Lidio Kurucu Ortak & CEO’su Emre Güzer ile Fintechtime Ekim sayısı için gerçekleştirdiğimiz kapak röportajı yayında.
“Lidio, dijital ve fiziksel satış kanallarını tek panelde buluşturarak işletmelere operasyonel verimlilik ve stratejik büyüme desteği sunuyor. Kurucu Ortak ve CEO Emre Güzer, 2025’i “doğru büyüme vizyonuyla” kapatmayı hedeflerken ödemelerin geleceğine dair iddiasını vurguluyor: “Ödemelerin görünmezleştiği, güvenli ve kişiselleştirilmiş deneyimler sınırlar arası ticarette en kritik rekabet alanı olacak. Biz de oyunu kökten değiştirmek için var gücümüzle çalışıyoruz.” Lidio Pass’in 4 milyon kullanıcıya ulaşarak “tek tıkla ödeme”yi Türkiye’nin en büyük alternatif ödeme yöntemlerinden biri haline getirdiğini hatırlatan Güzer, şirketin yeni dönemde küresel pazarlarda daha görünür olacağına dikkat çekiyor. Biz de bu vizyonu ve önümüzdeki dönemin yol haritasını konuşmak üzere Emre Güzer ile bir araya geldik.”
Zor bir yıldı, son çeyreğe girdik. Hem Lidio cephesinde hem de fintek sektöründe son düzlük nasıl görünüyor? İlk olarak genel değerlendirme alalım.
2025, fintech sektörü için temkinli ancak stratejik bir yıl oldu. Bu yıl yapılan yatırımlar, alınan aksiyonlar tüm ekosistemin yeni yılı daha sağlıklı bir büyüme ile geçireceğinin habercisi niteliğinde diyebilirim. Bu dönemde yatırımların da seçici ilerlediğini gözlemledik, son çeyreğe girerken odak noktamız “doğru büyüme” vizyonunu sürdürmek olacak. Lidio olarak hem dijital hem fiziksel satış kanallarını tek panelden yöneten altyapımızla işletmelere operasyonel verimlilik sunmaya devam ediyoruz. Ödemelerin görünmezleştiği, güvenli ve kişiselleştirilmiş deneyimler, sınırlar arası ödemeler son düzlüğün en önemli başlıkları olacak. Bunlar sıkça dile getirilen ama dengesiz fiyat rekabeti yüzünden üzerine yeterince değer inşa edilemeyen konular olarak karşımıza çıkıyor. Burada oyunu kökten değiştirmek için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.
Sektördeki en büyük zorluk artık sadece teknoloji üretmek değil; işletmelerin büyüme hedeflerine stratejik düzeyde temas edebilen bir çözüm ortağı olabilmek. Fintech, bugün sadece ödeme almayı kolaylaştıran bir yapı olmaktan çıktı; işin kendisini dönüştüren ve yeniden tanımlayan bir strateji aracı haline geldi. Biz de Lidio olarak bu dönüşümde, teknolojinin ötesine geçerek işletmelere sürdürülebilir büyüme yolculuklarında gerçek bir yol arkadaşlığı sunmayı önemsiyoruz.
Lidio Pass çözümünüzü Türkiye’nin en büyük Alternatif Ödeme Yöntemine dönüştürürken ürün kapsamı, kullanıcı akışı ve fiyatlamada hangi değişimleri yaptınız; bu dönüşüm müşterinin deneyimine hangi başlıklarda yansıyor?

