Mobil cihazlar, sosyal medya, geliştirilen uygulamalar ve bağlantı teknolojilerinin birbirine bağlı biçimde yükselişi, 2016 yılında çok konuşuldu. 2017 yılında da bu teknolojilerin hız kesmeden yükseleceği, hayatımıza birçok yenilikleri katacağı ve dünyayı şekillendirmeye devam edeceğini biliyoruz. Nesnelerin interneti, finans teknolojileri, görüntü ve ses tanıma teknolojisi, sanal gerçeklik, drone’lar, yapay zeka, yardımcı robotlar, giyilebilir teknolojiler, sürücüsüz araçlar, esnek ekranlar gibi çok önemli yeniliklerin 2017 yılına damgasını vuracağa bekleniyor.
Son birkaç yılın en önemli teknolojik gelişimi olarak görülen Nesnelerin İnternet’i (Internet of Things – IoT) ise, hayatımıza çok önemli değişiklikler getiriyor. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki günümüzde internete bağlı olan 10-11 milyar cihaz, 2020 yılına gelindiğinde 50 milyar seviyelerine ulaşacak. Bu da 2003 yılında dünyadaki kişi başına düşen birbirleriyle bağlantılı cihaz oranı olan 0,08’in, 2020 yılında 6,48’e ulaşması anlamına geliyor. Yani 2020 yılında herhangi 20 ev aletinin üreteceği bilgi trafiği, 2008 yılındaki toplam internet trafiğinden daha fazla olacak. İnanılmaz bir hızda büyüyen teknolojik gelişimlerle dijitalleşen dünyamızda artık, her şey avucumuzun içinde.
İşte tam da bu noktada, kullandığımız tüm cihazların ve eşyaların internete bağlanabilmesi ve birbirleriyle haberleşebilmesi yani Nesnelerin Interneti (IoT) teknolojisi sayesinde, zamandan ve yerden bağımsız olarak nesneleri her yerden yönetebileceğiz. Bu durum Akıllı saatler, akıllı gözlükler, akıllı tshirt’ler, ev otomasyon sistemleri, akıllı arabalar sadece kişisel eşyalarımız için değil, yaşama alanlarımızda var olan örneğin, su sayaçları, sokak lambaları, otomobiller ve benzerleri gibi birçok şey için geçerli olacak.
Yaşam kalitemizi yüksek ölçüde değiştirme potansiyeline sahip, gün geçtikçe popülaritesi ve kullanım alanı artan nesnelerin interneti alanında gelecekteki evlerimiz nasıl görünecek?
Cosa Kurucu Ortağı Dr. Emre Erkin; “akıllı teknolojiler sayesinde enerji maliyetimizi sıfıra indirebileceğiz.”
“Günlük hayatın temposu içinde artık insanlar, zamandan ve paradan tasarruf edebileceği, kontrolü kendi elinde olan konforlu bir yaşam arzu ediyor. Gelişen ve dijitalleşen dünyamızda, gelecekte hemen hemen her evin birer “akıllı ev” haline geleceği bir gerçek. Artık bu bir lüks olmaktan çok öte, tamamiyle ihtiyaçların yönlendirdiği bir sonuç.
Nesnelerin Interneti (IoT) sayesinde yaşam alanlarımızı, özellikle evimizi, yer ve zaman bağımsız avucumuzdaki akıllı cihaz ile yönetebileceğiz.
Türkiye’nin ilk enerji temalı tekno kentinde geliştirdiğimiz Cosa akıllı oda termostatı, doğal gaz faturalarında %31, elektrik faturalarında ise %40 tasarruf sağlıyor. Çünkü kombinin ve elektriğin bu şekilde yani akıllı bir oda termostatı ile kullanılması önemli bir ısı, yakıt ve enerji tasarrufu sağlıyor. Örneğin, soğuk bir kış gününde veya sıcak ve nemli bir yaz gününde siz eve gelmeden akıllı telefonlarınız üzerinden evinizin sıcaklığını istediğiniz şekilde ayarlayabilirsiniz. Böylece evinizin ısı ve enerji kontrolü size hem konfor ve hem de tasarruf sağlar.
Uzun vadede hedefimiz, bu akıllı teknolojiler sayesinde enerji maliyetlerimizi sıfıra indirebilmek aslında. Ne kadar enerji tüketeceğimizi bildiğimiz noktada ne kadar enerjiye ihtiyacımız olacağını tahmin etmek zor değil. Enerji maliyetini nasıl sıfıra indirebiliriz en basit cevabı “güneş enerjisi”. Bunun yanı sıra rüzgar enerjisi, jeotermal enerjisi gibi enerji kaynaklarını da sayabiliriz.