Finberg Yatırım ve Strateji Direktörü Gaye Or ile Fintechtime Mayıs sayısı için hazırladığımız “Yeni Nesil Fintek Dalgası: Türkiye’de Yükselen Yıldızlar” dosya konusu kapsamında özel bir röportaj gerçekleştirdik. 

Finberg’in Yatırım ve Strateji Direktörü Gaye Or ile bir araya gelerek görüşlerini dinledik. Fintek girişimlerinin yatırımcı gözünden nasıl değerlendirildiğini ve gelecek projeksiyonlarını anlamak için sorularımızı kendisine yönelttik.

 

Kendinizi bir yatırımcı olarak nasıl tanımlarsınız? Yatırım yaparken öncelikli olarak odaklandığınız değerler ve stratejiler nelerdir?

İş geliştirme ve pazarlama kökenli biri olarak, bir girişime sadece rakamsal metriklerle değil, sahadaki karşılığını da düşünerek yaklaşıyorum. Kâğıt üstündeki büyüme kadar, ekibin bu büyümeyi sahada ne kadar hayata geçirebileceği de benim için belirleyici. Pazarı iyi okuyan ve hedef kitlesine ulaşma yöntemleri konusunda yaratıcı, cesur adımlar atmaktan korkmayan ekiplerle daha hızlı bağ kuruyorum.
Bu nedenle yatırımcı kimliğim, stratejik ortaklıklar kurabilen, gelir modelini net kurgulamış ve pazarlama-büyüme kası güçlü girişimleri erken aşamada ayırt edebilme üzerine kurulu.

 

Yatırım yaparken özellikle hangi teknoloji ve altyapılara sahip fintek projelerini tercih ediyorsunuz?

Servis bankacılığı (BaaS), açık bankacılık API’leri gibi yapılar özellikle ilgimi çekiyor. KOBİ’lere yönelik finansal altyapı çözümleri ile embedded finance modelleri de önümüzdeki dönemin temel yapıtaşları arasında yer alıyor. Ancak yapay zekânın neredeyse her alana entegre olmasıyla birlikte, finteklerin asıl fark yarattığı alan olan “kullanıcı deneyimi”ne yeniden odaklanmak her zamankinden daha kritik hale geldi. Teknoloji önemli ama bunu nasıl sunduğunuz, nasıl paketlediğiniz her şeyden daha önemli. Çünkü teknoloji eskisinden de daha ulaşılabilir noktada.

 

Son dönemde Türkiye’de öne çıkan fintek girişimlerinin ortak özellikleri hakkında neler söylemek istersiniz? Bu özellikler, yatırımcılar için nasıl bir fırsat yaratıyor?

Türkiye’de sektör fark etmeksizin tüm girişimlerin en öne çıkan özelliği adaptasyon hızları. Ürün geliştirme süreçleri hızlı ve kullanıcı kazanımı konusundaki refleksleri oldukça güçlü. Bu da yatırımcılar için potansiyeli yüksek yapılar ortaya çıkarıyor.

 

Yatırımcılar, fintek girişimlerinde genellikle hangi kritik faktörlere odaklanıyor? Hem teknolojik hem de finansal açıdan nasıl bir değer önerisi görmek istiyorlar?

Yatırımcılar artık ayakları yere basan iş modelleri görmek istiyor. Müşteri kazanım maliyetleri, pazara giriş stratejisi, ürün haritası, yatırımın nasıl kullanılacağı gibi konular ekibin fikri hayata geçirme kapasitesini anlamada kritik rol oynuyor. Yeni girişimler, özellikle de gençler teknolojinin önemini çok iyi anlıyor ve bunu ortaya koyuyor. Fakat fintek dünyası ilgi çekmesine ve çok sayıda oyuncusuna rağmen zor bir oyun alanı. Bu nedenle yatırımcılar hem rakamlara hem de regülasyonlara hakim ekipler görmek istiyorlar.  Ürün değil sistem kurmaya çalışan ekipler çok kıymetli.

