EY’nin finansal teknoloji organizasyonu Innovate Finance ile birlikte hazırladığı Sermaye Piyasaları: İnovasyon ve FinTech Raporu’na göre; FinTech şirketleri ile işbirliği yapmak yatırım bankalarının özsermaye karlılık oranlarındaki düşüşü frenlemelerine yardımcı olabilir.

Uluslararası denetim ve danışmanlık şirketi EY, finansal teknoloji organizasyonu Innovate Finance ile birlikte hazırladığı Sermaye Piyasaları: İnovasyon ve FinTech Raporu’nun sonuçlarını açıkladı. Dünyanın önde gelen yatırım bankaları ve FinTech firması yetkililerinin yanı sıra düzenleyici kurum ve girişim sermayedarlarının görüşlerini içeren rapora göre; inovasyon uzun vadeli fırsatların değerlendirilmesinde kritik önem taşıyor. Raporda inovasyon ve işbirliğini ön planda tutan yatırım bankalarının büyüme, optimizasyon ve sürdürülebilirlikte sayısız fırsat yakalayacağı vurgulanıyor.

Rapora göre; özsermaye karlılık oranlarının küresel olarak gerileme gösterdiği bir ortamda yatırım bankalarının finansal teknoloji (FinTech) şirketleri ile olan işbirliklerini güçlendirmeleri pazar yaklaşımlarını geliştirmelerine ve karlılıktaki düşüşü durdurmalarına destek olabilir. Yatırım bankacılığı gelirleri 2015 yılında bir önceki yıla göre yaklaşık %4 gerileme kaydetti. Bununla birlikte 14 en büyük küresel yatırım bankasının ortalama özsermaye karlılık oranı 2014’deki %7,8 seviyesinden 2015’te %6,3’e indi. Yatırım bankaları için özsermaye maliyeti genel olarak %10 ila %12 arasında seyrediyor.

fintech_image

FinTech işbirliği maliyetleri düşürebilir

Yatırım bankaları için kısa vadedeki fırsat alanlarının robotik işlem otomasyonu, ileri analitik, dijital dönüşüm ve işlem/hizmetlerde dış kaynak kullanımı olduğu belirtiliyor. EY araştırmasının katılımcıları yapay zekâ, akıllı sözleşme ve blockchain (şifrelenmiş işlem takibi sağlayan dağıtık veri tabanı) gibi teknolojilerin ise uzun vadede ezber bozucu değişimlere ön ayak olacağına inanıyor. Bu alanlara yönelik yapılan yatırımların getiriye dönüşmesinin zaman alacağının belirtildiği raporda; FinTech şirketleri ve yatırım bankaları arasındaki işbirliğinin yapısal ve operasyonel maliyetleri azaltabileceği, düzenlemelere uyumluluğu artırabileceği ve ürün/hizmetlerde inovasyonu destekleyebileceğinin altı çiziliyor.

FinTech şirketleri ve sermaye piyasaları şirketlerinin daha güçlü bir işbirliği içerisinde çalışmasının yarattığı büyüme fırsatlarına dikkat çeken EY Türkiye Finansal Hizmetler Sektör Lideri Selim Elhadef, şunları söyledi:

“Finansal teknolojinin bireysel finansal hizmetlerde yükselişiyle paralel olarak sermaye piyasaları ve FinTech şirketleri arasındaki işbirliği olanakları da hızlı bir şekilde büyüyor. Yatırım bankaları FinTech sektörü ile işbirliği yapma ihtiyacının farkına varırken, yeni teknolojilerin beraberinde getirdiği avantajlardan sonuna kadar faydalanıyorlar. Yatırım bankalarının yapısal maliyetler, düzenleme reformu ve sermaye yeterliliği gibi önemli konuların üstesinden gelmeye çalıştığı bir dönemdeyiz ve dolayısıyla inovasyon ikinci plana atıldı. Ancak sektör şu an inovasyonu sunduğu fırsatlar bakımından göz ardı edemeyecek durumda.”

finansal_teknoloji

Düzenleyici kurumlar FinTech’i destekliyor

Rapora göre; düzenleyici kurumlar yatırım bankacılığında sorunların aşılmasında FinTech çözümlerini gittikçe daha fazla destekliyor. Düzenleyici kurumların destek vermesinde FinTech çözümlerinin küresel olarak erişimi kolaylaştırmasının etkili olduğu düşünülüyor. Örneğin; Birleşik Krallık, Singapur ve Avustralya arasında FinTech kullanımı ile oluşan düzenleme köprülerinin kurumların global bağlantılarını güçlendireceği öngörülüyor.

Yatırım bankaları için inovasyonun bir seçenek olmaktan çıkarak kaçınılmaz hale geldiğini dile getiren Selim Elhadef, “Bankaların bir günde değişmesi beklenemez ama şimdiden alınan kararlar bankaların geleceğini şekillendirecek. FinTech şirketleri ile işbirliğine yapılan yatırımın maliyeti teknolojik gelişmelerin gerisinde kalmanın taşıdığı riskten düşük görünüyor. Başarıyı yakalayan şirketlerin en akıllı ekosistemleri yaratanlar olacağına inanıyoruz” dedi.