Türkiye Garanti Bankası A.Ş., 30 Haziran 2021 tarihli finansal tablolarını açıkladı.
Banka’nın konsolide finansal tablolarına göre, yılın ilk 6 ayında net kârı, 5 milyar 437 milyon 136 bin TL Aktif büyüklüğü 607 milyar 787 milyon 125 bin TL seviyesinde gerçekleşirken, ekonomiye nakdi ve gayri nakdi krediler aracılığıyla sağladığı destek ise 473 milyar 179 milyon 816 bin TL oldu. Müşteri mutluluğunu odağına alan Garanti BBVA’nın fonlama kaynakları içindeki en büyük ağırlığı mevduatlar oluşturmaya devam etti; aktiflerin %68’i mevduatlar ile fonlanıyor. Mevduat tabanı yılın ilk 6 ayında %15 büyüme ile 411 milyar 952 milyon 427 bin TL oldu. Güçlü sermaye odağını koruyan Bankanın sermaye yeterlilik oranı %15.94, özkaynak kârlılığı %18.3 , aktif kârlılığı ise %2.1 seviyelerinde gerçekleşti.
Konuyla ilgili bilgi veren Garanti BBVA Genel Müdürü Recep Baştuğ; “Küresel pandeminin devam ettiği bu dönemde, aşılanmanın hız kazanmasıyla ülkeler nispeten normalleşme sürecine girdi. Biz bu dönemde de müşterilerimizin temel ihtiyaçlarını mercek altına aldık ve ekonomiye verdiğimiz kredi desteğini hiç kesintiye uğratmadan, artırarak sürdürdük. 2021’in ilk yarısında TL kredilerimiz %12 büyüyerek 233 milyar TL seviyesine ulaştı. İç talebin ölçülü ivme kazandığı bu dönemde geniş hizmet ağımız ve üstün müşteri deneyimimiz sayesinde müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılayarak sektörün üzerinde büyüdük. Özellikle ticari kredilerde sektörün üzerinde büyüme kaydederek reel sektöre ihtiyaçları doğrultusunda destek verdik. Böylelikle, TL kredilerdeki pazar payımız yılın ilk yarısında 70 baz puan artarak %10.3’e ulaştı. TL kredi artışımızı, ağırlıklı olarak mevduat ile fonlayarak toplam TL mevduat büyüklüğümüzü 165 milyar TL’ye taşıdık. TL mevduat büyüklüğünde de en büyük özel sektör bankalarından biri olduk. Bu da bilançomuzun hem aktif hem de pasifinde sağlıklı olarak büyüyebildiğimizi gösteriyor.
Bu dönemde güçlü gelişmiş teknolojik altyapımız ve, müşterimize sağladığımız kullanım kolaylıkları sayesinde hem müşteri hem de pazar payı kazanmaya devam ettik. Bu çerçevede önem verdiğimiz bir başka konu da, 1 Mayıs itibariyle hayata geçen, dijital kanallar üzerinden müşteri olabilme imkânı. “Temassız Müşteri Olma Teknolojisi”nin geleneksel yöntemlere kıyasla müşteriler için hızlı, zaman ve mekândan bağımsız bir deneyim yarattığını söyleyebiliriz. Yıllardır yatırım yaptığımız teknolojik altyapımız, insan kaynağımız ve müşteri deneyiminde elde ettiğimiz tecrübeden yararlanarak bu süreci yalın ve en az şubede olduğu kadar güvenli bir deneyimle sunmaya çalışıyoruz. Bu gelişme aynı zamanda bankamızın daha fazla müşteriye erişmesi ve hizmet vermesi açısından da çok değerli. Bugün 10 milyonu aşan dijital müşterimizle öncü olduğumuz bu alanda, yeni müşteri kazanım kanalı olarak hayatımıza giren Temassız Müşteri Olma Teknolojimizin, finansal kapsayıcılığı artırarak dijital bankacılık hizmetlerinin tabana yayılmasını kolaylaştıracağına inancımız tam. Banka olarak sürdürülebilirliğe verdiğimiz öncelik doğrultusunda da dijitalden gelen müşterilerimiz adına kâğıt tüketimini ve karbon emisyonunu azaltmaya destek oldukları için Doğal Hayatı Koruma Vakfı’na bağışta bulunuyoruz.” dedi.
Recep Baştuğ sözlerini şöyle sürdürdü: “Geçtiğimiz yıl dünyada bir bankanın aldığı sürdürülebilirlik kriterlerine endeksli ilk yeşil sendikasyon kredisine imza atarak sektöre öncülük ettik. Bu yıl için sürdürülebilirlik ve karbon ayakiziyle ilgili farkındalığı arttırmak ve toplam elektrik tüketimi içinde yenilenebilir enerji kaynaklarının payını arttırmak amacıyla 1,5 milyar TL sürdürülebilir finansman sağlamayı ve bankanın enerji ihtiyaçlarının en az %80’ini yenilenebilir kaynaklardan temin etmeyi taahhüt etmiştik. Ancak 2021 yılını sürdürülebilir finans alanında müşterilere yönelik sağlayacağımız 7 milyar TL kredi rakamıyla bu taahhüdün çok üzerinde kapatmayı hedefliyoruz.
Pandeminin süregelen etkilerine rağmen aktif kalitesinde her zamanki tedbirli duruşumuzu korumaya devam ettik. 2021’in ilk ve ikinci çeyreğinde aktif kalitesinde gözlemlediğimiz iyileşmede önceki yıllardaki proaktif yaklaşımımız, yapılandırmalar ve zamanında yapılan kredi sınıflandırmalarının etkisi oldu. Bu ihtiyatlı duruş, sürdürülebilir bir şekilde ekonomiye katkı sağlayarak büyümemize imkân verdi. Müşteri sayımızın artışına paralel olarak her işkolunun ülke, müşteri ve banka önceliğinde ekonomimize tam destek verecek şekilde etkin çalışması bu büyümede rol oynadı. Böylece bankamızın temel felsefelerinden birisi olan “kaliteli kâr üretme” kabiliyetinin devamlılığını da sağlamış olduk. Bankamızın 2. çeyrek sonu itibarıyla ulaştığı güçlü sonuçlarda çok büyük emek ve katkısı olan çalışma arkadaşlarımla bize bu yolculukta iştirak eden, bizi destekleyen ve güvenen başta müşterilerimiz olmak üzere tüm paydaşlarımıza teşekkür ederim.”