Modanisa’nın, 2011 yılından bu yana süren başarısının ardındaki güçlerden biri olan çalışanlarını, “hissedar” yaparak ödüllendireceği açıklandı.

Konuyla ilgili olarak düzenlenen basın toplantısında konuşan Modanisa Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Kerim Türe, kuruldukları 2011 yılından bu yana çok önemli bir büyüme gerçekleştirdiklerini belirtti. Türe, bu büyümede Modanisa çalışanlarının emeğinin çok önemli olduğunu ve bu nedenle yaşadıkları büyümeden çalışanların da pay alması gerektiğini düşündüklerini ifade etti ve “Çalışan Hisse Havuz Programı, dünyanın birçok ülkesinde görmeye, duymaya alıştığımız bir durum. Çalışanları şirketin geleceğine ve hayallerine ortak eden, mutluluğunu ve bağlılığını artıran bu uygulama ise ne yazık ki ülkemizde kurumsallaşmış bir program değil. 10. yılımıza girerken Modanisa olarak bu alanda öncü olmaktan gurur duyuyoruz” dedi.

Kerim Türe’nin konuyla ilgili açıklamasının detayları şöyle: “Hedefimiz çok daha büyük ve biliyoruz ki artık bir hayal değil. Modanisa, ülkemizden çıkan ilk küresel online moda markası olma yolunda emin adımlarla yürüyor. Bu yolda çalışanlarımızın katkısı, bağlılığı ve mutluluğuyla çok daha güçlü olarak ilerleyeceğimizden hiç kuşkumuz yok. Modanisa bu heyecanlı yolculuğunda belirli dönemlerde yatırımlar aldı ve almaya devam edecek. Yatırım alma sürecinde şirket değerlemesi yapılırken Modanisa’nın maddi varlıkları dışında marka değeri, müşteri potansiyeli ve insan kaynağı değeri gibi konular da değerlemeye dahil edilerek bir hesaplama yapılıyor. Bu hesaplama yatırımcıların belirlediği oranlarla çarpılarak şirket değeri ve bu değer üzerinden de hisse senedi değeri belirleniyor. Tahmini 8 milyon TL civarında havuz hisseyi, halen bu heyecanlı yolculuğun bir parçası olan tüm Modanisalılarla paylaşacağız.”

Programa dahil olmak için çalışanların, en az 1 yılını Modanisa bünyesinde doldurmuş olması ve program için belirlenen tarihte halen Modanisa dahilinde çalışıyor olması gerekiyor. Havuz hissesi değeri miktarı, çalışanların Modanisa’da geçirdiği süreye ve kıdeme bağlı olarak belirlenecek. Çalışanların Modanisa’da sergilediği başarılı çalışma performansı, havuz hissesi değeri miktarından alacağı payı artıracak. Modanisa çalışanlarının havuz hissesi değerinden alacakları tutar, şirket değerindeki artış doğrultusunda artacak.

 

Kerim Türe, 2020 yılına ilişkin ise şu değerlendirmeyi yaptı:

Dünya markası olma yolculuğumuzda geçtiğimiz aylarda Güneydoğu Asya’da çok önemli bir adım attık ve Malezya’da lansman yaptık. Güneydoğu Asya’da yaklaşık 300 milyonluk Müslüman ağırlıklı bir nüfus var. Malezya, o bölgenin en gelişmiş ekonomilerinden biri. Ayrıca 32 milyon Malezyalı nüfusun 26 milyonu aktif internet kullanıcısı ve 16-64 yaş arasındaki Malezyalı kullanıcıların yüzde 80’i online alışveriş yapıyor. Malezya bu nedenle bizim için çok önemli bir ülke.

Biliyorsunuz bu lansman süreci öncesinde hizmet verdiğimiz dil sayısını da 5’ten 6’ya çıkardık. Türkçe, Arapça, İngilizce, Fransızca, Almanca ve artık Malezya ile Endonezya’da yaygın olarak konuşulan Bahasa dilinde de hizmet veriyoruz. Endonezya ve Malezya’da toplam 300 milyon kişi Bahasa dili konuşuyor. Her iki ülkede de farklı lehçeler konuşulsa da Bahasa dili ortak ve resmi dil olarak kabul ediliyor. Modanisa’nın hedefi, 5 kıtadaki 140 ülkeden müşteriye alışverişlerini ulaştıran bir marka olarak, Müslüman dünyadaki 450 milyon kadının tamamına ulaşabilmek ve İstanbul’dan doğan global bir marka olarak İstanbul’u, dünyada modest giyimin önemli merkezlerinden biri haline getirmek. Bahasa diliyle verilen hizmet, Modanisa’yı bu amacına bir adım daha yaklaştırıyor.

