Firisbe CEO’su Olcay Çat ile 8 Mart Dünya Kadınlar Günü özelinde Fintechtime Mart 2023 sayısı için gerçekleştirdiğimiz röportaj yayında.

Cumhuriyetimizin 100. yılı sebebiyle daha da önemli hale gelen #8Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü için sektörümüzün kadın liderlerinin duygu ve düşüncelerini bir araya getirdiğimiz özel dosya konusu ile sizleri buluşturuyoruz. 

Firisbe CEO’su Olcay Çat ile 8 Mart Dünya Kadınlar Günü özelinde Fintechtime Mart 2023 sayısı için gerçekleştirdiğimiz röportajı aşağıda bulabilirsiniz.

 

Kadınların daha az bulunduğu fintech sektörüne girmeye nasıl karar verdiniz? Ekosistem ile kesişen kariyer öykünüzü sizden dinleyebilir miyiz? 

Endüstri Mühendisiyim, iş hayatımın başında çipli kartların Türkiye’ye ilk geldiği 2001 yılında bir kart basım sistemleri üreticisinin Türkiye distribütörü olan firmada çalışmaya başladım. Böylece Bilişim sektörüne adım attım.  Burada ülkedeki ilklerden olan ve çok kapsamlı EMV eğitimlerinden birisini alma şansım oldu. Bu eğitimde öğrendiklerimi, teknolojiyi ve ödeme dünyasını çok sevdim. Sonrasında kısa bir tüketici elektroniği serüvenim olsa da 2007 yılında tekrar ödeme sistemleri ve finansal teknolojiler alanına geri döndüm ve o tarihten bu yana bu alanda farklı pozisyonlarda çalıştım, uzmanlık alanlarım genişledi. Sektörün dinamik yapısı, araştırmacı kişiliğimle de çok örtüşüyor. Yurt dışıyla çalışmak, yeni teknolojileri takip etmek ve uygulamak için kafa yormak iş hayatında beni motive ediyor.  2022 yılında ise bu sektörde daha önce birlikte çalışma şansı bulduğum çok yetenekli mühendis arkadaşlarım ile kendi ödeme sistemleri startup’ımız olan Firisbe’yi kurduk ve burada şirketin yönetiminde ve stratejilerinin belirlenmesi ve uygulanmasında aktif görev alıyorum.

 

Şirketinizin kadın çalışan ve yöneticilere bakışı nasıl? Oran veya rakam paylaşırsanız sevinirim. 

Uygun yetkinliği sağladığı sürece kadın veya erkek olmasının bizim için önemi yok. Hiçbir pozisyonumuz için cinsiyete bağlı bir değerlendirmemiz söz konusu değil. Şahsen bugüne kadar kadın yöneticiler ağırlıklı çalıştım ve analitik düşünme, sakin ve empatik iletişim, detaycılık, planlama gibi konularda kadınların çok iyi olduğunu gözlemledim.

Şu anda bir startup olmamız ve ben hariç diğer kurucularımızın erkek olması sebebi ile erkek kadın oranımız biraz dengesiz ancak ileride bunu ortalamaya yakın hale getireceğimize dair şüphem yok.

 

Sektörde çalışmak isteyen kadınlar nasıl bir yol izlemeli, kendilerine neler önerirsiniz?  

Öncelikle sektörümüzün çalışmak için çok keyifli olduğunu söyleyebilirim. Dinamik ve sürekli gelişmeleri olan bir sektör. Finans dünyası ile teknolojik gelişmeleri birleştirerek projeler geliştiriyoruz. Hem sektörü ve iş gerekliliklerini hem ilgili regülasyonları hem de teknolojiyi iyi takip etmek gerekiyor.

Sektörün erkek egemen ağırlıklı olması, söz sahibi üst düzey kadın yönetici sayısının az olması gibi sebepler endişelendirmiyor değil, bu konunun aşılmasının ise kız çocuklarının STEM alanlarına yönlendirilmesi ile yapılabileceğini düşünüyorum. Bugün ülkemizde bir aşçı popülasyonu var, TV o kadar etkili ki, yapılan yarışma programı gençleri bu alana özendiriyor ve gençler lise çağında bu eğitime yönleniyor. Çocukların TV’de kodlama ile ilgili dizi veya yarışma gibi programlara maruz kaldığını düşünsenize aynı şey o zaman bu çocukların bu alanlara yönelmeleri ile sonuçlanacaktır. Sektörde şu anda yüksek cirolu şirketleri yöneten üst düzey kadın yöneticilerimiz de var, hikayelerin geneli “Ben mühendislik bölümündeki tek kız öğrenciydim” diye başlıyor. Günümüzde durum daha iyiye doğru evrilmiş vaziyette fakat yeterli değil. 

FinTech alanını tercih edip, deneyimledikten sonra ben başka bir sektöre yönelen kadın pek görmedim. Bu sektörde çalışmak ve kariyer yapmak isteyen kadınların kendilerini geliştirmeleri için ben ve benzer tecrübedeki arkadaşlarımın içerisinde yer aldığı çok güzel mentorluk programları var. Bu mentorluk programlarından sektörde tecrübeli hemcinslerinden destek alabilirler.

Ayrıca sektörde tecrübeli insanların ürettikleri içerikler de çok kıymetli. Gerek çevrimiçi gerekse basılı olan bu yayınları okumalarını, takip etmelerini tavsiye ederim. Ayrıca dünyada bu alanda yaşanan gelişmeleri izlemek de önemli ve bu gelişmelerin takip edilebileceği kaynaklar da bolca mevcut.

 

 

Kadınlara yönelik beklentiler hem iş hem de sosyal yaşamda oldukça yüksek, teşvik ise yok denecek kadar az. Bu konuda neler yapılabilir? 

Öncelikle eğitim sisteminden başlayacak şekilde cinsiyetçi rolleri yok etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Yani örnek çocuğa anne bakar, evle anne ilgilenir gibi.

Kadınlardan beklenti ile eş konumdaki erkekten beklenti eşitlendiği zaman sanıyorum ki kendimizi daha rahat var edebileceğiz hem iş hayatında hem de sosyal hayatta.

Burada kadınların birbirlerine destek vermelerinin de çok önemli olduğunu düşünüyorum. Erkeklerin oluşturduğu ağlar ve efektifliklerinin daha yüksek olduğunu görüyorum. Kadınlar için de benzer ağlar oluşturup bunu en etkin sonuçlara nasıl dönüştürebiliriz bunun için kafa yormalı, çalışmalıyız. Kısaca rakip değil, paydaş olmalıyız. Birbirimizi desteklemeli, gerektiğinde birbirimize yeni iş kapıları açmalı, networkümüzü paylaşmalıyız. Ancak bu şekilde artarak çoğalırız.

 

Hem Dünya Kadınlar Günü hem de Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlayacağımız bu özel yıl vesilesi ile duygularınızı öğrenebilir miyiz? 

Atamızın Cumhuriyeti kurması ve kadınlara da seçme ve seçilme hakkının tanınması, Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren kadınların önemli görevlerde yer almaya başlamaları gerçekten çok önemli ve değerli. Henüz 2000li yıllarda bu haklara kavuşabilmiş ülke kadınları olduğunu görünce, bunun önemini çok daha iyi anlıyoruz.  Cumhuriyetimizin 100’üncü yılının kadınlar açısından da bir milat teşkil etmesini ve hem sosyal hem de iş hayatında cinsiyetlerden bağımsız eşit şekilde ve özgürce yaşanabilecek bir Türkiye diliyorum.