Payten Ödeme Sistemleri Ürün Müdürü Mehmet Evirgen, Fintechtime Aralık sayısı için yazdı “Finansal Ekosistemin Yeni Paradigması: Gömülü Finans Devrimi”.

Gömülü finans, finansal hizmetleri günlük yaşamımızın öylesine doğal bir parçası haline getiriyor ki, çoğu zaman kullandığımızın bile farkına varmıyoruz. Gömülü finans, artık bir trend olmaktan çıkıp finansal hizmetlerin “yeni normal”i haline geliyor. Bu makalemde, geleneksel finansal hizmetlerin sınırlarını aşarak günlük yaşamın dokusuna işleyen gömülü finansın, endüstrinin geleceğini nasıl şekillendirdiğini anlatıyorum.”

 

Finansal Ekosistemin Yeni Paradigması: Gömülü Finans Devrimi

Geleneksel finansal hizmetlerin sınırlarını aşarak günlük yaşamın dokusuna işleyen gömülü finans, endüstrinin geleceğini nasıl şekillendiriyor?

Finans dünyası tarihsel bir dönüşümün eşiğinde. Bankacılık hizmetlerinin fiziksel şubelerden dijital platformlara taşınmasıyla başlayan teknolojik evrim, artık bambaşka bir boyuta ulaştı. Gömülü finans (Embedded Finance) olarak adlandırılan bu yeni paradigma, finansal hizmetleri günlük yaşamımızın öylesine doğal bir parçası haline getiriyor ki, çoğu zaman kullandığımızın bile farkına varmıyoruz.

 

Dijital Çağın Finansal DNA’sı

2024’ün finansal teknoloji ekosisteminde, gömülü finans artık lüks değil, bir zorunluluk haline geldi. McKinsey’nin son araştırmalarına göre, global gömülü finans pazarının 2025 yılına kadar 7 trilyon dolarlık bir değere ulaşması bekleniyor. Bu muazzam büyüme potansiyeli, geleneksel finans kurumlarından teknoloji devlerine, start-up’lardan büyük perakendecilere kadar tüm oyuncuların dikkatini çekiyor.

Ancak gömülü finansın asıl devrimi, finansal hizmetleri demokratikleştirmesinde yatıyor. Dünya nüfusunun önemli bir bölümünün hala temel bankacılık hizmetlerine erişemediği düşünüldüğünde, bu dönüşümün önemi daha da belirginleşiyor. Uber sürücüsünden Instagram’daki mikro işletme sahiplerine, freelance çalışanlardan küçük esnafa kadar herkes, artık kullandıkları platformlar üzerinden doğrudan finansal hizmetlere erişebiliyor.

 

Teknolojik Altyapının Derinliklerine İniş

Gömülü finansın teknik omurgasını oluşturan API ekonomisi, finansal hizmetlerin modüler yapı taşları gibi farklı platformlara entegre edilmesini mümkün kılıyor. Banking-as-a-Service (BaaS) sağlayıcıları, regüle finansal altyapıyı kullanıma hazır servisler halinde sunarak, finans dışı şirketlerin de bu ekosistemin bir parçası olmasını sağlıyor.

Modern API mimarileri, mikroservisler ve bulut teknolojileri, gömülü finansın teknik altyapısını oluştururken, yapay zeka ve makine öğrenmesi algoritmaları risk değerlendirmeden dolandırıcılık tespitine kadar birçok kritik süreçte rol oynuyor. Özellikle açık bankacılık standartlarının yaygınlaşması, bu teknolojik evrimin hızlanmasında katalizör görevi görüyor.

 

Endüstriyel Dönüşümün Anatomisi

Gömülü finans, sadece teknolojik bir evrim değil, aynı zamanda endüstriyel bir dönüşümün de habercisi. E-ticaret devlerinden mobilite platformlarına, sağlık teknolojilerinden eğitim sistemlerine kadar her sektör, bu dönüşümden nasibini alıyor.

Örneğin, bir e-ticaret platformunda alışveriş yapan tüketici, artık ödeme anında kredi seçeneklerini değerlendirip, sigorta tekliflerini inceleyip, hatta yatırım fırsatlarını değerlendirebiliyor. Bu entegre deneyim, geleneksel finans kurumlarının sunduğu hizmetlerin çok ötesine geçerek, kullanıcı deneyimini tamamen yeniden tanımlıyor.

