IBTECH Dijital Bankacılık Grup Müdürü

Ünal Sezer

 

IBTECH Dijital Bankacılık Grup Müdürü Ünal Sezer, Fintechtime okurları için kaleme aldı, “2020 Yılı Türkiye Dijital Bankacılık Raporu”.

Pandemi ile birlikte kısıtlı yaşamların hızla dijitalleşmesi tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de dijital bankacılık çözümlerine ve uygulamalarına olan ilginin artarak devam etmesini sağladı. Bununla birlikte hem pandeminin hem de dijitalleşmenin etkisiyle şube sayısı ve dolayısı ile çalışan sayısı azaldı. 2020 yılında her iş gününde en az 1 şube kapandı. Türkiye’de faaliyet gösteren 54 bankada toplam 260 adet şube kapanışı gerçekleşti. Bununla paralel olarak çalışan sayısı geçen yıla oranla 2.225 kişi daha azalarak 186.612 kişi oldu.

Dijitalleşmenin ve bununla birlikte finansal hizmetlere erişimin kolaylaşması ile birlikte 2020 yılında rekor üstüne rekor tazeleyen bankacılık sisteminde yaklaşık 60 milyar TL ile tüm zamanların en yüksek net dönem karına ulaşıldı. 2019 yılına oranla %22 oranındaki bu artışın 2021 yılında ekonominin iyileşmesi ve reel ekonomiye daha fazla katkı ile birlikte daha da yükseleceğini ümit ediyor ve bekliyorum. Pandemi sırasında %1,5 büyüyen ülke ekonomisi ve finansal alanda yapılan yenilikler ile çok güzel fırsatların beklediğini söyleyebilirim.

Örneğin, planlanan tarihte bir değişiklik olmazsa, bu yazının yayına alındığı tarihte hayata geçmiş olacak olan bankacılıkta uzaktan müşteri edinimi yönetmeliği ile, banka müşterileri için kolaylık; bankalar için ise dijitalde hem fırsatlar hem de rekabet artıyor olacak.

Mastercard’ın 2020 Avrupa’da Bankacılık Evrimi araştırmasında paylaşıldığı üzere 2017 yılında %49, 2019 yılında %54 olan fiziksel bankacılıktan dijital bankacılığa geçişi değerlendirenlerin oranı 2020 yılında %62 oldu. Bu açıdan, hem Avrupa’da hali hazırda uygulamada olan ülkemizde ise zamanlama olarak müşteri ihtiyaç ve beklentilerini karşılayacak olan uzaktan müşteri edinimi izni ile hiçbir bankanın şubesine gitmeden, fiziksel temas kurmadan istediğimiz bankanın müşterisi olabileceğiz. İnsan etkileşiminin neredeyse olmadığı, tüm etkileşimin dijital uygulamalar aracılığı ile gerçekleşeceği bu müşteri-banka ilişkisinde ise bankaya notumuzu dijital uygulamalarının bizde bıraktığı duyguya bağlı olarak vereceğiz. Özetle bankacılık hizmeti alan müşterilerin bankaları beğenip beğenmemesi onların baş başa oldukları dijital deneyimlerin başarısı ile orantılı olacak. Bir memnuniyetsizlik durumunda ise banka tercihini değiştirmek sadece 5 dakikalık bir efor gerektirecek. Peki bu pazar ne kadar büyük ve bu konu Türkiye bankacılık sistemi için neden önemli? Öncelikle Türkiye’de dijital aktif müşteri sayılarından başlayalım…

Türkiye Bankalar Birliği raporuna göre Türkiye’de aktif bireysel ve kurumsal dijital bankacılık müşteri sayısı 2020 yılında 66 milyon oldu. Bu sayının 3 milyonu sadece internet bankacılığı işlemi yaparken, 53 milyonu ise sadece mobil bankacılık işlemi yaptı. Hem internet hem de mobil bankacılık kullanan kullanıcı sayısı ise 9 milyon oldu.

2020 yılının son çeyreğinde en az bir kez dijital bankacılık uygulamasına giriş yapmış olan bireysel müşteri sayısı ise 63 milyon. Türkiye nüfusunun 83 milyon olduğunu düşünürsek bu dijital aktiflik oranının ne kadar yüksek olduğunu anlayabiliriz. Yaş dağılımına bakacak olursak en fazla kullanımın 25 milyon ile 36-55 yaş grubunda; ikinci en yüksek kullanımın 18 milyon ile 26-35 yaş grubunda olduğunu görüyoruz. 66 yaş ve üzeri olan ise 2 milyon dijital aktif müşterimiz var.

2021 yılında ise bu sayıların daha da artacağını söylemek mümkün. Bunun birkaç nedeni olduğunu düşünüyorum. İlk olarak Türkiye bankacılık sisteminde merkezi otorite olan kurumların güncel ihtiyaç ve beklentilere yanıt verecek yenilikçi girişimlere açık olmaları ve hatta öncülük etmeleri diyebilirim. Örneğin Merkez Bankası’nın 7 gün 24 saat bankalar arası para transferine izin veren Fonların Anlık ve Sürekli Transferi sistemini devreye alması ya da BDDK’nın hem teknolojiyi hem kolaylığı hem de güvenliği odağa koyan çözümler için yönetmelikleri sürekli paylaşıyor ve güncelliyor olması bu sayıları çok olumlu etkileyecek görünüyor. Diğer bir neden ise rekabet içinde olan bankaların daha iyi bir bankacılık sistemi için bir araya gelip yenilikçi çözümler ürettikleri Bankalar Arası Kart Merkezi, Kredi Kayıt Bürosu gibi platformların varlığı ve etkinliği. Bu platformların rekabetten çok iş birliğini geliştirme vizyonları ve özellikle finansal teknolojiler üreten girişimlerin yanında duran yaklaşımları 2021 yılında bu sayıları daha da olumlu etkileyecek…

 

Hem ülkemiz ve ülkemiz bankacılık sistemi için hem de ekosistemde çok değerli katkıları ve renkleri olan finansal teknoloji girişimleri için çok iyi bir yıl olması dileklerimle…