Türkiye Bilişim Vakfı inisiyatifi olan Blockchain Türkiye Platformu’nun düzenlediği webinar’da blokzinciri ile akreditif sorunlarına getirilen çözümler tartışıldı.
Blokzinciri tabanlı akreditif uygulamaları küçük ölçekteki şirketlerin finansmana erişimini kolaylaştırıyor, 5-10 güne yayılan işlemleri bir güne indiriyor, ticari finansman işletme maliyetlerini yüzde 50-70 oranında azaltıyor
Avrupa Birliği Parlamentosu’nun gündemindeki ‘Tedarik Zincirleri ve Uluslararası Ticaret için Blokzinciri’ çalışmaları konusunda Türkiye Bilişim Vakfı (TBV) inisiyatifi olan Blockchain Türkiye Platformu’nun çalışmaları sürüyor. Uluslararası ticarette blokzinciri uygulamaları bir dizi webinar’da konunun tarafı uzmanlar, düzenleyiciler ve sektör profesyonelleri ile tartışmaya açılıyor.
Blockchain Türkiye Platformu Üretim, Lojistik ve Taşımacılık Çalışma Grubu tarafından düzenlenen webinar serisinin altıncısı yapıldı. Blok zinciri tabanlı akreditifin tartışıldığı webinar’a Şişecam Uluslararası Hazine Başkanı Barış Gökalp, Neufi Kurucu Ortaklarından Çağın Dönmez, Dış Ticaretin Finansmanı Uzmanı ve Marco Polo Network Trade Finance Danışmanı Meral Şengöz katıldı. Garanti BBVA Gelişen Teknolojiler Kıdemli Uzmanı Dr. Aydın Akyol’un yönettiği toplantıda akreditif işlemlerinde yaşanan sorunlar ile Türkiye’den ve dünyadan örnek çözümler ele alındı.
‘Uluslararası Ticarette Blokzinciri Uygulamaları’ ile ilgili çalışmalar yapan KPMG Türkiye Başkanı Murat Alsan, blokzinciri tabanlı akreditif uygulamalarının ticaretin finansmanında devrim yaratacak nitelikte olduğunu söyledi. Akreditifin birden fazla karşı tarafın olduğu, sürekli iletişim gerektiren, kapsamlı evrak işlemleri içeren maliyetli bir operasyonel süreç olduğunu belirten Alsan, “Burada temel zorluk verimsizlikleri ortadan kaldırmak, karmaşıklığı ve işlem maliyetlerini azaltmak için aktörleri ve süreçleri başarılı bir şekilde koordine etmektir. Geleneksel akreditif işlemleri 5-10 gün sürer ve hataya açık süreçler, ticaret müzakerelerini yeniden başlatmak zorunda kalmak riskini taşır. Bu gecikmeler hem bankalar hem de ticaret ortakları için maliyetler doğurur. Blokzincirinin ilk amacı akreditif evrak sürecinin dijitalleştirmek, şirketler, ticaret ortakları ve bankalar arasında dijital defter teknolojisi aracılığıyla verileri şeffaf şekilde paylaşarak verimlilik yaratmaktır” dedi.
Blokzinciri tabanlı uygulamaların evrak işlerini tamamen ortadan kaldırdığını, hata ve suiistimalleri azaltmayı hedeflediğini ve maliyetleri aşağıya çektiğini vurgulayan Alsan, AB’deki başarılı uygulamaların ardından bankaların blokzincirini benimseme konusunda istekli olduğunu kaydetti. Alsan, “Maliyetleri azaltmaya ek olarak iç süreçleri dijitalleştirmek ve ticari finansman ekosistemi içindeki iletişime standart kazandırmak için de bir çözüm olduğundan bankalar blok zincirini kullanmaya istekli” dedi.
Küçük ölçekli şirketler için fırsat
Dünya Ticaret Örgütü verilerine göre küresel ticaretin yüzde 80’inin ticari finansmana veya kredi sigortasına dayandığını ifade eden Alsan, süreçteki hız, güvenilirlik ve verimliliğin önemine dikkat çekti. Alsan şöyle konuştu:“Akreditiflerle ilgili konvansiyonel işlemler 5-10 gün sürebilir. Avrupa’daki bir örnek uygulamada akreditif işlemi bir günde tamamlandı. Ticari işlem süresinin kısaltılması envanter, dolaylı iş gücü ve ulaşım maliyetlerini de azaltacak. En önemli tarafı da blokzinciri teknolojisi bir ticari finansman aracı olarak akreditifi daha verimli hale getirecek ve kullanımını artıracak. Bu fayda tüm ihracat yelpazesinde hissedilecek ve özellikle ticari finansmana erişim zorluğu çeken küçük ölçekteki şirketleri etkileyecek. Artan kullanım gelişmekte olan ülkelerin ve daha küçük şirketlerin ihracat oranlarının artmasını sağlayacak. Ticaret ekosistemindeki tüm katılımcılar bu sistemi doğru şekilde benimsediğinde ticari finansman işletme maliyetleri yüzde 50-70 oranında azalabilecek.”