EY; Orta, Doğu ve Güneydoğu Avrupa ile Avusturya’nın önde gelen bankalarında çalışan borç yapılandırma profesyonellerinin görüşlerini içeren dördüncü “EY Yeniden Yapılandırma Nabzı” araştırma sonuçlarını yayımladı.

Araştırma, bölgedeki yeniden yapılandırma piyasasının dinamiklerine ışık tutarak mevcut eğilimler ve gelecekteki beklentiler hakkında önemli değerlendirmeler içeriyor. Araştırma sonuçlarına göre 2024 yılının ikinci yarısında önceki dönemlere göre daha fazla yapılandırmanın gerçekleşmesi bekleniyor. Yeniden yapılandırma işlemleri, sırasıyla en çok inşaat, tarım, gayrimenkul ve perakende sektörlerinde bekleniyor. 

Araştırma sonucunda ortaya çıkan diğer önemli başlıkların ise; maliyet kaynaklı baskılar, azalan talepler ve yüksek faiz oranlarının yol açtığı finansman sorunları olduğu görülüyor. 

2023’ün ikinci yarısında yeniden yapılandırma faaliyetlerinde artış

Araştırma katılımcılarının %71’i, 2023’ün ikinci yarısında ilk yarısına kıyasla daha fazla kredi portföyü yapılandırmasının olduğunu belirtiyor. Buna ek olarak, katılımcıların %67’si bu yapılandırma artış oranının %25’e kadar çıktığını söylüyor. %4’e tekabül eden Avusturya ve Polonya’daki katılımcılar ise bu artışı daha yüksek oranda yaşadıklarını belirtiyor. Öte yandan, katılımcıların %17’si (özellikle Hırvatistan, Yunanistan ve Çekya) yeniden yapılandırma faaliyetlerinde azalma gözlemlediğini söylüyor.

 

2024 yeniden yapılandırma yılı olacak 

Mevcut ekonomik, politik ve kültürel durumlar değerlendirildiğinde; 2024 yılının çok sayıda yeniden yapılandırma faaliyetinin gerçekleşeceği bir yıl olacağı anlaşılıyor. Katılımcıların %47’si, yeniden yapılandırma faaliyetlerinin en çok 2024’ün ikinci yarısında gerçekleşmesini ve ardından yapılandırmada bir düşüş eğilimi yaşanılacağını düşünüyor. Yılın sonuna doğru yavaş ama istikrarlı bir toparlanmayla birlikte düşen faiz oranları ve işletmelerin piyasaya uyum sağlama kapasitelerinin artmasıyla yeniden yapılandırma işlemlerinde azalma eğilimi bekleniyor.

Araştırma sonuçlarına göre, şirketleri yeniden yapılandırma işlemlerine yönelten üç önemli başlık göze çarpıyor. Yaşanan olumsuzluklar arasında ilk sırada maliyet kaynaklı baskılar yer alıyor. Azalan satışlar ise en sık belirtilen ikinci olumsuzluk olurken, yüksek faiz oranları ve yeniden finansman zorluğu gibi finansman sorunları arasında üçüncü sırada yer alıyor.

 

Sektörlerde yaşanan yeniden yapılandırma faaliyetleri

EY Yeniden Yapılandırma Araştırması’nda, gerçekleşen ve beklenen yeniden yapılandırma faaliyetleri arasında 5 önemli sektör yer alıyor. Bu sektörlerin; en yüksek yeniden yapılandırma işlemi beklentisine göre sırasıyla inşaat, tarım, gayrimenkul, imalat ve perakende sektörleri olduğuna dikkat çekiliyor.

En yüksek yeniden yapılandırma faaliyetine sahip sektörlerin başında yer alan inşaat sektörünün sorunları arasında artan malzeme maliyetleri, enerji, işçilik giderleri ve yüksek faiz oranları öne çıkıyor.

İkinci sırada yer alan tarım sektörü ise özellikle Ukrayna’daki Karadeniz limanlarının yeniden açılmasıyla birlikte ürün fiyatlarında düşüşler yaşanırken gübre, yakıt ve enerji maliyetlerinin yüksekliğinden olumsuz etkileniliyor. Bu durum, kar marjlarının daralmasına ve nakit akışının olumsuz etkilenmesine, dolayısıyla likidite baskısının artmasına sebep oluyor.