Biz Lidio olarak bu evrimleşmeyi önceden görmüş, hazırlıklı olmanın önemini fark etmiş ve alternatif ödeme yöntemlerinin (APM) yaygınlaştığı bir yapıya hem düşünce hem de teknoloji olarak hazırlanmıştık. Bu dönüşüm sürecinin müşteri deneyimine en büyük etkisi sadeleştirilmiş kullanıcı akışları oldu, biz de bu sayede işlem adımlarını görünmez hale getiriyoruz. Daha net ifade etmek gerekirse; Lidio Pass’i yalnızca bir kart saklama çözümü olarak konumlamaktan çıkardık; bugün artık Türkiye’nin en büyük alternatif ödeme yöntemlerinden birisi olarak işlem görüyor. Bu dönüşümde üç ana değişim öne çıkıyor:
Ürün kapsamı: Lidio Pass artık yalnızca saklı kartlara dayalı tek tıkla ödeme değil; 4 milyon kullanıcının erişebildiği bir alternatif ödeme yöntemi. Kartların yanı sıra çok yakında kredi ve açık bankacılık tabanlı ödeme seçeneklerini de Lidio Pass çatısı altında sunacağız. Böylece işletmeler, tüketicilerine karttan havaleye kadar farklı kanallarda aynı güvenli deneyimi “tek tık” avantajıyla sunabilecek.
Kullanıcı akışı: Tüketici tarafında ödeme adımlarını sadeleştirdik; Lidio Pass kullanıcıları farklı iş yerlerinde kart bilgilerini yeniden girmeden tek tıkla ödeme yapabiliyor. Bu akış önümüzdeki dönemde kredi ve havale ile ödeme seçeneklerinin de eklenmesiyle daha esnek hale gelecek. İşletmeler için de hiçbir ek entegrasyona gerek kalmadan bu kullanıcı havuzuna erişim imkânı sağlıyoruz. Kullanıcılarımız dilediği ödeme argümanıyla Lidio Pass çatısı altında, tek tıkla ödeme yaparken işletmelerimiz de bu işlemlere ilişkin senkron diğer çözümlerimizi deneyimleme imkanı bulacak.
Fiyatlama: Kart saklama ürünü mantığından çıkıp bir APM’e dönüştüğümüzde, iş yerlerine esnek ve değer odaklı modeller geliştirdik. Burada yalnızca işlem ücretlerinden değil, Lidio Pass’in getirdiği hazır müşteri kitlesinden elde edilen kazanç da denklemin bir parçası. İş yerleri, 4 milyon tüketiciye ulaşma avantajını fiyatlamada net olarak görebiliyor.
Bu dönüşümün müşteri deneyimine yansıması ise çok net: hız, güven ve çeşitlilik. Tüketici tek tıkla ya da farklı kanallarla pürüzsüz alışveriş yaparken, iş yerleri yeni müşteriler kazanıyor ve daha yüksek dönüşüm oranı elde ediyor.
Lidio Pass’in 4 milyon kullanıcılı havuzu işletmelere hangi tür katkıları sağlıyor; hangi sektörlerde bu katkı daha görünür oluyor?
Lidio Pass’in 4 milyon kullanıcıya ulaşan havuzu, işletmelere yalnızca daha yüksek işlem hacmi değil, aynı zamanda sürdürülebilir bir müşteri bağlılığı da kazandırıyor. Kart bilgisi girme zorunluluğunu ortadan kaldıran güvenli altyapımız üzerinde çalışan tek tıkla ödeme deneyimi, özellikle mobil ve web kanallarında dönüşüm oranlarını yüzde 20’nin üzerinde artırıyor. Tek sözleşme ve kolay entegrasyon avantajıyla 24 saat içinde hayata geçirilebilen bu yapı, işletmelere sadece teknik kolaylık değil, aynı zamanda stratejik bir rekabet üstünlüğü sağlıyor. Lidio Pass üzerinde müşterilerin kartlarını güvenli şekilde saklamak mümkün ve aynı zamanda her alışverişte yeniden bilgi girme ihtiyacını ortadan kaldırıyor; bu da kullanıcı yolculuğunda sadakati ve tekrar eden alışveriş davranışını güçlendiriyor. Katma değerli servisler arasında müşteri onayıyla tekrarlayan aidat, dönem borcu, abonelik ve taksit ödemelerinin tek tıkla saniyeler içinde tahsil edilebilmesi, Lidio Pass’in öne çıkan en kritik katkılarından biri. Lidio’nun lisansını açık bankacılığa genişletmek üzere çalışmalarımız sürüyor. Bu genişlemeyi müteakip Lidio Pass altından havale ile yapılan işlemler, Pass güvencesi ve keskinliği ile işletmelerin hesabına aynı gün aktarılacak. Buradaki manuel operasyon süreçlerini de tamamen ortadan kaldıracağız. En son aşamada bu hizmeti sağlayabilen bankalarımız ile birlikte gerçek zamanlı kredi çözümlerini tek tıkla ödemeye indirgeyeceğiz ve Lidio Pass servislerimizden birisi haline getireceğiz. Bu özellikler, özellikle e-ticaret, dijital servisler, perakende ve abonelik modellerinin yoğun olduğu sektörlerde çok daha net şekilde görünür hale geliyor.
