B2CDirect’in CEO’su Yusuf İbili, yakın bölgemizdeki ülkelerin e-ihracat anlamında önemli fırsatlar sunduğunun ve potansiyel barındırdığının altını çiziyor.
E-ticaretin gelişmesi ve uluslararası pazarların daha kolay ulaşılabilir olmasıyla birlikte e-ihracat şirketler için giderek artan bir önem sahip olmaya başladı. Yurtiçinde ekonomik anlamda yaşanan gelişmelerin de şirketleri yeni pazar arayışlarına yönlendirmesi, e-ihracat konusunun iş dünyasının en sıcak gündem konularından biri haline gelmesini sağladı.
B2CDirect’in CEO’su Yusuf İbili, yakın bölgemizdeki ülkelerde e-ihracatın en yüksek potansiyel barındırdığı alanları şu şekilde sıralıyor: “Bölge ülkelere baktığımızda hazır giyim, moda ve kozmetik ürünlerinin e-ihracat anlamında en yüksek potansiyeli barındırdığını görüyoruz. Ancak bunun yanı sıra ülkeden ülkeye değişmekle birlikte farklı sektörlerde çok farklı fırsatların da bulunduğunu hatırlatmak isterim. Bu nedenle e-ihracat yapmaya hazırlanan şirketlere B2CDirect olarak kapsamlı çözümler sunarak başarı yolunda hızlı adımlar atmalarını sağlamayı amaçlıyoruz.”
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın resmi olmayan dış ticaret verilerine göre, 2017’de ihracat 2016 yılına göre %10,22 artarak 142,5 Milyar dolardan 157,9 milyar Dolara çıkmış bulunuyor. Türkiye’nin e-ihracat işlem hacmi ise 2016 yılında 400 milyon Dolar olarak belirlenmiş. Türkiye’nin toplam ihracatı içinde e-ihracatının sahip olduğu oran ise bugün itibariyle %0,3 seviyesinde seyrediyor. Gelişmiş ülkelere baktığımızda bu pay %10’a çıkmakta, bir diğer ifadeyle Türkiye’ye göre 30 kat daha fazla bir seviyede bulunmaktadır.
B2CDirect’in CEO’su Yusuf İbili, “Türkiye’nin yer aldığı ‘soft products’ yani ihracat edilen malın direkt son kullanıcıya ulaşabilmesini tanımlayan grupta, bu kategori içinde yer alan ülkelerin e-ihracatının ihracat içerisindeki payı %30’a kadar çıkmaktadır. Bu da yine Türkiye’ye göre 100 kat daha fazladır. Tüm bunların sonucunda, ticareti kolaylaştırma ve bilinçlendirme sayesinde Türkiye’nin %0,3’lük e-ihracat hacmi, büyük bir ivmeyle çok yüksek hacimlere ulaştırılabilir,” diyor.
Türkiye’nin yakın çevresinde e-ihracat potansiyeli en yüksek pazarlar
Türkiye’nin gerek bölgesel konumu, gerekse ürün çeşitliliği açısından oldukça önemli bir pozisyona sahip olduğuna dikkat çeken Yusuf İbili, “Türkiye’nin dinamik özellikleri, üretimi ve altyapısı düşünüldüğünde sınır ötesi online satış rakamlarının henüz arzu edilen seviyede olmasa da KOBİ’lerin ve bireysel girişimcilerin desteklenmesiyle bir e-ihracat üssü haline gelebilir. Bu nedenle Türkiye’deki şirkteler özellikle e-ihracat anlamında önemli bir potansiyel içeren ülkelere odaklanabilirler,” diyor. B2CDirect CEO’su Yusuf İbili, bu ülkeler arasında başlıcalarını şu şekilde sıralıyor:
Rusya: Türkiye’nin yakın çevresindeki ihracat potansiyeli yüksek olan pazarlara baktığımızda Rusya oldukça önemli sonuçlar vermektedir. İthalata bağımlı yanı başımızdaki Rusya, dünyanın en hızlı büyüyen e-ticaret ülkelerinden biridir. 2017’de e-ticaret hacmi 27 milyar dolara ulaşmıştır. Rusya’da yapılan online alışverişlerin her 3 tanesinden 1’i sınır ötesinden yapılmaktadır. Aylık 1000 Euro altındaki siparişlerde gümrük vergisi ve KDV alınmaması, Rusların sınır ötesinden alışveriş yapmasını cazip hale getirmiştir.
Azerbaycan: Azerbaycan pazarına baktığımızda, ülkede büyük e-ticaret sitelerinin olmaması tüketicileri yurtdışı alışveriş sitelerine yönlendiren en büyük etken olmaktadır. Aylık 1000 Doların altındaki siparişlerde gümrük vergisi ve KDV alınmaması, Azerbaycan’a e-ihracat yapmak isteyen ülkeler için büyük bir fırsattır. Bu niş pazardaki fırsatları değerlendirerek iyi kurgulanmış bir e-ticaret sitesiyle Azerbaycan pazarına adım atmak şirketler açısından önemli fırsatları da beraberinde getirebilir.
Gürcistan: Sınır komşumuz Gürcistan’a bakacak olursak, en fazla ihracat yapan ülkelerin başında Türkiye gelmektedir. Gürcistan’a yapılan toplam ihracatın %17’si Türkiye’ye aittir. Özellikle hazır giyim ve moda ürünleri ile tüketim malları ülkenin en fazla ihtiyaç duyduğu ithalat ürünleridir. Bu durum Gürcistan pazarına giriş yapacak firmalar için önem taşımaktadır.
Ukrayna: Avrupa’nın en hızlı büyüyen pazarlarından olan Ukrayna’ya baktığımızda e-ticaret hacminin hızla artarak 2018 yılında 2,7 milyardan 7 milyar Euro’ya çıkacağının öngörüldüğünü söyleyebiliriz. Günlük 150 Euro altındaki siparişlerde Gümrük Vergisi ve KDV alınmaması, Ukraynalı tüketiciler arasında sınır ötesi online alışverişin popülaritesini hızla artırmaktadır.