Mitsubishi Electric, Elektrik Elektronik Mühendisliği Kongresi’nde Sanayi 4.0 evresiyle birlikte dijitalleşmenin kaçınılmaz olduğuna dikkat çekti.
Mitsubishi Electric, Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi tarafından 14-16 Kasım 2019 tarihlerinde İstanbul Harbiye Askeri Müze Kültür Sitesi’nde düzenlenen Elektrik Elektronik Mühendisliği Kongresi’nde (EEMKON 2019) Sanayi 4.0 evresiyle birlikte sektörün gündemine yerleşen dijitalleşme konusuna ışık tuttu. Kongrede “Dijital Fabrikalar Zamanı ve Robotlar” konulu bir sunum gerçekleştiren Mitsubishi Electric Türkiye Fabrika Otomasyon Sistemleri OEM İş Geliştirme Kıdemli Müdürü Tolga Bizel, Sanayi 4.0 evresinde fabrikaların en önemli gündem maddesinin, hızla değişen ve kişiselleşen insan ihtiyaçlarını en hızlı ve verimli şekilde karşılayabilecek üretim bantlarını kurmak olduğunu belirtti.
Mitsubishi Electric’in Sanayi 4.0’a dijital ve akıllı fabrika konsepti e-F@ctory ile yanıt verdiğini anlatan Bizel, sözlerine şöyle devam etti; “Dijital dönüşüm çağında makineler çevrelerinde olup bitenleri anlayabilecek ve birbirleriyle internet protokolleri aracılığıyla iletişim kurabilecek duruma geldiler. Mitsubishi Electric olarak bu yeni endüstri evresine e-F@ctory konseptimiz ile yanıt veriyoruz ve bu altyapı içinde robotlar çok önemli bir rol oynuyor. Günümüzde robotlar arası veri transferi giderek hızlanıyor ve birbirleriyle konuşabilen ileri robot teknolojileri sayesinde robotlar artık kendi kendilerini daha detaylı ve koordineli olarak kontrol edebiliyor. Bugün e-F@ctory altyapısı sayesinde robotlar üretim hattındaki diğer ürünlerle de haberleşebiliyorlar ve bilgileri insan kontrolünden bağımsız olarak hem kendi aralarında hem de fabrikayı kontrol eden ana sistemle paylaşıp verimliliği artırmak için hazır durumdalar. Çünkü e-F@ctory konseptinde fabrika otomasyonunda yer alan tüm ürünler birbirleriyle entegre ve açık bir mimari ile çalışıyor.”
Üretim kalitesi artmalı, maliyetler optimize edilmeli
Türkiye’nin üretim kabiliyetinin sürdürülebilir olması için global düzeyde rekabet edebilmesinin önemini hatırlatan Tolga Bizel, “Sanayicilerin dünya kalitesinde üretim yaparak küresel pazarlarda rekabet edebilmeleri ve ihracatta güç kazanmaları için üretim kalitesini artırırken maliyetleri optimize etmeleri gerekiyor. Bu noktada, fabrika otomasyon sektörünü yakından takip edip yeni teknolojilere hızla uyum sağlayabilmek ve gerekli altyapı yatırımlarını yapmak önem kazanıyor” diye konuştu. Geleceğin haberleşme üzerine kurulmasının beklendiğini ifade eden Bizel, bu bağlamda firmaların yüksek hızlı ve kaliteli haberleşme sistemlerini kurmalarının daha da önemli hale geldiğini söyledi. Hammadde ve kaynakların çok daha etkin şekilde yönetilmesinin de bu süreçte firmalara avantaj sağlayacağını belirten Bizel, “Yeni dönemde karşımıza çıkan en önemli konulardan biri de sanayicilere sunulan çözümlerin gerçekten Sanayi 4.0 ile uyumlu olup olmadığı. Buna dikkat edilmesi gerekiyor. Türk iş dünyası yöneticilerinin, Sanayi 4.0’ın gerçekten ne olduğu konusunda kapsamlı araştırmalar yapmasının, ekiplerini de bu araştırmalar çerçevesinde eğitmesinin önemli olduğunu düşünüyoruz” dedi.
İnsan kolu veya eline yakın hassasiyette çalışan robotlar
Mitsubishi Electric’in otomotiv, ilaç, elektronik, beyaz eşya, gıda, paketleme ve eğitim gibi pek çok farklı sektörde insan kolu veya eline yakın hassasiyette çalışan hızlı robotlarıyla fark yarattığının altını çizen Bizel şu açıklamalarda bulundu; “Mitsubishi Electric olarak robotlarımızla her türlü endüstriyel uygulamaya çözüm sunabiliyoruz. Minyatür bileşenlerin mikro montajı için paralel robot kollarından sızdırmaz muhafazalı 6 eksenli robotlara kadar geniş bir ürün yelpazesine sahibiz. Temiz odalardan kirli, yağlı ve tozlu ortamlara kadar her türlü ortamda görev alabilecek uygun bir robotumuz bulunuyor. Kompakt ve hafif robotlarımız ile eğitim ortamlarında uygulamalı öğrenimin gerçekleştirilmesini sağlıyoruz. Kolay programlama ve simülasyon seçeneklerimiz robotik alanına girişi kolaylaştırıyor ve esneklikte sınır tanımıyor. Mitsubishi Electric robotlar, standart gerçek zamanlı arayüzler ve kolay programlama sayesinde karmaşık üniversite araştırma projeleri dahil olmak üzere robotların manipülatör olarak kullanılmasına ilişkin her türlü seçeneğe imkan tanıyor.”