Erciyes Anadolu Holding Bilgi Teknolojileri Operasyon Direktörü Mert Çakar, Fintechtime Ocak sayısı için yazdı “Aynaya Bakış ve Geleceğe Odaklanma Zamanı: Finansal Kapsayıcılık Yılı”.
“2024 özelinde genellikle büyük dijital gelişimin aslında sermaye piyasalarında hizmet veren aracı kurumlarda olacağını ya da olması gerektiğini düşünüyor ve bekliyorum. Zira ekonomik konjonktür gereği varlık yönetiminin öne çıkacağı, büyük yatırımcılardan alınan işlem komisyonlarından ziyade tabana yayılacak müşteri portföyü özelinde küçük yatırımcılara varlık yönetimi hizmetlerinin sunulması gerekeceği için iş modellerinin ve dolayısıyla dijital gelişim ihtiyaçlarının bu eksene evrilebileceği bir yıl geçirileceğini düşünüyor, bu alanları 2024 için temel strateji olarak konumlandırıyorum.”
Aynaya Bakış ve Geleceğe Odaklanma Zamanı: Finansal Kapsayıcılık Yılı
Arkamıza yaslanıp bir yılın sektörel değerlendirmesini yapmaya başladığımızda, her yıl bir önceki yılın oldukça yoğun geçtiğini düşünür ve sanki yapılması gereken tüm büyük işlerin tüketildiğini hisseder gibi oluruz. Tabi bu ifadeyi bence tartışmasız kendini en çok eleştiren ve bu eleştirileri söylemde bırakmayıp gerekli aksiyonları alarak kendini en çok yenileyen sektörlerimizden biri olan finans için söylemek oldukça güç. Zira finans sektörünün hep daha iyiyi araması, bu dikeylerdeki düzenleyici ve denetleyici kurumların oldukça proaktif olması ve sektöre teknoloji ekseninde çözüm sağlayan çalışanların ve ürün / hizmet sunan kurumların bulunması nedeniyle sanki bu süreç mükemmel döngüsünü hiç bozmayacakmış gibi.
Sektörlere fonksiyonel olarak yaklaşarak yaptığım analizde aslında bahsini ettiğim gelişim çarkının büyük ölçüde beklentileri karşıladığını ve 2022 kapanışındaki yazımda ifade etmeye çalıştığım finansal ekosistem roadmap’inin gerçekleştiğini belirtmeliyim. Bu hususların neler olduğunu hatırlatmak gerekirse, temel başlıklar dahilinde aşağıda maddeler halinde sıralayabiliriz.
- Dijital Bankaların Sayısının Artması
- Yatırım Bankacılığının Öne Çıkması
- Gömülü Finans Uygulamaları (Henüz gidecek yolu olduğunu söylemek doğru olacaktır.)
- Kredi Pazaryerlerinin Gelişmesi ve Aktörlerinin Artması
- Şimdi Al Sonra Öde Uygulamaları (Enflasyonist ortamda daha da önemli hale gelen bu finansal ihtiyacın dijitalde servis şeklinde tüketilebilmesi)
- E-Ticaret Platform Sağlayıcılarının Profesyonelleşmesi (Çoklu entegrasyon yapıları ve iş birliklerinin gelişimi ile ekosisteme dönüşmeleri)
Bu noktada geçtiğimiz yılda yapılanlara baktığımızda ise, ilk etapta 2023 içerisinde kuruluş ya da faaliyet izni alan banka sayısının 10 adet olduğunu vurgulayarak başlamakta fayda var. Çünkü çok değil birkaç sene öncesine kadar yapılan proaktif düzenlemeler öncesine gittiğimizde neredeyse hiçbir yeni bankacılık lisansının alınmadığını görebiliriz. Bunu şunun için vurgulamak istiyorum aslında, bu sonuç sektörün ihtiyaç duymaya başladığı bir anda düzenleme gereksinimini zamanında ve paydaşların beklentisini dinleyerek yapmanın çok önemli olduğunu göstermekte.
Servis Modeli Bankacılık – Proaktif Düzenleme – Dikey Uzmanlık Servisleri
Daha önceki yazılarımda da 29.12.2021 Tarih ve 31704 Sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak 01.01.2022 itibariyle yürürlüğe giren “Dijital Bankaların Faaliyet Esasları İle Servis Modeli Bankacılığı Hakkında Yönetmelik” in finansal ekosistemde pozitif anlamda oldukça majör sayılacak değişiklikler yaratacağını ve sektöre mutlaka birçok yeni oyuncunun gireceğini ifade etmiş, bu sürecin başladığını belirtmiştim. Şimdi geriye dönüp baktığımda, bu gelişimin aslında beklediğimden çok daha ciddi bir potansiyele evrildiğini ifade etmek doğru olacaktır.