2020 bizim için zorluklarla beraber kolaylıkları keşfettiğimiz bir yıl oldu. Zaruri ihtiyaçlar söz konusu olduğunda, internet üzerinden alışveriş hızla büyüdü. Araştırmalara göre internetten satışlarda market ve kişisel bakım yüzde 195, kozmetik yüzde 200, spor malzemesi satışı yüzde 124 arttı. Fakat buna karşılık mesela online seyahatte yüzde 70’in üzerinde düşüş yaşandı. Moda sektörü özelinde ise McKinsey’in yaptığı araştırmaya göre, e-ticaret ciroları Nisan, Mayıs ve Haziran aylarında 2019’a göre yüzde 34 düştü. Yani tüm dünyada e-ticaret büyüme gösterse de hazır giyim sektörü geriledi. Mesela abiye satışları tamamen durdu; haklı olarak. Kimsenin aklına o tarz giyim gelmedi. Modanisa özelinde, sadece abiye ve mayoda yüzde 70’e yakın gerileme yaşadık. Ancak ev giyimi ve çocuk giyimi kategorilerinde artış yaşandı. Mesela Orta Doğu pazarında ev ve çocuk giyimi satışlarımız 2 kat arttı.

 

Global muhafazar giyi pazarı %15-30 daralırken 2020’yi büyüyerek kapattık

Modanisa olarak ciromuzun yaklaşık yüzde 80’i yurtdışına yaptığımız e-ihracattan geliyor. Büyüme planlarımız her zaman ihracat odaklı. Geçtiğimiz 3 yılda ciromuz içindeki ihracat oranı hep artış göstermişti. Bu sayede de 3 yıl üst üste ülkemizin e-ihracat şampiyonu olmayı başardık. Tam da bu ihracatta büyüme hedefimize doğru istim üstümüzde ilerlerken, pandemi ortaya çıktı. Elbette pandemi koşulları bizim için gerçekten çok zorlayıcı olduğu kadar, çok da hızlı çözüm ürettiğimiz ve yeni e-ihracat deneyimleri kazandığımız bir dönem oldu. Koşullara çok hızlı biçimde uyum sağladık. Biz e-ihracata başladığımız günden itibaren tüm dünyaya ürünlerimizi uçakla ulaştıran bir şirketiz. Pandemi döneminde bir anda uçaklar havalanmaz, kargolar gitmez oldu. Peki ne yapabilirdik? Hemen lojistik iş ortaklarımız ile birlikte, havayollarının kriz nedeniyle yatan yolcu uçaklarını kiralayarak, koltukların üzerine Modanisa kolilerimizi bağladık. Koltuk üzeri bagajlardan yolcu koltuklarına kadar, uçakta koli koyulabilecek her yeri doldurarak ürünlerimizi müşterilerimize ulaştırdık. Uçak koltuklarına yolcuların oturmadığı dönemde, o koltuklarda dünyaya Modanisa kolileri taşındı.

Bu süreçte müşterinin ihtiyaçlarını daha iyi anlayıp ona doğru cevap verebilmek için gerçekten çok çaba sarfettik. En önemli değişiklik, iade süreçlerini uzatmamız oldu. Geçmişte 14-15 gün iken, iade süresi 60 günlere kadar çıktı. Bu bazen ürüne ulaşıp ulaşamama kadar temel bir konuydu. Çünkü pek çok yurt dışı pazarda ürünlerimizi müşterilere ulaştırmamız güçleşti, lojistik operasyonlar durma noktasına geldi. Elbette iadeler de aynı oranda güçlükle gerçekleştirilebildi. Pandemi sürecinde iade sürelerinin artırılması satın alma yolculuğunu pozitif yönde etkileyen en önemli konulardan birisi oldu.

Mart – Temmuz arası dönemde bu yolla 35 milyon doların üzerinde dış satış yaptık. Temmuz’dan sonra hem bizde hem de Avrupa’da, Orta Doğu’da, Amerika’da hazır giyim satışları açısından hızlı bir toparlanma oldu. Özellikle Ekim ve Kasım aylarından, bu pandemi koşullarına bakarak memnun olduğumuzu söylememiz gerekir. Sonuçta muhafazakar giyimin global hacminin %15-30 aralığında daraldığı 2020 yılını tüm zorlu koşullara rağmen büyüyerek kapattık. Bu bizim için çok önemli ve değerli.”