Visa, Ödeme Sağlayıcısı Earthport’u Satın Aldı

Resmi bir açıklama yayımlayan Visa, sınır ötesi ödeme işlemleri için ağ altyapısı sunan Earthport’u satın aldığını duyurdu.

Ödeme hizmetleri devi Visa, sınır ötesi ödeme işlemleri için altyapı geliştiren ve aynı zamanda Ripple ile de ortak çalışan Earthport şirketini satın aldı. 2018 yılını kötü geçiren ve hisse oranlarında yüzde 28’den fazla düşüş yaşayan Earthport, ödeme devi Visa tarafından alındı. Ripple’ın ortağı olarak bilinen ve ödeme işlemleri için altyapı çözümleri üreten Earthport, hisselerinin tamamını Visa’ya devretti.

Yayımlanan resmi açıklamada, yönetim kurulunun Visa ile her konuda anlaştığı, hisse başına 30 peni karşılığında satın alınmanın gerçekleştiği belirtildi. Visa, toplamda 198 milyon sterlin ödeyerek Earthport’u satın almış oldu.

Sınır ötesi ödemelerde dağıtık defter teknolojisi sunuyor

Merkezi Londra’da bulunan ve 1997 yılında kurulan Earthport, banka ve finans kuruluşlarına sınır ötesi ödeme altyapısı sunan bir girişim. Firma, Ripple tarafından sunulan işlem protokolünü, uluslararası ölçekteki ödeme işlem ağına entegre ediyor. Satın alma öncesi karanlık bir dönem yaşayan Earthport, Londra Menkul Kıymetler Borsası’nda yüzde 28’den fazla düşüş yaşamıştı. Yaşanan maddi sorunları çözemeyen girişim, Visa tarafından yapılan teklife karşı gelemedi.

Earthport, 2016 yılında Ripple ile entegrasyon kurarak bankaların sınır ötesi ödemelerini gerçekleştirmeleri için dağıtık defter teknolojisinden istifade etmelerini sağlamıştı. Blockchain çözümlerini API uygulamaları ile bankalara sunan firma, herhangi bir ek donanım ihtiyacı duymadan dağıtık defter altyapısından faydalanılmasını mümkün kılmıştı.

Blockchain alanında peşi sıra hamleler yapan ve Earthport’un içinde bulunduğu durumu da göz önüne alan Visa, girişimin yaşadığı krizi kendi avantajına çevirdi.

Visa’nın kendi blockchain teknolojisini geliştirdiği iddiası yankı uyandırmıştı

İçerisinde dört Visa çalışanının isminin bulunduğu bir patent başvurusu, kredi kartı devinin kendi blockchain teknolojisini oluşturduğu iddialarının ortaya atılmasına neden olmuştu. Visa’nın küresel ürün geliştirme konusunda yetkili çalışanları tarafından yapılan, “Güvenilir Dijital Varlık Hizmetleri Yaratmak için Dijital İmzaları Kullanma Yöntemleri ve Sistemi” isimli patent başvurusunun ardından, kripto para transferinin gerçekleşmesi için kendi blockchain teknolojisini geliştirebileceği konuşulmaya başlandı.

Yapılan patent başvurusunda kullanılan terimler açık biçimde blockchain teknolojisinden bahsediyor olmasa da, ürünün sunacağı hizmet dağınık veri tabanı sistemi ile örtüşüyor. Önerilen fikrin, hem açık hem de kapalı devre veri transferi altyapılarına uygulanabilir biçimde hayata geçirileceği belirtilirken, dijitalleştirilmiş maddi varlıkların kişiden kişiye gönderilmesi ve alınması üzerine çalıştığı da söyleniyor.

Patent başvurusunda şu açıklama yer alıyordu:

“Bir değer transferi ile ilişkili dijital varlıklar, bazı yapılandırmalarda, gönderen kişi ve/veya bir kurum tarafından dijital olarak imzalanabilir. Gönderenin imzası, dijital varlığın belirtilen gönderen tarafından meşru bir şekilde gönderildiğini gösterebilir ve yönetici imzası da dijital varlığın yönetici tarafından onaylandığını ve/veya kaydedildiğini ispatlar. Bazı yapılanmalarda, bir dijital imza, dijital varlığın transfer edildiğini gösterebilir ve bu değer geri alınamaz.”

Yapılan patent başvurusunda bahsedilen teknolojinin ne şekilde kullanılacağına dair bir bilgi yok ama Visa’nın uygulamadaki teknolojiye dayalı bir dijital varlık hizmetini başlatmayı planladığı düşünülüyor.