Yalnız bu noktada, yeni nesil dijital bankaların tıpkı tüm hizmetlerin verilmeye çalışıldığı, her işi yapan klasik bankalar yerine, sektörlere ya da dikey uzmanlık gerektiren servislere evrilmeleri çok daha anlamlı olacaktır. Aslında derinlemesine uzmanlıklar ile sunulabilecek finansal servislerde çok daha fazla gidilebilecek ve mükemmelleşebilecek bir alan olduğunu ve bu anlamda yatırım yapan dijital bankaların emsallerinden ayrışacağını düşünüyorum. Başka yazılarda konuyu tüm detayları ile ele almaya çalışacağım, şimdilik yazının bir sonu olması gerektiğinden hareketle kavramı ifade ederek burada park ediyorum.
Beklentiler Özelinde Tespitler ve 2024 Öngörüleri
2024 özelinde genellikle büyük dijital gelişimin aslında sermaye piyasalarında hizmet veren aracı kurumlarda olacağını ya da olması gerektiğini düşünüyor ve bekliyorum. Zira ekonomik konjonktür gereği varlık yönetiminin öne çıkacağı, büyük yatırımcılardan alınan işlem komisyonlarından ziyade tabana yayılacak müşteri portföyü özelinde küçük yatırımcılara varlık yönetimi hizmetlerinin sunulması gerekeceği için iş modellerinin ve dolayısıyla dijital gelişim ihtiyaçlarının bu eksene evrilebileceği bir yıl geçirileceğini düşünüyor, bu alanları 2024 için temel strateji olarak konumlandırıyorum.
Sermaye Piyasaları ve Sunulabilecek Finansal Servisler
Bankaların son zamanlardaki proaktif düzenlemelerin rüzgarından da yararlanarak çok çeşitli yapılara ve iş modellerine girişim yaptığını gözlemlediğimiz bu dönemde, aracı kurumların da önümüzdeki yılda benzer bir gelişim göstermesini bekliyorum. Zira yatırımcı sayısının ekonomik konjonktür gereği her geçen gün arttığı, aracı kurumların talebe yetişmekte nispeten zorlandığı bu dönemde bence artık klasikleşmiş iş modellerinden farklılaşmalar yaratılabileceğini düşünüyorum. Zira bazı aracı kurumlar, teknoloji ekseninde gerçek manada moda yaklaşımlardan ziyade gerçek ihtiyaca cevap verme güdüsü ile dijital gelişim göstermektedir. Ve fakat sunulan bu servislerdeki dijital gelişim gayretlerinin hem az sayıdaki kurumda hem de az sayıdaki serviste sergilendiğini ifade etmeliyim. Yeni ve ihtiyaca özgü servis sunumunun ise yok denebilecek kadar düşük bir seviyede olduğunu söylemeliyim.
Aracı Kurumlar ve Müşteri Yaklaşımları – Dijital Servis Sunum Gap’leri
Özellikle bir finansal ekosistemde başlayan ve müşterinin alıştığı servislerin ivedilikle diğer finansal ekosistemlerde kolay ve erişilebilir şekilde hızlıca sunulması önemli bir stratejik hamle olmalı. Temel strateji bu düstur ile oluşturulmaz ise, gerekli yönetim organlarının her bir servis özelinde yapacakları karar alma, uygulama ve tutundurma faaliyetleri kısa vadeli taktiksel planlar seviyesinde kalacaktır. Aslında bu yaklaşım, veri analitiği ile desteklenmeyen müşteri alışkanlıklarını ve detaylı çalışılmayan kullanım senaryolarını doğuracaktır ki bu çok uygulanabilir olmayan ve daha ziyade micromanagement yapılarak geleceğin ihtiyacını bugünkü bakış açısı ile yönet(emey)erek teknoloji ekseninde dönüşemeyen kurumlar yaratmaktadır. İşte bu aracı kurumların gelecekte ayakta duramadığını ve bunların pazar payını dijital gelişimini tamamlayan kurumların aldığını göreceğiz. Zira son dönemde nispeten bu sürecin ufaktan ufağa başladığını gösteren teaser’ları çevremize dikkatli baktığımızda net olarak görebiliyoruz. Kendimden örnek verecek olursam farklı ülkelerdeki ve kurumlardaki 100’den fazla uygulamayı kullanan biri olarak hala uzaktan müşteri olamadığım aracı kurumlarda hesap açmıyor, hisse senetlerimin virmanını uygulama üzerinden yapamadığım, bunun yerine beni yazılı talimat vererek bir kurum çalışanından hizmet almaya zorunlu tutan aracı kurumları müşteri olarak terk ediyorum.