Kısacası Lidio Pass, milyonlarca kullanıcının tercih ettiği güvenli ve hızlı bir ödeme altyapısını işletmeler için sadakat, yüksek dönüşüm ve işlem kolaylığı sağlayan stratejik bir büyüme aracına dönüştürüyor diyebiliriz.
“Güvenli ve tek tıkla” ödeme yaklaşımınız kullanıcı yolculuğunda nasıl kurgulanıyor; ikna edici kırılma anını nasıl tanımlarsınız?
Kullanıcı yolculuğunda en kritik kırılma anı, ödeme sırasında yaşanan deneyimdir. Kart bilgisi girme zorunluluğunu ortadan kaldıran, havale ile yapılan ödemelerdeki sektör ortalaması yüzde 15’in üzerinde, kullanıcı kaynaklı olabilecek hataları ortadan kaldıran çözümümüz ile müşterinin markaya bağlılığını artırıyor. Buradaki ikna edici noktanın güvenliğin kullanıcıya hissettirilmeden, hızla sağlanabilmesi olduğunu gözlemliyoruz.
Lidio Pass’in sadakat odaklı servisleri (kampanya, cüzdan, puan vb.) satışa ve müşteri bağlılığına nasıl etki ediyor?
Sadakat servisleri aslında ödemenin sadece bir teknik işlem olmaktan çıkması demek, markayla tüketici arasında bağ kurulan bir temas noktası yaratıyoruz. Kampanya, cüzdan ve puan entegrasyonları satışları artırırken, kullanıcıların markaya geri dönüş oranlarını da yükseltiyor.
Kart, kredi, havale/EFT ve açık bankacılık seçeneklerini tek Pass deneyiminde nasıl konumlandırıyorsunuz; kullanıcı farklı senaryolarda hangi yolu tercih ediyor?
Lidio Pass’i yalnızca bir ödeme yöntemi değil, kapsayıcı bir ödeme deneyimi olarak kurguluyoruz. Buradaki amacımız, tüketicinin farklı senaryolarda ihtiyaç duyabileceği tüm yolları tek çatı altında toplamak.
- Kartla Ödeme: Tek tıkla ödeme deneyimi özellikle hızlı alışverişlerde ve mobil cihazlarda öne çıkıyor. Pass havuzundaki saklı kartlar sayesinde kullanıcı hiçbir adımda takılmadan işlemini tamamlıyor.
- Kredi Seçenekleri: Yakında canlıya alacağımız kredi entegrasyonları, kullanıcının o anki likidite ihtiyacını karşılamasına imkân verecek. Böylece yüksek tutarlı alışverişlerde “şimdi al, daha sonra öde” mantığında kolaylık sağlayacağız.
- Havale/EFT: Daha büyük meblağlı ödemelerde güven ve kontrol duygusu önemli. Pass üzerinden kullanıcılar bankalarından anında havale/EFT ile ödeme yapabiliyor. Bu yöntem aynı zamanda kredi kartı kullanmayan ya da kart bilgilerini paylaşmak istemeyen tüketiciler için güvenli bir alternatif sunuyor; bu kitle de Lidio Pass sayesinde rahatlıkla alışveriş yapabiliyor.
Bütün bu seçenekleri tek bir Pass deneyiminde topladığımız için kullanıcı hangi yöntemi seçerse seçsin, marka ile ilişkisi kesintisiz ve güvenli bir şekilde ilerliyor.
İşletmeler içinse avantaj şu: Her farklı ödeme yönteminde aynı kullanıcı havuzuna erişim devam ediyor.
