Moneytolia CEO’su Sevinç Akpınaroğlu ile Fintechtime Mart Sayısı için gerçekleştirdiğimiz özel röportaj yayında.

Fintek dünyasının kadın liderinin röportajları eşliğinde derlediğimiz, sektörde kadın lider ve çalışanların varlığının önemini vurgulayan “Fintek Dünyasının Kadın Liderleri” özel dosya konusu, Fintechtime Mart 2024 sayısında yer aldı. Röportajların tümünü “8 Mart Dünya Kadınlar Günü” etiketi üzerinden takip edebilirsiniz.

 

Fintek sektörüne girmeye nasıl karar verdiniz? Şirketinizdeki göreviniz ve sorumluluk alanınız nedir?

Çalışma hayatım hep finans alanında, özellikle de bankacılık sektöründe geçti. Bu 24 yıl boyunca, teknolojinin durmaksızın finans alanını nasıl şekillendirdiğine tanık oldum. Sektöre adım attığım ilk yıllardan itibaren bu teknolojik değişim ilgimi çekti. Bu yüzden Moneytolia daha proje halinde bana anlatıldığında, hiç tereddüt etmeden bir parçası olmak istedim. İlk CFO olarak, sonra CEO olarak sorumluluk üstlendim.

 

Geçtiğimiz yıldan beri şirketinizin kadın çalışan ve yönetici sayılarında bir değişiklik yaşandı mı?  Cinsiyet eşitliği veya pozitif ayrımcılık konusunda yeni bir politika, özel bir program veya yaklaşım geliştirildi mi?

Moneytolia kurulduğu andan itibaren cinsiyet eşitliği konusuna özen gösteren bir marka. Ekip üyelerimizi seçerken önceliğimiz daima liyakat ilkesi olmakla beraber, cinsiyet eşitsizliğine karşı mücadelede kadınlara yönelik pozitif ayrımcılık tutumumuz da söz konusu. Moneytolia’da Yönetim Kurulundan diğer tüm ekiplere kadar her birimde kadın çalışanlarımız, bilhassa yöneticilerimiz var. Kısaca, ekip üyemiz kadınların, kurumsal anlamda cinsiyet eşitliği ilkesinin benimsendiği bir ortamda çalıştıklarını rahatlıkla söyleyebiliriz. Moneytolia’da şu anda ekibimizdeki kadın-erkek sayısının neredeyse eşit olduğunu da ayrıca belirtmek isterim. 

 

Kadınların sektördeki katılım seviyesini nasıl değerlendiriyorsunuz? Kadın yöneticilerin liderliği fintek endüstrisini nasıl etkiliyor?

Henüz dilediğimiz noktada olmasa da kadınların diğer sektörlere kıyasla belirgin bir katkısı olduğunu görüyoruz. Fintek sektörü sadece finansal hizmetleri değil, kullanıcı davranışlarını da etkileyen bir sektör. Bu anlamda teknolojik yeniliklerin yarattığı yenilikçi bakış açısının cinsiyet eşitliğine de faydaları olduğunu düşünüyorum. Bu konuda kadınların birçok rolde öncü olduklarını söyleyebilirim.

 

Ülkemizde ve dünyada fintek sektöründe başarılı gördüğünüz, öne çıkan kadın liderler ve girişimler var mı?

Fintek alanında çok başarılı kadın liderler var. Bunlar arasından İngiltere’deki popüler mobil banka Starling Bank’ın kurucusu ve eski CEO’su Anne Boden’ı özellikle anabilirim. Starling Bank İngiltere’de bir kadın girişimci tarafından kurulan ilk banka.

 

Kadınların finansal teknolojilerin geleceği üzerinde ne tür bir etki yapabileceğini düşünüyorsunuz?

Son 10 yılda kadınların finansal teknoloji alanına olan ilgisi dikkat çekici oranda arttı. Bu artan ilgi meyvelerini de vermeye başladı. Kadınlar finansal okuryazarlık, finansal teknolojiler alanında etkin bir rol oynuyor. Hem ulusal hem de uluslararası alanda kadın finans uzmanları, teknoloji ekipleri ve kadın mühendisler, finans alanında belirleyici değişimlere öncü oluyorlar. Bunun artarak süreceğini düşünüyorum. 

 

Finansal teknoloji sektöründeki kadın temsili neden önemli? Bu temsil sektörün genel başarısını nasıl etkiliyor?

