Hukuk ve Dijital Dönüşüm Danışmanı

Avukat Yunus Emre Berk  

 

Avukat Yunus Emre Berk, Fintechtime okurları için kaleme aldı, “Unicorn: Masum ve Ölümsüz”.

Unicorn tabirine en uygun işlerden birisi de kanımca Finansal teknolojiler ve Ödeme Hizmetleri. Malumunuz Unicorn yani Tek Boynuz mitolojik bir karakter ve masumiyeti temsil ediyor. Aynı zamanda kanını içenin de ölümsüz olacağına inanılıyor. Fintech’ler için ne kadar da harika ve uygun bir metafor. Neden mi?

 

UNICORN: MASUM VE ÖLÜMSÜZ

Buraya yazı yazmak hoş hoşuma gidiyor ancak özel işlerimin yoğunluğu sebebiyle bir sayı ara vermiştim ve bu ayki derginin ana konusunun Unicorn’lar olduğunu öğrenince, tüm yoğun tempoma rağmen bu sayıya mutlaka bir yazı yetiştirmeliyim diye düşündüm. Zira Unicorn tabirine en uygun işlerden birisi de kanımca Fintech yani Finansal teknolojiler ve Ödeme Hizmetleri. Malumunuz Unicorn yani Tek Boynuz mitolojik bir karakter ve masumiyeti temsil ediyor. Aynı zamanda kanını içenin de ölümsüz olacağına inanılıyor. Fintech’ler için ne kadar da harika ve uygun bir metafor. Neden mi? Okuyun da görünüz lütfen.

 

Masumiyet Karinesi

Hukukun en sevdiğim doktrinlerinden biri (karine: aksi ispat edilene dek varmış gibi kabul edilen) masumiyet karinesidir. Yani aksi ispat edilene dek herkesin masum olduğunu anlatan Anayasa’mızda da bulunan çerçeve bir kavram. Bir diğer deyişlede, Ceza Hukukunda, şüpheden sanık faydalanır kavramıdır. Peki Fintech’lerin bu karineyle ne ilgisi olabilir derseniz? Tüm ödeme hizmeti oyuncuları; gerek teknik alt yapı sağlayıcılar, gerek fatura ödeme şirketleri, gerek ödeme hizmet sağlayıcıları gerekse de e-para şirketleri, aksi olumsuz bir durum olmadığı sürece, ödeme yapmak isteyen gerçek ya da tüzel kişilerin hayatını kolaylaştırmak adına, tüm iyi niyetleriyle ve ellerinden gelen en iyi şekilde hizmet veriyorlar. Ödemenin bu sayede dijitalleşmesi ise, hem kayıt dışı ekonominin önüne geçerek devletlere vergi geliri sağlıyor hem de kara para aklama gibi kanun dışı yöntemleri ve suçları belirli bir oranda engelliyor. Ayrıca pandemi gibi olağanüstü dönemlerde, kamu sağlığınada, temassız ödemeler, mobil ödemeler gibi yöntemlerle destek oluyor. Hele ki evden çıkamadığımız ya da çıkmayı tercih etmediğimiz bu zamanlarda patlayan e-ticaret alışverişlerinde, online ödeme altyapıları olmasaydı, bu hacimde satın almalar mümkün olamazdı. Geç saatlerde acıkanlardan, canı sıkılıp video platformlarından film izlemek isteyenlere kadar herkes, bu imkanlardan faydalanmak için çeşitli ödeme hizmetlerinden faydalandı.

 

