Yıldız Holding Kurumsal Strateji, İş Geliştirme ve M&A Transformation Head Cem Aydede, Fintechtime Mart sayısı için yazdı “Fintech’te Dijital Türk Lirası: TCMB’nin Değerlendirme Raporu Analizi”.

TCMB’nin sitesinde kolayca erişilebilir olan Dijital Türk Lirası Birinci Faz Değerlendirme Raporu’nu okumanızı öneriyorum. Faz 1 dahilindeki paylaşılan kritik bulgular ile önümüzdeki senelerde ülkemizdeki fintech piyasasındaki M&A ve yeni girişim / ortaklıkların doğmasında bağlantı olacağını düşünüyorum.

 

Fintech’te Dijital Türk Lirası: TCMB’nin Değerlendirme Raporu Analizi

2023 yılı sonunda Fintechtime’da yazdığım “Dijital Türk Lirası ile Fintech’te 2024: Yol Haritası ve Beklentiler” başlıklı yazımı hazırlarken TCMB, Dijital Türk Lirası Faz 1 çalışmalarının 2023 yılı içerisinde sonlanarak 2024 yılında Faz 2 çalışmalarına geçileceği bilgisini paylaşmıştı.

Dijital Türk Lirası ile Fintech’te 2024: Yol Haritası ve Beklentiler

 

Yazımı tamamlamamdan kısa süre sonra TCMB, Faz 1 çalışmaları kapsamı ve Dijital Türk Lirası’nın (dijital para) yol haritasını tüm detayları ile aktardığı kapsamlı raporunu 2024 yılına girmeye saatler kala kamu ile paylaştı. Rapor beklendiği gibi Faz 1 çalışmalarının tamamlanması ve kapsam dahilindeki çalışmaların detaylarını içermekle birlikte dijital paranın perakende ve toptan ödemelerde nasıl yönetileceği ile ilgili de bize bir yön göstermiş oldu. Kapsam detayında dijital paranın blokzincir teknolojisi üzerinde dağıtımının yapılması için gereken altyapı çalışmalarının gerçekleştirilmesinin ve güvenlik önlemlerinin alınmasının yanında iki önemli çalışma da paylaşıldı. Bunlardan birincisi prototip dijital kimlik sisteminin dijital para sistemine entegrasyonunun yapılması, ikincisi ise dijital paranın işlemleri için gerekli dijital cüzdan uygulamasının tasarlanması ve geliştirilmesi. Bu noktada TCMB’nın dijital paranın devreye alınmasında, toptan ve perakende alanlarına adapte edilmesinde EFT ve FAST süreçlerinde olduğu gibi yol gösterici ve gözetimci rolleri üstleneceğini söylemek doğru olacaktır.

2024 yılında dijital para çalışmalarında 2. Faza geçileceği ve bu kapsamda dijital para ile ilgili hukuki çerçevenin netleştirilmesi, aracı kurumlar ile entegrasyon kapsamlarının belirlenmesi, donanım cüzdanlar, çevrimdışı ödemeler ve birlikte çalışılabilirlik konularının netleştirilmesine odaklanılacaktır. Faz 1 temasını TCMB “Temel Bileşenler ve Deney Ortamları” olarak belirlemişken Faz 2’ye “Hedeflenen Bütün Gereksinimler” denmiştir. Faz 3 ise “Tedavül Kararı Aşaması ve Yaygınlaştırılma” olarak adlandırılmıştır. Bu aşamada sertifikasyon ve lisanslama, aşamalı olarak yaygınlaştırma gibi aksiyonlar bulunuyor. Bu 3 fazlı hazırlık çalışmalarını ve 1. kısmın başarılı bir şekilde tamamlandığını düşünürsek 2013 yılında çıkarılan 6493 ödeme hizmetleri ve elektronik para kanunu sonrasında gözlemlediğimiz elektronik para kuruluşları gibi piyasaya yayılıma başlayacak yeni bir finansal teknoloji ile karşılaşacağız. Peki toptan ve perakende uygulamalarındaki mevcut teknolojilerden gündelik kullanım, güvenlik ve yeni müşteri edinme kolaylığı bakımından hayatımızda neler değişecek? Sizlerle bunlarla ilgili öngörülerimi paylaşmaya çalışacağım.

