Türkiye’de yoğun dijitalleşme adımlarıyla birlikte KYC ve Digital Onboarding olarak da adlandırılan uzaktan müşteri edinim çalışmalarının önemi giderek artıyor.
1 Mayıs’ta BDDK yönetmeliğiyle BDDK’ya bağlı finansal kuruluşları için yasal hale gelen; sermaye piyasası aracı kurumları, sigorta ve reasürans şirketleri, faktöring şirketleri ve ödeme kuruluşları için de regülasyonların çıkmak üzere olduğu süreçler aslında araç kiralamadan e-ticarete, online eğitimden finansa hatta oyundan kripto para borsalarına kadar hemen hemen her sektör için önemli avantajlar sunuyor.
Yeni bir dönüşümün öncüsü olan KYC ve dijital onboarding süreçlerinin Türkiye’deki hızlı gelişimi ise Avrupa ülkelerine örnek olabilecek nitelikte. Almanya’da Türk girişimler tarafından kurulan ve yakın zamanda Ar-Ge ofisini Türkiye’ye taşıyan dijital müşteri edinimi ve kimlik denetimi çözümleri şirketi Identify Türkiye; Türkiye’nin dijital yetkinliği, e-devlet uygulaması, genç nüfusu ve yeniliklere hızlı adapte olan yapısı sayesinde Avrupa’da 4-5 yıl önce başlayan bu süreçlerin kısa sürede öncüsü olabileceğine dikkat çekiyor. Türkiye’deki kurumların KYC’yi sadece yasaların uyguladığı bir zorunluluk olarak görmemeleri gerektiğini vurgulayan Identify Türkiye yetkilileri KYC ile yepyeni ürün ve çözümlerin geliştirilebileceğini ve bu süreçlerin kurumları var oldukları noktadan çok daha iyi bir yere taşıyabileceğinin altını çiziyor.
“KYC, ıslak imzanın gerekli olduğu tüm sektörler için yeni iş modellerine kapı aralıyor”
Identify Türkiye Genel Müdürü Ali Haydar Ünsal: “KYC uygulamaları Almanya gibi Avrupa ülkelerinde 4-5 yıl önce başladı. Ancak pek çok Avrupa ülkesi KYC’yi tamamen yasal bir süreç olarak görüyor ve şirketlere sunabileceği faydalar hala keşfedilmemiş durumda. Oysa örneğin KYC, finansal servisler özelinde düşünüldüğünde tüm servislerin hızla entegre olabildiği bir platforma bireyleri de ekleyerek yeni hizmet ve ürünler sunulabilecek çok geniş bir yelpaze sunuyor. Keza e-ticarette yeni iş modellerini beraberinde getiriyor. Pek çok sektörde daha önce hiç düşünülmeyen müşterinin de dahil olabileceği uygulamaları mümkün kılıyor. Kısacası KYC ıslak imzanın olduğu her sektörün dijitale taşınması, yeni dijital iş modellerinin geliştirilmesi için önemli bir kapı aralıyor. Türkiye’nin dijital devlet altyapısı ve popülasyonu KYC’den maksimum faydayı sağlayabilecek nitelikte. Tüm kurumların ve düzenleyici kuruluşların bir an önce KYC’nin sunabileceği avantajları, KYC sayesinde ortaya çıkabilecek yeni iş modellerini keşfetmeleri gerekiyor. Türkiye’nin dijitalleşme seviyesinin Avrupa’nın yaklaşık 10 yıl ilerisinde olduğunu düşündüğümüzde 6-7 ay içinde KYC’nin öneminin de tüm kurum ve kuruluşlarca kavranacağına ve Avrupa’ya öncülük edecek kimlik doğrulama teknolojilerinin ihracatının katlanarak artacağına inanıyoruz. Biz Identify Türkiye olarak KYC çözümlerimizi Türk kullanıcıların dijitalleşmeye ve yeniliklere açık bakış açısı sayesinde ve onların deneyimleri çerçevesinde geliştirmeye odaklanıp bu çözümleri Türkiye üzerinden Avrupa, CIS ve MENA bölgelerine ihraç etmeye hazırlanıyoruz.” diyor.