Ölümsüzlük İksiri

Peki bu işin ölümsüzlüğü nereden geliyor derseniz; hiçbir canlının kanını akıtıp içmek niyetinde değiliz korkmayın, tüm canlılara sevgimiz sonsuz. Ancak Fintech’ler için ölümsüzlüğün iksiri mevcut. Malumunuz iş hayatında Unicorn terimi, en az 1 Milyar Dolar değerlemeye sahip şirketler için kullanılıyor. Bu değerlemeye ulaşan Türk şirketlerimiz de var çok şükür; önce Peak Games daha sonra da Getir (şu aralar Decacorn olmakla meşgul) ve hatta Alibaba yatırımlarıyla şahlanan e-ticaret devimiz Trendyol. Bu şirketlerin hepsinin stratejisine baktığımızda aslında birçok ortak nokta görüyoruz. Bunlardan birincisi de “sınır tanımamak”. Öncelikle hayal etmekte daha sonra da bu hayalleri hayata geçirmede coğrafi olarak. E-ticaretin belki de en büyük gücü de bu değil mi zaten! İller hatta ülkeler arası mal ve hizmet tedarik imkânı. Dijital içeriklerde bu daha kolay iken (oyunlar, filmler ve e-kitaplar gibi), fiziki teslimata dayalı ürün satışları ise, hem sınır ötesi kargo ve gümrük sorunlarıyla uğraşıyor hem de ilgili ülkenin yasalarına takılabiliyor. Ancak bu iki konu kadar hatta belki de en önemlilerinden biri de sınır ötesi güvenli ödeme. Hukuki ifadesiyle “mesafeli satışlarda” en kritik anlardan biri ödeme anıdır. Öncelikle güvenli ve sonra da doğru yöntemlerle tahsilat yapamazsanız, tüm yatırımınız boşa gidebilir. Bu sebepten güvenli ve güçlü bir ödeme alt yapısı mesafeli satışlarda olmazsa olmazdır. Bunun için de ya kendiniz bankalarla doğrudan sözleşme ilişkisine girerek kendi sanal pos alt yapınızı kurarsınız, ya da bu işi, iş edinmiş profesyonel bir ödeme hizmet sağlayıcıyla çalışırsınız. Ödemeyi iş edinmiş firmalarla çalışmanın bir diğer avantajı da, ödeme hizmeti yanında “masumiyet” hizmeti de sunmasıdır. Yani dolandırıcılıkla ve sahtecilikle mücadele gibi ek hizmetleri de söz konusudur. Kart saklama ve dolayısıyla da hızlı ödeme, bu masumiyete, biraz da aciliyet katar.

 

Fintech’lerin ölümsüzlük iksirinin bir diğer katmanı da, bir çok hizmeti kendinde toplayabilecek bir yapıya sahip olmasıdır. Yani özellikle AB PSD2 (Avrupa Birliği Payment Services Directive yani 2 Nolu Ödeme Hizmetleri Direktifi) ve iç hukukumuzda da 6493 Sayılı Kanun’da yapılan değişikliklerle getirilen tüm ek hizmetleri; ödeme başlatma ve hesap bilgileri sağlama gibi servisleri bütünleşik olarak sunabilen şirketlerin ayrışacağını düşünüyorum. Zira artık insanlar, bu kadar bilgi ve pazarlama mesajı kirliliğinde, tek bir kaynaktan etkin saf çözümler arayışında. Tek bir uygulama üzerinden, hem tüm ödeme hem de tüm bankacılık hizmetlerinden faydalanabileceği sınır ötesi bir yapı, kanımca Unicorn olmaya en büyük adaydır.  Zaten bu alanda sıçrama yapan yabancı şirketlere baktığımızda; Revolut gibi artık her türlü yatırım, bankacılık, ödeme hatta sosyal sorumluluk ve birikim gibi finansal hizmetleri, global ölçekte sunan yapıların “Corn” olduğunu görüyoruz. Başına da artık Deca yazmak bile yetmeyecek yakında, o yüzden ben ilk kısmı boş bırakıyorum, siz uygun şekilde doldurun lütfen.

 

Bu amaca ulaşmak yazıldığı kadar kolay değil biliyorum; ancak ben gene olumlu ve yapıcı yaklaşımımı koruyarak, bu alanda Türk Banka ve Fintech’lerine çok güveniyorum. Türkiye gibi eşsiz (hem kriz hem de fırsatlar anlamında) ve inanılmaz dinamik bir pazarda edindikleri tecrübelerini, diğer gelişmekte olan pazarlarda (Afrika büyük bir fırsat kanımca; özellikle de Sahra Altı bölgeler) ve hatta Avrupa pazarlarında da kullanmalılar. Bunun için tabi ki öncelikle; ödemenin ateşleyicisi olan e-ticarette var olan, kargo ve gümrük sorunlarının çözümlenmesi ve hukuki engellerin aşılması gereklidir. Burada da devletin e-ihracata destek vermesi, vergisel avantajlar sağlaması ve mevzuat anlamında da şirketlerin uluslararası ölçekte bilgili ve hazır olması gereklidir. Böyle bir yaklaşım, bize Unicorn’ları rüyamızda değil, yakın bir gelecekte gerçek hayatta çokça ve sıkça gösterecektir. Unutmayın hayallerin ve e-ticaretin, dolayısıyla da ödeme hizmetlerinin sınırı yoktur.