Kısacası, Pass tüketicinin alışkanlıklarına göre şekillenen; kart, kredi, havale/EFT ya da açık bankacılık fark etmeksizin tek merkezden yönetilen çok kanallı bir ödeme deneyimi sunuyor.
Yakında devreye alınacak entegre kredi ve açık bankacılık çözümleriniz işletmelere hangi başlıklarda fayda sunacak; hayata geçişte nasıl bir destek modeli öngörüyorsunuz?
Entegre kredi ve açık bankacılık çözümleri, işletmelere yeni gelir kapıları açarken kullanıcıya finansal özgürlük sağlayacak. Bu süreçte işletmelere regülasyon uyumu, teknik entegrasyon ve operasyonel eğitim desteği vererek sorunsuz geçiş hedefliyoruz.
Smart Switch hangi durumlarda devreye giriyor; süreklilik ve kabul tarafında yarattığı katkıyı nasıl tarif edersiniz?

Emre Güzer, “Smart Switch, “ödemelerde sınırsız özgürlük” vizyonumuzun en somut örneklerinden biri olarak, her ölçekte işletmenin güvenli, verimli ve sürekli tahsilat yapabilmesini sağlıyor.”
Smart Switch, ödeme akışında herhangi bir hata ya da kesinti yaşandığında saniyenin onda biri kadar kısa sürede devreye girerek işlemi alternatif banka veya ödeme kuruluşlarına yeniden yönlendiriyor. Böylece reddedilen bir işlem, kullanıcı fark etmeden defalarca en uygun POS’a deneniyor ve başarılı şekilde sonuçlandırılıyor. Bu sayede hem işlem sürekliliği korunuyor hem de kabul oranları ciddi şekilde artıyor.
Türkiye’nin en gelişmiş Akıllı POS Yönlendirme altyapısını sunan Lidio Smart Switch, yalnızca hatalı işlemleri tekrar denemekle kalmıyor; işletmeler isterlerse tüm işlemlerini belirledikleri kurallara ve maliyet analizlerine göre en avantajlı banka ya da ödeme kuruluşu üzerinden geçirebiliyor. Yapay zeka destekli bu yapımız, hem hataları ve kesintileri hızlıca tespit ediyor hem de işletmelere maliyet avantajı ve ek kazanç sağlıyor. Yüzde 7’yi aşan başarılı dönüşüm oranı artışıyla, işletmeler için kayıp minimize ediliyor, müşteri deneyimi ise tamamen kesintisiz hale geliyor. Kısacası Smart Switch, “ödemelerde sınırsız özgürlük” vizyonumuzun en somut örneklerinden biri olarak, her ölçekte işletmenin güvenli, verimli ve sürekli tahsilat yapabilmesini sağlıyor.
“Tek entegrasyon” sonrası ilk 30 günde hangi başarı göstergelerini takip ediyorsunuz; işletmeler en hızlı hangi kazanımı hissediyor?
İlk 30 günde en çok takip ettiğimiz göstergeler şöyle sıralanıyor: İşlem kabul oranları, ödeme süreleri ve sahtecilik vakalarındaki azalma. İşletmelerin en hızlı hissettiği kazanım ise operasyonel verimlilik ve müşteri dönüşüm oranlarındaki artış ve artan sadakat oluyor.
Yurt dışına satış yapan firmalar için “tek sözleşme, tek entegrasyon” modelinin en pratik faydasını nasıl özetlersiniz; “yerel gibi tahsilat” yaklaşımınızın temel unsurları neler?
“Tek sözleşme, tek entegrasyon” modeli, yurt dışına satış yapmak isteyen firmalar için en büyük pratik faydayı sağlıyor: Birden fazla ülkeye aynı anda açılırken bankalarla ya da farklı ödeme servis sağlayıcılarla ayrı ayrı anlaşma yapmaya gerek kalmıyor. Lidio ile tek entegrasyon üzerinden hem global markalara hem de yerel işletmelere birden çok ülkede işlem yapma imkânı sunuyoruz.
“Yerel gibi tahsilat” yaklaşımımızın temelinde ise şu unsurlar var:
- Farklı para birimlerinde ödeme alma: Firmalar, hedefledikleri pazarın para birimiyle tahsilat yapabiliyor.
