Fintech girişimlerinin geliştirdiği algoritmalar, geleneksel kredi kurumlarının azınlıklara uyguladığı yüksek faiz ayrımcılığını ortadan kaldırıyor.
National Bureau of Economic Research (NBER) tarafından kredi sağlayan kurumlar üzerine yapılan bir araştırmada, fintech girişimlerinin kullandıkları algoritmaların, geleneksel kredi kurumlara kıyasla tüketicilere daha eşit davrandığı ortaya çıktı. Elde edilen bulgulara göre, toplum içinde azınlık konumunda olanlara daha adil yaklaşan fintech kredi algoritmaları, kişilerin din, dil, etnik köken gibi unsurlarına önem vermeden çözüm sunuyor.
Quartz sitesinde yer alan haberde, ABD’de gerçekleştirilen mortgage kredileri araştırması örnek gösterilerek, fintech algoritmalarının tüketicilere daha adil davrandığı vurgusu yapıldı. ABD’deki konut piyasasının azınlıklara karşı önyargılı olduğunu ifade eden haber sitesi, Latin ve Afrika kökenli ABD vatandaşlarının ev satın almak için mortgage başvurusu yaptıklarında 7,9 baz puan (0,079) daha fazla ödeme yaptıklarını ifade etti. Aynı araştırmada, azınlık konumunda olan tüketicilerin, var olan borçlarını yeniden finanse etmek istediklerinde de, 3,6 baz puan daha fazla ödeme yapmak durumunda kaldıkları aktarıldı.
1,3 milyon kredi başvurusu ayrımcılık nedeniyle reddedildi
Geleneksel kredi kurumlarının uyguladığı çifte standart nedeniyle her yıl 765 milyon dolar ek faiz ödendiği söylendi. Araştırmacılar ayrıca, uygulanan ayrımcılık nedeniyle 2009-2015 arasında 1,3 milyon kadar ipotek başvurusunun reddedildiğini tahmin ettiklerini açıkladılar.
Yayımlanan raporda, fintech algoritmalarının daha iyi bir sicile sahip olmaya odaklandığı, kişilerin etnik kökeninin en az öneme sahip kriter şeklinde değerlendirildiği vurgulandı. NBER araştırmacıları, finans teknolojileri şirketlerine internet üzerinden kredi başvurusu yapan azınlık grubunun, yüz yüze karar veren kredi görevlilerine kıyasla yüzde 40 daha az ret cevabı aldıklarını yazdılar. Kredi onayı konusunda, fintech girişimlerinin sunduğu “kredi robotlarından” hiçbir ayrım ile karşılaşmadıklarını ilettiler.
Araştırmacılar, elde ettikleri bulgulara ulaşmak için 2012’den 2018’e kadar ABD’de gerçekleşen 2 binden fazla ipotek başvurusunu değerlendirdiler. Ele alınan kredi başvurularının yüzde 45’i web siteleri ya da mobil uygulamalar üzerinden gerçekleşti. Raporda, araştırmaya hangi şirketlerin dahil olduğu açıklanmadı, ancak 2015 yılında tamamen online borç veren Rocket Mortgage şirketinin, ABD’deki en büyük ipotek kredisi payına sahip olması bu firmayı işaret ediyor.
Tüketiciler yine de bir uzman ile karşılıklı görüşmeyi tercih ediyor
Tüm kredi karar mekanizmalarının, algoritmalar tarafından yönetilip yönetilmemesi konusunda araştırmacılar net bir sonuç ortaya koyamadılar. Zira tüketicilerin önemli bir kısmı, birebir görüşme yoluyla kredi almanın kendilerine daha uygun oluğunu düşünüyor. Teknoloji, sunulan belgeler ışında kredi kararlarını en doğru biçimde veriyor olsa da, bir uzman ile yüz yüze görüşmenin, tüketiciyi cesaretlendirme veya caydırma konusunda daha etkili olduğu ifade ediliyor.
Microsoft ile Starbucks Yapay Zeka ve Blockchain Ortaklığı Kurdu