2024’ün ilk yarısındaki yeniden yapılandırmalar açısından üçüncü en aktif sektörün gayrimenkul sektörü olması bekleniyor. Bu sektörün artan faiz oranlarından dolayı düşen varlık değerlemelerinden ve azalan talepten olumsuz etkilendiği görülüyor. Ancak, bazı ülkelerde devlet tarafından alınan talep artırıcı önlemler ve gayrimenkul geliştiricilerinin varlıklarını kiralama stratejilerine yönelmesi sektördeki toparlanmayı hızlandırabilir.

 

Yeniden yapılandırma çözümleri

Ankete göre 2023’ün ikinci yarısında da “yeniden düzenleme ve vade uzatma” stratejisi borç yapılandırması için en yaygın çözüm olmaya devam ederken, “varlık satışları” ikinci sırada yer alıyor. Diğer bir çözüm olan “yeniden finansman” işlemlerinin sayısı da artıyor.

Bununla birlikte, likidite rezervlerinin piyasa baskılarına uzun süre maruz kalmasından dolayı iflasların artmaya devam ettiği görülüyor. Bunun nedeni, işletmelerin çeşitli hükümet destekleri alırken iş modellerini piyasalardaki yeni normlara göre uyumlamak adına proaktif adımlar atamamış olması olarak belirtiliyor. Bu doğrultuda, bankaların ödeme sıkıntısı içinde olan şirket borcu satışlarının, 2023’ün ilk ve ikinci yarısında giderek daha yaygın bir araç haline geldiği görülüyor.

 

Yeni finansman kaynakları: Mevcut bankalar ve hissedarlar ön planda

2023’ün ikinci yarısındaki yeniden yapılandırma süreçlerinde, yeni finansman kaynakları açısından, mevcut kreditör ve hissedarlar en önde gelen finansman sağlayıcıları olmaya devam etti. Yeni kreditör ve yeni hissedarlar finansman kaynakları arasında 3. ve 4. sırada yer aldı. Beklendiği üzere, özellikle COVID-19 pandemisi sırasında uygulamaya konulan devlet destek programlarının sona ermesiyle birlikte, devlet organlarının bu süreçlerdeki rolünün azaldığı gözlemleniyor.

Diğer yandan, tedarikçi kredisinin yeniden yapılandırma süreçlerinde giderek daha önemli hale gelmesinin sebebi olarak; uzun süren enflasyonist baskıların girdi maliyetlerini artırması olduğu ifade ediliyor. Ayrıca, finansal zorluklar yaşayan şirketlerin borçlarına veya bu tür şirketlerin hisselerine yatırım yapan özel yatırım fonlarının (distressed funds) ticari bankaların sağlayamayacağı esnek koşullarda finansman sağlayarak, yeniden yapılandırma işlemlerinde giderek daha önemli bir rol üstlendiği belirtiliyor.

 

Yeniden yapılandırma uygulamaları

EY Yeniden Yapılandırma Nabzı Araştırması ile ilgili olarak, EY Türkiye Şirket Ortağı, Orta, Doğu, Güneydoğu Avrupa ve Orta Asya Sermaye Borç Danışmanlık Lideri Orçun Makal şunları söyledi: “Araştırma sonuçlarına göre, 2024’ün ilk yarısında 2023’ün ikinci yarısına kıyasla yeniden yapılandırma işlemlerinin sayısında bir artış gözlemleniyor.   Yeniden yapılandırma işlem sayısındaki artışın devam eden maliyet kaynaklı baskılar, azalan talepler ve yüksek faiz oranları nedeniyle 2024’ün ikinci yarısında da devam etmesini bekliyoruz. Yeniden yapılandırma işlemlerinin en çok inşaat, tekstil, gayrimenkul ve tarım sektörlerinde gerçekleşebileceğini ve işlem sayılarının artmasına karşın işlemlerin kredi hacimlerinde düşüş beklendiğini söyleyebiliriz.