 

Regülasyon ve Güvenlik: Hassas Denge

Bu hızlı dönüşüm, beraberinde önemli regülatif zorlukları da getiriyor. Finansal hizmetlerin yaygınlaşması, veri güvenliği ve müşteri koruma mekanizmalarının da güçlendirilmesini gerektiriyor. Global regülatörler, bir yandan inovasyonu teşvik ederken, diğer yandan sistemik riskleri minimize etmeye çalışıyor.

Özellikle GDPR ve PSD2 gibi düzenlemeler, veri güvenliği ve müşteri hakları konusunda yeni standartlar belirlerken, açık bankacılık girişimleri de güvenli veri paylaşımı için gerekli altyapıyı sağlıyor. Blockchain teknolojisinin sunduğu şeffaflık ve güvenlik özellikleri, bu alandaki çözümleri daha da güçlendiriyor.

 

Geleceğin Finansal Mimarisi

2025 ve sonrasına baktığımızda, gömülü finansın evrimi daha da heyecan verici bir hal alıyor. Metaverse ve Web3 teknolojilerinin yaygınlaşmasıyla birlikte, finansal hizmetler sanal gerçeklik ortamlarına taşınacak. Kripto varlıklar ve DeFi protokolleri, geleneksel finansal araçlarla daha fazla entegre olacak.

Özellikle IoT cihazlarının yaygınlaşması, finansal hizmetlerin fiziksel dünya ile etkileşimini artıracak. Akıllı ev sistemleriniz, enerji tüketiminize göre otomatik ödeme planları oluştururken, arabanız yakıt alımlarını ve park ödemelerini kendisi gerçekleştirebilecek.

 

Sosyal Etki ve Finansal Kapsayıcılık

Gömülü finansın belki de en önemli etkisi, finansal kapsayıcılık üzerinde olacak. Geleneksel bankacılık sisteminin dışında kalan milyarlarca insan, mobil teknolojiler ve dijital platformlar sayesinde temel finansal hizmetlere erişebilecek. Bu da global ekonomik büyüme ve sosyal eşitlik açısından kritik bir fırsat penceresi sunuyor.

Mikrofinans çözümleri, dijital ödemeler ve mobil bankacılık hizmetleri, özellikle gelişmekte olan ülkelerde ekonomik aktivitenin artmasına ve kayıt dışı ekonominin azalmasına katkı sağlıyor. Gömülü finans, bu bağlamda sadece teknolojik bir inovasyon değil, aynı zamanda sosyal bir dönüşüm aracı olarak da öne çıkıyor.

 

Endüstrinin Yeni Oyuncuları

Fintech ekosisteminin genişlemesiyle birlikte, yeni nesil finansal hizmet sağlayıcıları da sahneye çıkıyor. BaaS platformları, API sağlayıcıları, risk analizi ve kimlik doğrulama çözümleri sunan specialized servis sağlayıcıları, ekosistemin vazgeçilmez oyuncuları haline geliyor.

Geleneksel bankalar da bu dönüşüme ayak uydurmak zorunda kalıyor. Birçok banka, kendi dijital dönüşüm süreçlerini hızlandırırken, fintech şirketleriyle stratejik ortaklıklar kuruyor veya kendi fintech girişimlerini başlatıyor.

 

Finansın Yeni Normal’i

Gömülü finans, artık bir trend olmaktan çıkıp finansal hizmetlerin “yeni normal”i haline geliyor. Bu dönüşüm, sadece finansal hizmetlerin sunuluş biçimini değil, aynı zamanda tüketicilerin para ile olan ilişkisini de kökten değiştiriyor.

Başarılı olmak isteyen kurumlar, güçlü bir teknolojik altyapı kurarken, müşteri deneyimini merkeze alan, güvenlik ve regülasyon gerekliliklerini tam olarak karşılayan bir yaklaşım benimsemek zorunda. Gömülü finans devrimi, finansal hizmetlerin demokratikleşmesi ve daha kapsayıcı hale gelmesi yolunda kritik bir dönüm noktası olarak tarihe geçecek.

Bu dönüşüm sürecinde, inovasyonu teşvik ederken sistemik riskleri minimize etmek, veri güvenliğini sağlarken kullanıcı deneyimini optimize etmek, ve en önemlisi finansal kapsayıcılığı artırırken sürdürülebilir bir büyüme modelini korumak, sektörün en önemli öncelikleri olacak.