Enqura Ticari Faaliyetlerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Hasan Emre Özgür, Fintechtime Ekim sayısı için yazdı “Cumhuriyet Kadınlarına Selam Olsun!”.
Kadınların her alanda toplumumuza ve dünyaya olan katkılarını ya da karşılaştıkları zorlukları, maruz kaldıkları ayrımcılık ve hatta şiddeti yalnızca 8 Mart’ta hatırlayıp da kaleme almak yerine, Mustafa Kemal ATATÜRK’ün kurduğu Cumhuriyet’in 100. Yılında bize kazandırdıkları başarıların sonrasında sizlere hatırlatmak istedim. Türk kadınını her alanda yüceltmek, modern ve mureffeh bir toplum olma yolunda en önemli görevimiz olmalıdır ve bunun için hepimizin sorumluluk alması gereklidir.
Cumhuriyet Kadınlarına Selam Olsun!
“Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürüklenmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın!”
Mustafa Kemal ATATÜRK
Çin ve Amerika’ya kafa tutup eze eze galip geldiğimiz başka bir konu var mı acaba? Yükseldi Türk kadını, hem de ne yükselmek! Önce Voleybol Milletler Liginde Çin’i 3-1 ile yenerek tarihinde ilk kez şampiyon oldu, sonra CEV Avrupa Şampiyonası finalinde Sırbistan’ı 3-2 yenerek Cumhuriyetimizin 100. yılında Avrupa şampiyonu oldu. Hali hazırda dünya sıralamasının 1 numarası olan Kadın Voleybol Milli Takımımız, Türk spor tarihinde takım sporlarında Avrupa şampiyonu olan ilk takım olarak tarihe geçti. Medyada anıldıkları adıyla Filenin Sultanları onlar ama benim için Atatürk Cumhuriyeti’nin yılmaz, vazgeçmez, pes etmez, omuzlara tırmanarak göklere yükselen kadınları… Biz erkeklerden çok daha zor şartlarda, eşitsizlikler, baskılar, kısıtlamalar altında büyüyor ve var olmaya çalışıyorlar. Her ne kadar kadınların eğitim ve iş hayatına katılımı için bir takım çabalar olsa da hala büyük oranda erkek egemen toplumumuzda başarılı olmak, kabul görmek onlar için çok daha zor. Eski Voleybolcu Gözde Kırdar’ın, 2011 yılında, VakıfBank ile kazandıkları CEV Şampiyonlar Ligi Şampiyonluğundan daha çok o günlerde kramponunun vidası çıkan bir futbolcunun konuşulduğu örneğini veriyor. Onlar Avrupa Şampiyonu olduktan sonra tarifeli uçakla yurda döndüler ama erkek futbol milli takımımız hazırlık maçlarına bile özel uçakla gidip geliyor. Gerçekten düşündürücü…
Voleybol kadın milli takımımız, sadece dünya sıralamasının bir numarasına çıkmadı aslında. Genç Türk kızlarının gözünde rol model olarak da bir numaraya çıktı. Voleybol Federasyonu Başkanı Mehmet Akif Üstündağ, genç kızlarımızın %80’inden fazlasının Voleybol sporunu tercih ettiğini söylüyor. New York Times kadın milli takımımız için, ‘Destekçileri onları güçlü kadının kusursuz sembolleri olarak görüyor’ diyor. Türk voleybolunun yıllardır özellikle kadınlarda kaydettiği başarı sadece milli takımlardan ibaret değil. CEV Kadınlar Şampiyonlar Ligi 2022-23 sezonunda yarı finale kalan dört takımdan üçü Türkiye’dendi. Bu istikrarlı başarıyı yaratan sebepler, voleybol yorumcularına göre bu spora yapılan planlı ve bilinçli yatırımlarda gizli. Türk milletinin göğsünü kabartan, Türk kadınının başarabileceklerini tüm dünyaya ispat eden, genç kızlarımıza örnek olan, hepimize ilham veren genç sporcularımıza gönülden teşekkür ediyoruz.
