Craftgate Key Account Sales Manager Gülşah Dalkılıç ile 8 Mart Dünya Kadınlar Günü özelinde gerçekleştirdiğimiz röportaj şimdi yayında.
Cumhuriyetimizin 100. yılı sebebiyle daha da önemli hale gelen 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü için sektörümüzün kadın liderlerinin duygu ve düşüncelerini bir araya getirdiğimiz özel dosya konusu ile sizleri buluşturuyoruz. Craftgate Key Account Sales Manager Gülşah Dalkılıç ile 8 Mart Dünya Kadınlar Günü özelinde Fintechtime Mart 2023 sayısı için gerçekleştirdiğimiz röportajı aşağıda bulabilirsiniz.
Kadınların sayıca az bulunduğu fintech sektörüne girmeye nasıl karar verdiniz? Ekosistem ile kesişen kariyer öykünüzü sizden dinleyebilir miyiz?
Kariyer yolculuğum finans ve menkul kıymetler alanında farklı görevler üstlenerek başladı. 5 yıla yakın bir süre boyunca; temel ve teknik analiz eğitim süreçlerinin planlanması ve müşteri ilişkileri yönetiminde aktif rol oynadım. Ardından, finans alanındaki geleneksel yapıların atıl kalmış taraflarını ortadan kaldıran teknolojilere ilgim doğrultusunda, fintech alanına yöneldim.
Fintech sektöründeki yolculuğum Wirecard ile başladı ve onu takiben PayTR bünyesinde üstlendiğim satış ve müşteri ilişkileri yönetimi rollerinde 5,5 yıl devam etti.
Kariyerimdeki dönüm noktası olarak tanımladığım Craftgate’teki rolüm ise çok katmanlı. Yaklaşık 2 yıldır online ödeme alan işletmeleri üye işyeri olarak kazandırma, ödeme süreçlerindeki tüm ihtiyaçlarını belirleyerek iş geliştirme ve satış sonrası müşteri ilişkileri yönetiminden sorumluyum.
Şirketinizin kadın çalışan ve yöneticilere bakışı nasıl?
Craftgate’te ekip kültürümüzü eşitlik, şeffaflık, takım çalışması gibi temeller üzerine inşa ettik. Hatta, kendi içimizde birbirimizi Crafter’lar olarak tanımlıyoruz. Eşitliği temel alan bu kültür içerisinde kendi kimliklerimizle daha da güçlü olduğumuzu hissediyoruz.
Craftgate’te önceliğimiz kendi kimliklerimiz ve renklerimizle var olmamızı destekleyen kültürümüzü her daim muhafaza edebilmek. Kadın çalışan sayımız; satış, pazarlama, hukuk, muhasebe ve yazılım ekiplerimizde olmak üzere hızla yükseliyor. Büyüme yolculuğumuza da bu ilkelere inanan ve uyum sağlayabilecek takım arkadaşlarımızla devam ediyoruz.
Ne yazık ki ülkemizde çalışma hayatında cinsiyet eşitliği önemi şirketler tarafından gerektiği gibi özümsenmiş değil. Kadınlar günü; kadın çalışanlara bugüne özel hediyeler gönderdiğiniz veya etkinlikler düzenlediğiniz bir günle sınırlı kalmamalı.
Doğamız gereği erkeklerin ve kadınların bakış açıları çoğunlukla farklı olabiliyor. Bu farklılığı da kabul edip, eşitlik yerine “denklik”ten bahsetmenin daha da sağlıklı olacağına inanıyorum. Craftgate gibi denk olmaya ve çeşitliliğe büyük önem veren bir şirkette olduğum için çok şanslı hissediyorum.
Bu sektörde çalışmak isteyen kadınlar nasıl bir yol izlemeli, kendilerine neler önerirsiniz?
Sizin de ifade ettiğiniz gibi; fintech ve yazılım sektörü kadınların görece az tercih ettiği çalışma alanları. Bu durum aslında kariyer bariyerinden ziyade; tercihlerle ilişkili. Evet, ödeme zor ve teknik bir domain. Bununla birlikte doğru yerlerde, doğru kişilerle çalıştığınızda ödeme sistemlerinde uzmanlaşarak harika bir kariyer planı inşa etmek mümkün.
Kariyerinin başındaki genç kadınlara önerim; okudukları veya mezun oldukları bölümden bağımsız olarak; güçlü ve insani yanlarını keşfetmeleri. Enerjilerini hangi amaç için kullanmak istediklerine karar verip hedeflerinin peşinden gitmeleri, tecrübeli mentorlarla çalışarak öğrenmeye ve gelişmeye açık olmaları çok önemli.
Elbette onlara ilham olmak ve daha gerçekçi rol modelleri sunabilmek için kadın-erkek demeden ekosistemdeki tüm oyunculara çok iş düşüyor.
Kadınlara yönelik beklentiler hem iş hem de sosyal yaşamda oldukça yüksek, teşvik ise yok denecek kadar az. Bu konuda neler yapılabilir?
Şirketlerin cinsiyet ayrımı olmaksızın tüm çalışanlarına, güçlü yanlarını parlatacak ve gelişime açık yönlerini geliştirecek şekilde eşit imkanlar sunması gerekiyor.
Bizim ve sevdiklerimizin sağlığı ve huzuru yerinde olduğunda daha motive şekilde çalıştığımız bir gerçek. Craftgate olarak çalışan mutluluğunu önemsiyor; çalışma hayatı ile özel hayat dengesinin gözetilmesi gerektiğine inanıyoruz.
Evet, toplumsal gerçeğimiz ne yazık ki evle ilgili sorumlulukların daha ziyade kadınların üzerinde olduğu yönünde. Kadınların çalışma hayatındaki etkinliği ve sorumlulukları artarken; evdeki sorumluluklarını da yerine getirebilmeye çalışmaları çok yıpratıcı olabiliyor.
Sosyal ve kültürel hayatımızda cinsiyete dayalı sorumluluk algısının değişmesi için ülke olarak zamana ihtiyacımız var. Bununla birlikte, iş hayatında kişilerin sosyal yaşamına, ailelerine veya kendilerine ayıracakları zamana saygı duymanın önemli bir adım olacağına inanıyorum.
Hem Dünya Kadınlar Günü hem de Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlayacağımız bu özel yıl vesilesi ile duygularınızı öğrenebilir miyiz?
Günümüz iş hayatında birey odaklı yaklaşımın; tüm birimler tarafından özümsenmiş, ayrımcılığın her türlüsünü reddeden, farklılıkları zenginlik sayan ve kişilere eşit bir kariyer imkanı sunan nitelikte olması gerekiyor.
Şirketlerin bu konuyla ilgili çalışmalarını sosyal sorumluluk faaliyetlerinin ötesinde stratejik iş planlarının içine dahil etmeye başladıkları noktada değişimin başlayacağına inanıyorum.
Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlayacağımız bu özel yılda; aile, okul, iş, sosyal hayat dahil olmak üzere toplumun her alanında cinsiyet eşitliğinin olabilecek en yüksek farkındalık düzeyine gelmesini diliyorum.