- Lokal regülasyonlara uyum: Türkiye’deki lisanslı yapımız ve global iş birliklerimiz sayesinde hem Türk firmaları globalde hem de global firmaları Türkiye’de resmi ve güvenli bir şekilde destekliyoruz.
- Tüketiciye tanıdık gelen yöntemler: Avrupa’da yaygın bir APM, Türkiye’de Troy kartlarımız ya da global kart şemaları… Hangi pazarda olursa olsun tüketicinin alışık olduğu yöntemleri sunuyoruz.
Bununla birlikte, Lidio’nun cross-border alandaki katkısı özellikle şu noktada ayrışıyor: Türkiye’de TCMB’dan lisansa sınırlar arası ticarete ilişkin lisansa sahip bir ödeme kuruluşu olarak global markaların Türkiye’den tahsilat yapmasını kolaylaştırıyoruz; aynı zamanda Türk firmalarının da Google, Temu, Blizzard gibi referans örneklerde olduğu gibi yerel bir işletme kadar kolay yurt dışına satış yapmasını sağlıyoruz. Global işletmelerin uzun süredir faydalandığı sınırlar arası ticaret, alternatif ödeme yöntemleri gibi avantajlı alternatiflleri lokalden globale büyüyen işletmelerimizin de hizmetine sunmak bizler için gurur kaynağı.
Google, Temu, Blizzard gibi küresel markalarla çalışmanın iş yapışınıza yansıması nasıl oldu; bu deneyimi Türkiye’den dış pazarlara açılan işletmeler için nasıl bir yol haritasına çeviriyorsunuz?
Google, Temu, Blizzard gibi küresel markalarla kurduğumuz entegrasyonlar, aslında Lidio’nun hem teknolojik altyapısının hem de operasyonel kabiliyetlerinin uluslararası standartlarda olduğunu kanıtladı. Bu süreçlerde edindiğimiz bilgi birikimini ve ölçeklenebilir modellerimizi, Türkiye’den dış pazarlara açılmak isteyen işletmeler için yol haritasına dönüştürüyoruz.
Firmalara şunu sunuyoruz: Tek sözleşme ve tek entegrasyonla, global markaların faydalandığı aynı altyapıyı kullanarak farklı ülkelere kolayca açılabilme imkânı. Yani yalnızca ödeme almakla kalmıyorlar; aynı zamanda lokal regülasyonlara uyumlu, güvenli ve tüketiciye tanıdık gelen ödeme yöntemleriyle globalde “yerel oyuncu” gibi faaliyet gösterebiliyorlar.
Bu da Türkiye’den çıkan şirketlerin, küresel markalarla aynı ligde rekabet edebilmesini mümkün kılıyor.
Yazarkasa POS ve Android POS tarafında KOBİ ve büyük ölçek için nasıl bir segment stratejisi izliyorsunuz?
KOBİ’lere hızlı entegrasyon ve düşük maliyetli çözümler sunarken, büyük ölçekli işletmelere esnek raporlama ve yüksek işlem hacmine uygun altyapılar sağlıyoruz. Sizin de gözlemlediğiniz gibi günümüzde işletmeler birçok kanaldan ödeme alabilme yetisine sahip. Bu işletmelerin çok azı bu kanalları tek bir platformda toplayarak operasyonel süreçleri daha verimli yönetebilme, geleceğe yönelik projeksiyonlar, öngörüler çıkarabilme yetisine sahip. Lidio olarak işletmeler dünyanın neresine, hangi ödeme argümanı ile satış yapıyor olursa olsun, tüm işlemlerini tek bir platformda izleyebilme imkanı sağlıyoruz.
Böylece her segment kendi ihtiyaçlarına uygun çözümü bulabiliyor.
E-ticaret ile mağaza içi tahsilatı aynı çatı altında topladığınızda işletmeler operasyonlarında hangi kolaylıkları görüyor; saha ekiplerinin geri bildirimlerinde öne çıkan noktalar neler?