Yine daha önceleri küçük yatırımcının ulaşmasının oldukça zor olduğu düşünülen ve sadece birkaç aracı kurumun sunduğu farklı ülkelerdeki sermaye piyasalarına erişimin, son dönemde dijitale doğan aracı kurumlar tarafında da sunulmaya başlanması son derece güzel bir örnek olacaktır.
Robo Danışmanlık ve Küçük Yatımcı Varlık Yönetimi Hizmetleri
Son birkaç yıldır yurt dışı kaynaklı bir akım ile başlayan, yapay zekâ destekli robo danışmanlık sistemlerinin ülkemizde anlatıldığını aslında büyük ölçüde bireysel emeklilik sistemleri (BES) endeksli bir gelişim ve müşterilere tutundurma sürecinin başladığını görüyoruz. Oldukça zahmetli, uzmanlık gerektiren, yüksek teknoloji odaklı servislerin ülkemizde anlaşılması adına uğraşan, hem de bunu işletilebilir finansal bir model dahilinde kuluçka merkezlerinde StartUp / ScaleUp sayılabilecek finansal teknoloji şirketlerine rol model olarak yön vermeye çalışan ve tüm bunları sosyal sorumluluk yaklaşımı ile yapan sektörden çok kıymetli birkaç arkadaşın gayretlerini çok değerli buluyorum. Hatta bu anlamda ürününü sunarak, gerçekten önemli tarihsel eşikleri geçen ve piyasaya oranla iyi getiri yönlendirmeleri yapan modellerin oluşmaya başladığını bir müşterileri olarak söylemeliyim.
Bu dikeyde piyasada kabul görmüş ürünleri olan fintech’lerin iş modellerini incelediğimizde; çoğunlukla büyük finans kuruluşlarının kendi platformları altında kendi müşterilerine bu servisleri kullandırdığı, ürünün asıl sahibi olan fintech firmasının öne çıkmadığı bir anlayışın daha yoğun olduğunu gözlemliyoruz. Bu yaklaşım sayesinde, fintech firmalarının ve modellerinin önemli bir sayıda müşteri kitlesi ile buluşmasını yapay zekâ kütüphanelerinin gelişmesi adına oldukça önemli ve faydalı buluyorum. Zira bahsi geçen firmaların kısa sürede bu ölçekteki müşteri deneyimini kendi başlarına yakalamaları pek mümkün değil. Bununla birlikte artık yakın zaman içerisinde BES’ler dahilinde ivmelenen bu sürecin biraz daha D2C (Direct to Consumer) tarafına kayması için gerekli zeminin özellikle son dönemlerde oluştuğunu rahatlıkla ifade edebilirim. Zira enflasyonist ortamlarda yatırım kararları arasındaki başarılı / başarısız tercihlerin sonuca çok daha fazla etkisi olduğu malumun ilamı. O sebeple artık bu ürünlerin sunum katmanlarının reklam ve yönlendirmeler ile yoğun olarak son kullanıcıya hitap edeceği iş modellerine evirtilmesi gerektiğini düşünüyorum. Tabi bunu dile getirirken iş modelinin bu denli değiştirilmesinin kolay olmadığını biliyorum. Ama firmaların belirli bir ölçeği yakalaması adına 2024 yılının hemen başında doğrudan son kullanıcıya finansal tavsiye verilebilecek ve böylece anlamlı bir gelir modeli yakalanabilecek, doğrudan son kullanıcıdan tahsil edilebilecek abonelik ücretlerinin ve belki süreç biraz daha olgunlaşınca ek olarak performans komisyonunun tahsil edileceği modellere geçmek sürdürülebilirlik açısından elzem olacaktır.
Dilim döndüğünce geçtiğimiz yıl içerisinde finansal ekosistemimizi etkileyen yaklaşım ve gelişimler ile önümüzdeki yıl içerisinde finansal sektörler özelinde kuvvetle muhtemel dönüşüm ve yöneylemleri aktarmaya çalıştım. Bir sonraki sayıda görüşmek üzere…