Bugün finansal teknoloji, finansal araçların şekillendirilmesinde belirleyici bir role sahip. Örneğin blok zincir teknolojisinden hızlı para transferlerine kadar sektörün belirleyici katkısı söz konusu. Bu noktada toplumun hem yaratıcılık hem de kullanım noktasında yarısını oluşturan kadınların yeterince temsil edilememesi, yeniliklerin önünün baştan kesilmesi anlamına gelir.

 

Finansal teknoloji sektöründe kadınların karşılaştığı en büyük zorluklar neler? Bu zorlukların üstesinden gelmek için neler yapılabilir?

Aslında tüm sektörlerde karşılaşılan zorlukların burada da söz konusu olduğu söyleyebiliriz. Bunların üstesinden gelmek için cinsiyet eşitsizliğiyle mücadele etmemiz şart. Örneğin kadınların çoğunlukta olduğu teknoloji ekipleri oluşturmalı, bu konuda teşvik edici yaptırımlar uygulamalı, eğitimler düzenlemeliyiz. En alt birimlerden en üst birimlere kadar kadınlara insiyatif tanımalıyız.

 

Sektördeki terfi süreçlerinin şeffaflığı ve bu süreçlerin kadın çalışanlar üzerindeki etkisi konusunda ne tür iyileştirmeler önerirsiniz?

Terfilerde yöneticilerin cinsiyeti değil performansı temel alması son derece önemli. Terfilerde cinsiyet eşitsizliğine bağlı bir seçim yapılması, kadınlar üzerinde verimlilik ve çalışma motivasyonu bakımından yıkıcı bir etkiye sahip.

 

Kadınların finansal teknoloji sektöründe daha üst düzey rollerde temsil edilmesi için şirketler ve organizasyonlar ne gibi adımlar atmalı?

Bunun için birbirini destekleyen birçok yol var. İlk olarak kadınları destekleyen işe alım politikaları benimsenmeli, terfi konularında eşitlik sağlanmalı. Kadınların işteki potansiyellerini ortaya koyabilmeleri için önleri açılmalı, eğitim programları oluşturularak kendilerini geliştirmelerine olanak tanınmalı. Şirketler, kadın çalışanlara mentorluk programları aracılığıyla destek sağlamalı ve başarılı kadın liderleri rol model olarak öne çıkarmalı.

 

Finansal hizmetlerde daha fazla kadın yetiştirmek ve bu alana kazandırmak için hangi tür eğitim ve gelişim fırsatlarına ihtiyaç var?

Her zaman markaların kendini daha fazla yetiştirmek isteyen çalışanlarına destek olması gerektiği düşüncesini taşıdım. Bu düşüncem kadınlar için elbette bir kat daha fazla geçerli. Örneğin eğitim programları düzenlenmeli, yüksek lisans-doktora yapmak veya alanda kendini geliştirmek için dış ya da iç eğitim almak isteyen kadınların önü açılmalı, kendilerine kolaylıklar sağlanmalı.

 

Liderler, şirket içinde cinsiyet eşitliği hedeflerini desteklemek için ne tür sorumluluklar almalı? Bu hedeflere ulaşmak için hangi politikalar uygulanabilir?

Cinsiyet eşitliğini sağmak için üzerimize düşen sorumlulukları almalı ve bu konuya dikkat çekmeliyiz. İlk adım olarak, şirket genelinde eşitliği destekleyen açık ve adil politikaları benimsemeliyiz; özellikle işe alım, terfi ve diğer insan kaynakları süreçlerinde tarafsızlığın sağlanması gerekir. Cinsiyet eşitliğini desteklemek amacıyla eğitim ve farkındalık programları düzenleyerek çalışanlarımızı bilinçlendirmeliyiz. BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri çerçevesinde cinsiyet eşitliğine verilen önemi vurgulamalı, liderler olarak çalışma ortamında cinsiyet eşitliği ilkesini benimsemeliyiz. Aynı zamanda, şirket içindeki kadın liderleri teşvik etmeli, başarılarını vurgulamalı ve cinsiyet eşitliğini güçlendirmek için stratejik adımlar atmalıyız.

 

Finansal teknoloji sektöründe kadınlar için açık kapılar yaratma konusunda sizce hangi yaklaşımlar benimsenmeli?

Kadınları fintek alanındaki katkıları için hep daha fazla cesaretlendirmeli; katkılarının ne kadar değerli olduğunu onlara sürekli anımsatmalıyız. Kadınlara teknoloji ve finans eğitimi konusunda hem fırsatlar yaratmalı hem de bu fırsatlara dahil olmalarına olanak tanımalıyız. Kadınlar olarak, başarı hikayelerimizi bulduğumuz her fırsatta birbirimize aktarmalıyız.