UPT Operasyon Yönetimi Direktörü Ümran Uğuz ile 8 Mart Dünya Kadınlar Günü özelinde Fintechtime Mart 2023 sayısı için gerçekleştirdiğimiz röportaj yayında.
Cumhuriyetimizin 100. yılı sebebiyle daha da önemli hale gelen #8Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü için sektörümüzün kadın liderlerinin duygu ve düşüncelerini bir araya getirdiğimiz özel dosya konusu ile sizleri buluşturuyoruz.
UPT Operasyon Yönetimi Direktörü Ümran Uğuz ile 8 Mart Dünya Kadınlar Günü özelinde Fintechtime Mart 2023 sayısı için gerçekleştirdiğimiz röportajı aşağıda bulabilirsiniz.
Kadınların daha az bulunduğu fintech sektörüne girmeye nasıl karar verdiniz? Ekosistem ile kesişen kariyer öykünüzü sizden dinleyebilir miyiz?
Denizbank’ın Çağrı Merkezi’nde başladığım kariyer yolculuğuma faktöring sektöründe devam ettim. Ardından 2008 yılında Aktif Bank’ta Nakit Yönetimi Bölümü’nde görev alarak FinTech sektörüne adım attım. Bu bölümde nakit yönetimi sisteminin yeniden tasarlanması, süreçlerin oluşturulması ve otomasyonu gibi alanlarda çalıştım. 2016’dan bu yana da UPT’de Operasyon Yönetimi Direktörü olarak görev yapıyorum. Ayrıca, şirketimizin dijitalleşme stratejisinin öncüsü olan mobil uygulaması UPTION’ın Türkçe, İngilizce, Rusça ve Arapça olmak üzere 4 dilde müşteri destek hattının yönetiminden sorumluyum.
Hem yurt içi hem de yurt dışı iş ortaklarımızla birlikte yürüttüğümüz global para transferi ağının en hızlı ve en verimli şekilde işlemesi ana odaklarımız arasında yer alıyor. Öte yandan müşteri destek hattımız müşteriye temas eden ilk noktalarından biri olduğundan, süreç yönetiminde müşteri deneyimini ilk sırada tutuyoruz.
Şirketinizin kadın çalışan ve yöneticilere bakışı nasıl? Oran veya rakam paylaşırsanız sevinirim.
UPT olarak kadın çalışanlarımızın mesleki yeteneklerini, detaylı ve çok yönlü düşünebilme becerilerini ön planda tutarak onların her bölümde ve her görevde yer edinmesini sağlıyoruz.
Şirketimizde kadın çalışan oranımız yüzde 40 ve kadın çalışanlarımızın yüzde 31’i yönetici olarak görev alıyor. UPT olarak kadın istihdamının ekonominin önemli bir kaldıracı olduğu bilinciyle hareket ediyor, kadın çalışan oranımızı daha da yükseltmeyi hedefliyoruz.
Sektörde çalışmak isteyen kadınlar nasıl bir yol izlemeli, kendilerine neler önerirsiniz?
FinTech ve bilgi teknolojileri alanında erkek egemen bir sektör düşüncesi yerleşmişken, özellikle son birkaç yılda bu algı yıkıldı. Bugün gelinen noktada kadınlar analiz ve yazılım konularında ne kadar yetenekli ve başarılı olduklarını ispatladılar.
Konudan bağımsız olarak da biz kadınların yapamayacakları/başaramayacakları herhangi bir iş olmadığını düşünüyorum. Kadınların artık kariyer hayatında erkeklere göre 1-0 geride hissetme güdüsünden kurtulup her alanda kendilerine yer edinecek cesaret ve özgüvene sahip olmaları gerekiyor.
Bu yolculuğa çıkanlar için sektörde yer alan tüm firmaların çalışma modellerini ve işleyişlerini incelemelerini öneriyorum. Günümüzde özellikle finans sektöründe fırsatlar çoğaldı ve her an yeni gelişmeler yaşanabiliyor. Bunun için de yeniliklere açık olmanın yanı sıra gelişmeleri ve trendleri de yakından takip etmeleri gerekiyor.
Kadınlara yönelik beklentiler hem iş hem de sosyal yaşamda oldukça yüksek, teşvik ise yok denecek kadar az. Bu konuda neler yapılabilir?
Toplumun kadına yüklediği roller kapsamında ev içi sorumlukların ev dışındaki bir uzantı olarak görülmesinden dolayı kadınlara kalıplaşmış iş modelleri yüklenmiş durumda. Hâlâ günümüzde kadınların çoğuna özellikle de üst yönetim kadrolarında yüksek kazançlı ve yüksek vasıflı işlerde yer alma fırsatı kapalı. Halbuki araştırmalar kadınların kazançlarını daha çok kendilerinin ve çocuklarının eğitimine ve sağlığına harcadığını gösteriyor. Dolayısıyla kadının iş dünyasında sayısının artması gelecek kuşakları da olumlu yönde etkileyecek bir unsur olarak öne çıkıyor.
Kadınlar dünyaya yeni bir varlık getirdiği için işinden olma korkusu yaşamamalı. Doğum izninden döndüğünde o süreçte tatil yapmışçasına bir davranış ve tavra maruz kalmamalı. Bunun için şirketler önyargılardan sıyrılıp kadın çalışanlarına da gerekli önceliği, özeni ve güveni göstermeli. Kadın çalışanların tüm kademelerde görev alması ve üzerinde özellikle durduğumuz kadın-erkek çalışan eşitliği sağlanmalı. Hatta iş yerlerinde kadın erkek çalışan eşitliği kesin kurallara bağlanmalı. Cinsiyet ayrımcılığına, mobbinge karşı kamu kuruluşları, özel şirketler, sivil toplum kuruluşları ve medya iş birliğiyle toplumda duyarlılık oluşturulmalı. Bunlara ek olarak evde bıraktıkları yaşlıları ve çocukları için bakım merkezleri kurulmalı ki işlerini daha konsantre ve zihinleri rahat şekilde yapabilsinler.
Hem Dünya Kadınlar Günü hem de Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlayacağımız bu özel yıl vesilesi ile duygularınızı öğrenebilir miyiz?
Öncelikle ülkemizde yaşanan deprem felaketi nedeniyle derin bir üzüntü içindeyiz. Hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır diliyorum. Böylesi bir felaketi birlik ve beraberlik içinde atlatacağımıza inanıyorum.
Bugün bu topraklarda yaşayabilmemizin tek ve asıl sebebi; kurtuluş mücadelemizde kadın erkek birlikte yapılan her türlü fedakarlıktır. Türk kadınının tek başına ayakta durabilmesinin, ben de varım diyebilmesinin ilk nefesidir Cumhuriyet.
Bizler Nene Hatun’uz, Halide Onbaşı’yız, Halime Çavuş’uz… İçimiz cesaret, çalışma azmi ve başarma arzusuyla dolu. Başardıklarımızla tarih boyunca hep vardık ve her alanda var olmaya da devam edeceğiz.
Türk kadınları olarak Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’e Cumhuriyet ile birlikte yolumuzu aydınlattığı ve önümüzü açtığı için minnet borçluyuz. Bunu bir görev edinip öyle çalışıyoruz. Cumhuriyetimizin 100. yaşı kutlu ve sonsuz olsun. Cumhuriyet’e ve onun yetiştirdiği binlerce kadına sonsuz teşekkürler.