Tüm satış kanallarını tek panelde toplamak, işletmelerin operasyonlarını sadeleştiriyor. Saha ekiplerinden gelen en önemli geri bildirim, raporlama ve tahsilat süreçlerindeki hızlanma ile hataların azalması.
Yol haritanızda softPOS/tap-on-phone ve mağaza içi cüzdan/sadakat entegrasyonu nasıl konumlanıyor?
SoftPOS uzun süredir yatırım yaptığımız çözümlerimizden birisi, halihazırda birlikte çalıştığımız işletmelerimizin uygulamaları içerisinde saklanabilen, ayrı bir uygulamaya ihtiyaç duymayan bir çözümümüz var. İşletmelere kendi sadakat uygulamalarını da inşa ettikleri uygulamalarını terk ettirmeden, çalışanlarına ve tüketicilerine pürüzsüz bir deneyim yaşatıyoruz.
Bir cüzdan çözümü üzerinde çalışmıyoruz. Lidio Pass’imiz bir tüketici çözümü fakat alışılagelmiş bir cüzdan değil. Cüzdanların alışveriş esnasında tüketicilerin dikkatini dağıttığını ve dönüşüm oranlarını düşürebildiğini gözlemledik. Dolayısıyla Pass’imiz tamamen “tek tıkla” ödeme mottosu etrafında konumlandı. Pass servislerini kullanan, Türkiye’de faaliyet gösteren farklı girişimlere ait cüzdanlar var. Dolayısıyla Lidio Pass’i cüzdanlar üzeri bir yere konumlandırarak mümkün olabildiğince görünmez kılma gayesindeyiz.
“Ödemelerin görünmez hale gelmesi” sizin için ne ifade ediyor; Lidio Pass bu vizyonda hangi rolü üstleniyor?
Bizim için ödemelerin görünmez hale gelmesi, kullanıcının alışveriş deneyiminin en kritik adımı olan ödeme sürecini bir engel ya da kesinti değil, doğal bir akışın parçası olarak yaşaması demek. Yani müşteri ödeme anını hissetmeden, yalnızca alışveriş deneyimine odaklanabiliyor. Lidio Pass bu yaklaşımı somutlaştıran en güçlü araçlarımızdan biri. Müşterilere kartlarını güvenle saklama olanağı sunan altyapımız, tek tıkla ödeme özelliğiyle hem mobil hem de web kanallarında saniyeler içinde işlem tamamlamayı mümkün kılıyor. Bu da işletmelere hızın yanı sıra sadakat ve tekrar eden alışveriş davranışları kazandırıyor. Ödeme adımındaki bu görünmezlik, dönüşüm oranlarını artırırken kullanıcıyla marka arasında daha güçlü bir bağ kurulmasını sağlıyor. Kısacası Lidio Pass, yalnızca bir ödeme çözümü değil; ödeme sürecini kullanıcı için “hatırlanmaz” hale getirerek işletmeler için “fark edilir” bir rekabet avantajı yaratan bir strateji aracı.
Türkiye’den küresele giden ürünleşme stratejinizde hangi pazarlarda “yerel gibi” olmayı hedefliyorsunuz?
Orta Doğu, Latin Amerika ve Doğu Avrupa yakınen ilgilendiğimiz pazarlar. Özellikle birlikte çalıştığımız yerel ve global işletmelere bu pazarlarda da çözümler sunabilme gayesindeyiz.
2026 ufkunda öne çıkarmak istediğiniz hedef nedir? “Bunu biz başardık” diyeceğiniz en kritik atılım ne olabilir?
2025 yılını 6 milyar dolar hacimle kapatmayı planlıyoruz. Lidio Pass’in kısa dönemde Türkiye’nin en büyük alternatif ödeme yöntemlerinden birisi haline gelmesiyle gurur duyuyoruz.
Özellikle Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, BDDK, BKM ve Rekabet Kurumunun da yakından takip ettiği, sınırlar arası ticarete Türkiye’den ödeme kuruluşları ve bankaların da aracılık etmesinin önünü açacak gelişmeler için fazlaca efor harcıyoruz. Tüm ekosistem için bu pazarı erişilebilir kılmak gurur duyacağımız işlerden olacak diye düşünüyorum.