 

Dijital Türk Lirası’nın Kullanımı: There is an App for that!

Günümüzde internetten alışveriş yapmak veya birine para göndermek için potansiyel çözümleri düşündüğümüzde, bankaların dijital şube çözümleri, dijital bankalar ve elektronik para lisanslı dijital cüzdan uygulamalarının sağladığı çözümlerden bahsedebiliriz. Anlık ihtiyaç gibi küçük ödemelerde en hızlı çözümün elektronik para cüzdanları olduğunu söyleyebiliriz. Burada ülkemizde oturmuş bir dijital deneyim bulunuyor; uygulamayı telefona indirmek, telefon numarasına gelen SMS ile doğrulama yapmak, bir ön ödemeli kart oluşturmak ve bu karta para yükleyerek harcamak. Aslında ülkemizdeki finansal teknoloji alandındaki ilerlemenin birinci dünya ülkelerinin bile üzerinde sayılabilir olması nedeniyle şu anda işlemlerin dijitalde çözümlenme deneyimleri, hızı ve güvenliğini yeterli sayabiliriz. Dijital Türk Lirası’nın getireceği yenilikleri bu süreçlerin bir üst modeli olarak değil tamamen yeniden yapılandırılması olarak düşünmek daha doğru olur. Yani Blackberry telefonların evrimleşmesi yerine ilk iPhone’un piyasaya sürülerek akıllı telefonların ne olduğu algısını ve yapısını tamamen değiştirmesine benzer bir durumun söz konusu olacağını söyleyebiliriz.

TCMB Faz 1 çalışmaları kapsamında perakende kullanımını iki modül ile özetleyebiliriz. Birincisi dijital kimlik sistemi, ikincisi ise cüzdan uygulaması. Bir elektronik para kuruluşunda veya bankadaki para transfer işlemlerinde problem oluştuğunda hesap sahibi ile banka / cüzdan işleticisinin her zaman fiziksel ortamda bir araya gelerek kimlik ibraz etme, kullanıcı doğrulama gibi opsiyonları bulunmaktadır. Ancak Dijital Türk Lirası tamamen dijital ortamda ihraç edilen bir para olacağı için doğrulama süreçlerinin de dijitalleşmesi gerekmektedir. Bu noktada TCMB’nin sunduğu çözüm olan dijital kimlik sistemi, kullanıcıların Kullanıcı Egemen Kimlik (KEK) adı verilen dağıtık defter yapısı mantığında inşa edilmiş bir yapıdır. KEK modeli içerisinde kullanıcılar kişisel bilgilerini kendi cüzdanlarında saklayabilecek ve tüm kontrolü elinde tutabilecektir. Bu bilgilerin Doğrulanabilir Temin Belgeleri (DTB) olarak saklanması planlanıyor. DTB’ye örnek olarak, fotoğrafımız, TCKN’miz, Üniversite veya Lise diplomalarımız, ehliyetimiz vb. kurumlarca doğrulanabilir tüm bilgilerimiz bir DTB olabilmektedir. Bu bilgileri içeren KEK’te kullanıcı tanımlanabilmesi için Merkezi Olmayan Tanımlayıcı (MOTA) kullanılması planlanmaktadır. Her kullanıcının eşsiz bir alfanümerik MOTA değerinin olacağını düşünebiliriz. Özetle dijital kimlik sisteminde her birimizin KEK dahilinde değişik DTB’lerimiz ve oluşturduğumuz MOTA’larımız olacak. TCKN’miz gibi olacak bu MOTA’yı istediğimiz kişi ve kurumlar ile paylaşmakta özgür olacağız. Cüzdan uygulamasına mobil uygulama indirerek erişim sağlayacağımız planlanmaktadır. Bu uygulama içerisinde para transferi, ödeme, para isteme, işlem geçmişini sorgulama ve sahip olunan DTB’leri görüntüleyebilme işlemlerinin yapılabilmesi planlanıyor. Pratik olarak uygulama indirildiğinde MOTA değeri tanımlanarak kullanıcılara iki anahtar verilecektir. Kripto işlemlerden alışık olduğumuz gibi kimseyle paylaşmamamız gereken bir gizli anahtar ve işlemleri gerçekleştirirken kullanacağımız bir açık anahtar bulunacaktır.