 

Finberg Yatırım ve Strateji Direktörü Gaye Or

Finberg Yatırım ve Strateji Direktörü Gaye Or

Türkiye’nin fintek sahnesinde global başarı şansını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye’nin pazar dinamikleri, girişimlerin global pazara açılmasında nasıl bir rol oynuyor?

Türkiye, yıllardır ürün ve servis altyapısı konusunda önde gelen ülkelerden biri; bunda bankacılık hizmetlerinin çok gelişmiş olmasının büyük payı var. Ancak bu avantaj, girişimcilerin zaman zaman iki temel noktada hata yapmasına neden olabiliyor. İlk olarak, Türkiye’deki kullanıcılar çok geniş bir ürün yelpazesine alışık. Oysa globalde, yalnızca bir probleme odaklanan ve örneğin sadece para transferi gibi bile dar bir alanda uzmanlaşarak başarıya ulaşan birçok girişim örneği var.

İkinci bariyer ise yerelleşme: Türkiye dinamik bir test ortamı sunsa da, global pazarlarda başarılı olmak için yalnızca ürünü değil, stratejiyi yerelleştirmek gerekiyor. Çünkü farklı ülkelerde benzer problemler karşısında benzer çözümlere ihtiyaç olsa da, dil çevirisi yeterli değil; işin içinde kullanıcı alışkanlıklarını yeniden yorumlama süreci de var. Kısaca tercüme yetmez, kültüre uyum sağlamalısınız.

 

Radarınızda olup, henüz fazla dikkat çekmeyen ancak potansiyel barındıran fintek girişimleri var mı? (Varsa hangileri? Bu girişimlerin güçlü yönlerini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Evet, özellikle farklı segmentlere yönelik finansal erişim çözümleri geliştiren ve altyapı tarafında çalışan birkaç girişimi yakından takip ediyorum. Henüz çok görünür olmasa doğru kurgularla gelen projeler var ve önümüzdeki dönemde bu ekiplerin sesini daha fazla duyacağımıza inanıyorum. Ayrıca bazı fintek şirketleri temel finansal servislerin dışına çıkıp sunulan hizmetleri e-ticaret, sağlık, tarım gibi alanlarla birleştirip güzel ve etkili ürün kombinasyonları ortaya koyuyor. Bu gelişmeleri de yakından takip ediyorum.

 

Önümüzdeki yıl büyük çıkış yapacak bir girişim öngörünüz var mı? Bu girişimin sektördeki mevcut eğilimlerle ne kadar uyumlu olduğunu düşünüyorsunuz?

Türkiye’de ödeme sistemleri, sigorta, krediler ve B2B alanlarında birkaç girişimin önümüzdeki sene çok konuşulacağını düşünüyorum. Şu an sektördeki eğilimlerin dışına çıkıp da yıldızlaşabilecek girişim sayısı çok az. Geçiş sürecindeyiz, bu dönemde yeni modeller doğuyor.

 

Son dönemde fintek projelerinin sunduğu yenilikler sizce ne kadar umut vadediyor? Özellikle hangi alanlarda daha fazla büyüme bekliyorsunuz?

Oldukça umut vadediyor. Eskiden fintek dediğimiz akla sadece  sadece ödeme sistemleri geliyordu, artık bütçe yönetiminden kimlik doğrulamaya, fraud kontrolünden sigortaya çok sayıda girişim görüyoruz. Kullanıcı deneyimini sadeleştiren ve KOBİ’lere zaman kazandıran çözümler bence büyümeye en açık alanlar. Ayrıca regülasyonla uyumlu büyüyebilen projelerin uzun vadeli değeri çok daha fazla olacak.

 

Eğer bir fintek girişimi olsaydınız, hangi sektörde faaliyet gösterirdiniz ve neden? Bu girişimi, gelecekteki yatırımcılara nasıl tanıtırdınız?

Ya finansal altyapı sunan bir B2B girişimi olurdum ya da çok temel bir bankacılık / finansal servisi alıp bunun kullanıcı deneyimi üzerinde oynardım. Her halükârda da yatırımcıya söyleyeceğim şey görünmez bir ürün olduğum olurdu. Çünkü finansal teknoloji dünyasında ne kadar görünmezseniz o kadar başarılısınız.