Finberg Yönetim Kurulu Üyesi İhsan Elgin, 2022 yılı değerlendirmeleri ve 2023 yılı beklentilerine dair görüşleri ile Fintechtime Ocak & Şubat 2023 sayısına değer kattı.  

Finberg Yönetim Kurulu Üyesi İhsan Elgin’in, Fintechtime Ocak & Şubat 2023 sayısında yer alan 2022 yılı değerlendirmeleri ve 2023 yılı beklentilerine dair görüşlerini aşağıda bulabilirsiniz. 

 

Girişim ekosistemi, ekonomik büyümeyi dahi yönlendiren bir dinamizm ve yenilik kaynağı olsa da bu yıl IPO sonrası değerlemesi hızla düşen girişimler ve daralan ekonomi nedeniyle belirsizliklerle doluydu. Ama gereğinden hızlı büyümüş bir ekosistemin de böyle bir düzeltmeden geçmesi normaldi. Bu belirsizlik ortamına rağmen önümüzdeki yıl ve gelecekte doğru yapılandırılmış, iş modeli test edilmiş girişimler için iyimserliğimi koruyorum.

2023’ten en büyük beklentim, dry powder olarak adlandırılan, fonlarda bulunan ama yatırıma dönüşmemiş sermayenin kullanılmaya başlanması. Şu an bu şekilde bekleyen yaklaşık $300b kadar bir tutar olduğu düşünülüyor. Elbette bu para bir anda kasadan çıkmayacak ama yatırımcıların harcamak için parası var.

Fakat yatırımcılar zorlu ekonomik koşullar nedeniyle artık daha seçiciler; kendini kanıtlamış ve kar getiren girişimlere odaklanmak istiyorlar. Bu nedenle hikayenin yanı sıra yeniden iş temellerinin önemsendiği bir döneme girdik.

Elbette bu durum niş alanlara odaklanan ve yıkıcılık peşinde koşan yeni girişimlerin aradıkları yatırıma ulaşmasını zorlaştırabilir. Bu da girişim ekosisteminin çeşitliliğinde bir azalmaya yol açabilir.

2023 yılındaki bir diğer beklentim de AI teknolojisinin öncü bir rol üstlenmesi yönünde. AI teknolojisi girişimciler tarafından daha ulaşılabilir ve kolay kullanılabilir hale geliyor. Bu nedenle yapay zekanın ekosistemdeki diğer işlere entegrasyonu artacak; bu da AI bazlı girişimlere çeşitli fırsatlar yaratacak.

Fintek alanında da B2B ticaretinin finansmanını kolaylaştıran ve gömülü finansın yıldızlaştığı bir dönem geliyor.

Bu sene sıkça adından söz ettiren Web3 dünyasında da kripto para dışında kalan yatırımların hız kesmeden devam edeceğine inanıyorum.

2023 için yakından takip edeceğim en önemli trendler şu şekilde;

  • AI ve chatbots: Bu teknolojiler, sürekli tekrarlayan işleri otomatik hale getirmekte ve operasyon verimliliğini artırmada çok önemli rol oynuyor. Yakın gelecekte, müşteri hizmetleri, data toplama ve analizinin yanı sıra ve e-ticaret operasyonları gibi birçok alanda chatbot’ları daha fazla göreceğiz. Sırf bunun için ChatGPT’nin yarattığı ilgiye bakmak yeterli. Bu arada birçok kişi yapay zekanın birçok işi yok edeceğinden endişe etse de bu konuda da iyimserliğimi koruyorum; yapay zeka üzerimizden sıradan işlerin yükünü alırken yaratıcı olmamız için bize daha çok zaman verecek. Elbette çocuklarımızın kariyerleri de başarı anlayışları da bizimkinden çok farklı olacak.
  • Web3: The next big thing! Bu teknolojinin, internetle ilgili tüm deneyimimizi değiştireceğini düşünmemek çok zor. Merkeziyetsiz ve son kullanıcının tamamen kontrolü altında olacağı bu yapı, Web2 döneminin hayallerini gerçeğe dönüştürmekte de önemli rol oynayacak.
  • Gömülü finans: Finansal hizmetlerin perakende ürünler veya dijital platformlar gibi finansal olmayan ürün ve hizmetlere entegrasyonunu ifade eden gömülü finans pazarı tüm dünyada hızla büyüyor. Markaların, finansal servisleri müşterinin ayağına kadar getirmesine imkan tanıyan gömülü finans şu an için en çok ödeme çözümleri ve krediler için kullanılıyor.
  • Siber güvenlik: Dijitalleşme arttıkça siber güvenlik alanındaki çözümlere duyulan ihtiyaçlar da hızlıca artıyor. Siber tehditlerden korunmak için çok daha fazla önlem alınmak zorunda kalacağına inanıyorum.
  • Etki girişimleri: Olumlu sosyal veya çevresel etkiler yaratmayı amaçlayan etki girişimlerine tüm dünyada yüksek bir ilgi var. Bunun en büyük nedeni de dünyanın sonsuz kaynaklara sahip olmadığının acı bir şekilde anlaşılması. Etki girişimi yatırımlarının çoğu stratejik fayda gütse de tarım, atık gıda, enerji gibi alanlarda sürdürülebilirliğine odaklanan etki girişimleri hızlıca milyar dolarlık değerlemelere ulaştı.

Özetle bu yıl zor geçmiş olsa da gelecek için umut var. Girişim sermayeleri her zaman olduğu gibi yüksek getiri potansiyeline sahip yeni yatırım fırsatları aramaya devam edecek. Girişimler açısından bakıldığında yatırımcıları ikna etmek geçmişe göre daha zorlayıcı olsa da kapıda çok fırsat var. Hayat, her zaman iyi kartlara sahip olmak değil, kötü bir eli iyi oynayabilme becerisidir.