Finans dünyasında kadınlar yükselişte ancak halen yeterli değil
Gelelim Finans ve girişim ekosistemine. Türk kadının başarabildiklerini gördüğümüze göre, Finans dünyasındaki kadın yöneticileri ve kadın girişimcileri artırmak zorunda olduğumuz aşikar. Her ne kadar bazı başarılı örnekler olsa da, ülkemizde kadın girişimcilerin oranı sadece %14 gibi bir seviyede. Bu oran dünya genelinde ise %34 olarak görülüyor. Buna karşılık, kurucuları arasında kadınların da olduğu girişimler, yalnız erkek kuruculu girişimlere oranla %25 daha yüksek değerleme sağlıyor.
Türkiye’de kadın girişimcilerin hayallerini gerçekleştirmede ve belli bir ölçeğe ulaşmada karşılaştıkları en büyük zorluk finansmana erişim olarak görülüyor. Yaratıcı bir fikri ve bu fikri hayata geçirmek için gerekli donanımı ve cesareti olan kadınlar finansal destek bulamadığı için kendi işini kuramıyor. Ülkemizde son yıllarda Trendyol, İnsider, Spyke Games, Colendi gibi kadınların kurucu ya da kurucu ortak olduğu yüksek tutarlı yatırımlar almış güzel örnekler bulunsa da, genele baktığınızda 2022 yılında ülkemizde yapılan yatırımların sadece %25’inin en az 1 kadın kurucu ortağının olduğu görebiliriz. Yatırım alan 322 girişimin toplam 633 kurucu ortağı var. 633 kurucu ortağın 105’i (%16) kadın, 557’si (%84) erkeklerden oluştu. (Kaynak: 2022-StartupCentrum Turkish Startup Ecosystem Investment Report). Gidecek daha çok yolumuz olduğu açık. Ekonomiye kazandıracağımız daha fazla kadın girişimci, daha fazla üretim, daha fazla istihdam, dolayısıyla ülke ekonomisine daha fazla katkı anlamına gelecektir.
Diğer yandan Türk Bankacılık sektöründe 1963 yılında % 27 olan kadın çalışan oranının 2022 Eylül sonu itibariyla % 52’ye vardığı görülse de yönetim kurulu başkanı, yönetim kurulu üyesi, genel müdür ve genel müdür yardımcısı görevlerindeki kadın oranının bugün sadece % 19 olması yönetim kademelerinde halen cinsiyet eşitliğinin sağlanamadığını gösteriyor.
Kadınların sektöre katacağı çok şey var
Çeşitlilik ve Yaratıcılık
Kadınlar, sektöre getirdikleri farklı bakış açıları ve deneyimleri ile yenilik ve yaratıcılık konusunda önemli bir rol oynayacaktır. Finansal hizmetlerin daha erişilebilir ve kullanıcı dostu hale gelmesini sağlamak için bu dönüşümün ön saflarında yer alarak sektöre değerli katkılarda bulunacaklardır.
Cinsiyet Eşitsizliği ile Mücadele
Sektörde cinsiyet eşitsizliği ile mücadelede önemli bir öncü rol üstlenecek ve bu alanda daha fazla kadının yer almasını teşvik ederken kendi başarılarıyla genç kadınlara ilham verecektir
İş birliği ve network
Kadınlar, işbirliği ve network oluşturma konusunda aktif rol oynayaca, mentorluk programları ile diğer kadınları destekleyerek sektörde daha fazla kadının lider pozisyonlara yükselmesine yardımcı olacak, bu da sektörün daha dengeli ve çeşitli olmasına katkı sağlayacaktır.
Kadınların her alanda toplumumuza ve dünyaya olan katkılarını ya da karşılaştıkları zorlukları, maruz kaldıkları ayrımcılık ve hatta şiddeti yalnızca 8 Mart’ta hatırlayıp da kaleme almak yerine, Mustafa Kemal ATATÜRK’ün kurduğu Cumhuriyet’in 100. Yılında bize kazandırdıkları başarıların sonrasında sizlere hatırlatmak istedim. Türk kadınını her alanda yüceltmek, modern ve mureffeh bir toplum olma yolunda en önemli görevimiz olmalıdır ve bunun için hepimizin sorumluluk alması gereklidir.
