacılık, uzaktan müşteri edinimi, ödemelerin çeşitlenmesi ve daha da fazlası… Son döneme regülasyonlar ve ona bağlı değişim rüzgârı damgasını vurdu. Kararlarını beklediğimiz yeni lisanslarla birlikte rekabet daha da artacak. Bu yeni dönemin sektöre olası etkilerini nasıl değerlendirirsiniz? Ödemelerin geleceği nasıl şekillenecek? Siz bu sürece nasıl hazırlanıyorsunuz?

Dünyamız ve ülkemiz büyük bir değişimin ortasında bulunuyor, geleneksel finans sistemi yerini yenilikçi bir düzene bırakıyor diyebiliriz. Birçok küresel araştırmada ülkemizin, bu dönüşümde dünyanın önde gelen ilk 10 ülkesi içerisinde yer aldığını görüyoruz. Bu liderliğin iki ayağı olduğunu düşünüyorum. Öncelikle insanımız yeniliklere ve gelişime çok açık, var olanın gelişimine, olmayanın ise yönlendirilmesine verdiği katkı inanılmaz. Bu ihtiyaca cevap verecek yetenekli ve çalışkan genç nüfus sayesinde yeni ürün ve hizmetleri hızlı bir şekilde hayata geçirebiliyoruz. Diğer yandan düzenleyici kurumlar ve devletimiz gelişmeleri yakından takip ederek birçok alanda yol açıyor ve rota belirliyor. Bu sayede hangi alanlarda nasıl ilerleyebileceğimiz konusunda geç kalmadan hızlı aksiyonlar alabiliyoruz.

Bu bağlamda açık bankacılık ve dijital bankacılık alanında yeni bir sürece girmiş bulunmaktayız. Girilen yolun finansal sistemi tabana yayacağına ve derinleştireceğine inancım tam. Rekabet konusuna gelirsek, sürekli büyüyen bir pasta ve çoğalan aktörler var. Mevcut aktörlerin çoğalmasının pozitif dışsallık yarattığını ve sektörün tüm diğer oyuncularına yansıdığını düşünüyorum. Yeni gelen her oyuncu farklı bir hizmeti de sektöre sunarak hepimizi etkiliyor, bu da hem bizlere hem de son kullanıcılara olumlu şekilde yansıyor. Bitmeyen bir değişim rüzgârı içerisindeyiz, bu durumun sektöre dinamizm getirdiğine inanıyorum.

 

2021 yılı hedeflerinizde neler var? Müşterilerinizi hangi yenilikler bekliyor?

2020’de kazandığımız ivme ile 2021’e hızlı bir giriş yaptık. İlk çeyrekte hedeflerimizi aşarak 2021 hedeflerimizi tekrar revize ettik. İlk hedefimiz, müşterilerimize katma değerli hizmetler vermeye devam etmek ve onların satış adetleri artırmak. Çünkü biliyoruz ki onların büyümesi ile bizler de büyüyeceğiz. Bir diğer hedefimiz ise, yenilikçi ürünler ile birlikte, farklı sektörlere de hizmet verip müşteri sayılarımızı artırmak. Yurt dışında alacağımız lisanslar ve yeni çıkacak mevzuatlar ile birlikte 2020’de başarmış olduklarımızı 2021’de devam ettirmek ve katlayarak büyütmek. 2021’de müşterilerimiz Sipay’i iki yenilikçi ürün ile duymaya devam edecek.