Türkiye İş Bankası, çalışan sağlığı ve güvenliği konusundaki yaklaşımıyla, dünyadaki en prestijli ödüllerden biri olan British Safety Council’ın “Uluslararası İş Güvenliği Ödülü”nü (International Safety Awards) aldı.

Ödül için dünya genelinde 39 ülkeden 647 başvuru yapıldı.

“Uluslararası İş Güvenliği Ödülleri”nde Banka;

  • Uluslararası standartlara uygun şartlardaki iş sağlığı ve güvenliği politikası
  • Üst yönetimin sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamı oluşturulmasında üstlendiği sorumluluk, ortaya koyduğu liderlik
  • Covid-19 pandemi dönemindeki yönetim süreci
  • Acil durum meydana gelmeden önce alınacak tedbirlere hazırlıklı olma hali ve acil durumları etkin yönetimi
  • Bilgi teknolojileri ve eğitim bölümlerini tek çatı altında topladığı Tuzla Teknoloji ve Operasyon Merkezi (TUTOM)

gibi alanlarda değerlendirildi.

 

“İş sağlığı ve güvenliği her zaman önceliğimiz”

İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Ozan Gürsoy, ödüle ilişkin yaptığı açıklamada, kolektif çalışma kültürüne ve ortak akla inanan, bu değerleri içselleştiren Bankanın her zaman “önce insan” yaklaşımıyla hareket ettiğini, iş sağlığı ve güvenliği uygulamalarının da bunun bir parçası olarak birinci öncelikleri olduğunu vurguladı.

Sağlık ve güvenlik uygulamalarını değişen teknolojiye ve şartlara göre uluslararası standartlara uygun olarak sürekli geliştirdiklerini belirten Gürsoy, şöyle konuştu: “2020 yılında başlayan, tüm dünyada iş süreçlerini, çalışma hayatını derinden etkileyen pandemide hepimiz, kurumların iş sağlığı ve güvenliği konusunda ortaya koyduğu anlayışın ne kadar hayati önem taşıdığına bire bir yaşayarak tanık olduk. Biz hep çalışanlarımız ve müşterilerimiz başta olmak üzere tüm paydaşlarımızın sağlığını gözeten, insan ve toplum sağlığına öncelik veren bir bankayız. Bir yandan da bu yaklaşımımızı teknolojiyle birleştirerek pandemi koşullarının beraberinde getirdiği yeni çalışma biçimleriyle uyumlu bir çalışma ortamı sağlıyoruz. Alanında dünyadaki en prestijli ödülleri arasında yer alan “Uluslararası İş Güvenliği Ödülü”ne layık görülmemizin bunun güzel bir yansıması olduğunu düşünüyorum.”