 

Dijital para ile ödeme süreçleri

Alışveriş yaptığımız online ve offline alanları düşünelim; bir internet sitesinden alışveriş yaparken Sanal POS’lar ve bu POS’lardan ödeme alımı kolaylaştıran masterpass gibi geçit uygulamaları bulunurken perakende mağazalarında kredi / debit kartları ile ödeme alınacak POS’lar veya loyalty / cüzdan çözümleri dahilinde ödeme alınacak barkod okuyucuların bulunduğunu söyleyebiliriz. Dijital para ile bu ödemerin dağıtık sistemler üzerinde bulunacağı ve bu tip POS yapılarından bağımsız paydaşlar arasında para geçişine izin vereceğini düşünürsek buradaki ödeme süreçlerinin nasıl olacağını netleştirmek ve piyasada yayılımını sağlamak adaptasyonun sağlanması ve alışveriş süreçlerinin güvenliğinin sağlanması için önemli olacaktır. IMF’de yayınlanan 2022 Eylül tarihli John Kiff’in kaleminden “Taking Digital Currencies Offline” makalesinde birçok ülkenin offline harcamalarda dijital paranın güvenliğini sağlamak için evrensel güvenlik sağlayıcı cihazları araştırdığını paylaşıyor. Dijital para sürecinde TCMB gözünde hepimiz bir MOTA kodu olacağımız ve bizim kim olduğumuzu TCMB’nin bilmeyeceğini düşünürsek, uygulamalarımızdaki anahtarların güvenliği, mağazalardaki offline dijital paraların muhafaza edilmesini sağlayacak ortamlar işin yayılması ve adaptasyonunun sağlanmasında önemli noktalar olarak göze çarpıyor.

 

Üçüncü faza doğru: Dijital Türk Lirası yaygınlaştırılması için beklentiler

Türkiye Bankalar Birliği’nin Mart 2023’de paylaştığı raporunda aktif dijital bankacılık müşteri sayısının yaklaşık 100 milyon kişiye ulaştığı paylaşılmıştır. Bunun yanında dünyada kripto para adaptasyonu en yüksek ülke olduğumuzu da düşünürsek Dijital Türk Lirası’nın lisans ve sertifikasyonları ile açıklanacak yayılım planından sonra perakende kullanımında hızlı bir artış ile pozitif ivmeli bir adaptasyon grafiğinin oluşacağını öngörebiliriz. Adaptasyonun hızlı olması için TCMB Faz 1 kapsamında dijital paranın mevduata, mevduatın da dijital paraya dönüşümünün mümkün olacağını paylaşmıştır. Buna ek olarak dijital paranın dijital varlıklar ile entegre olmasının da planlandığı paylaşılmıştır. Neticede dijital para adaptasyonu ile sahip olduğumuz menkullerin dijital varlıklara çevrilmesi ve bu sahipliğin dijital ortamlarda el değiştirebilinmesinin sağlanmasının doğru orantılı olacağını düşünmekteyim. Bu doğrultuda TCMB’nin Faz 2 çalışmalarını yakından takip ederek pratik denemelerin performanslarını, ilgili kanun çalışmalarını, sisteme dahil olacak üçüncü partilerin alması gereken lisans ve sertifikalardaki gelişmeleri paylaşmaya gayret göstereceğim. Bu sırada TCMB’nin sitesinde kolayca erişilebilir olan Dijital Türk Lirası Birinci Faz Değerlendirme Raporu’nu okumanızı öneriyorum. Faz 1 dahilindeki paylaşılan kritik bulgular ile önümüzdeki senelerde ülkemizdeki fintech piyasasındaki M&A ve yeni girişim / ortaklıkların doğmasında bağlantı olacağını düşünüyorum.